2010 YILI KESTANE BAL HASADI VE TRAKYA'YA NAKİL

2010 yılı kestane bal hasadındayız. Yer Şile Korucu köyü.

Gebzede bal hasat ve sagımı için gerekli malzeme ve ekipmanımızı arabamıza yükledik.

Sağımı yapacagımız barakaya dış cepe mantolaması yaptık. Tahtaların arasından arı girmesin diye, bir cepeye 2x4 metre naylon muşamba kapladık.

3/7/2010
resimlerin yerleri karışmış, birisi temmuz üçünde.
Kestane bal hasadı yaptık ve arılar nedense sokmadılar::))

2/7/2010
Bu resim yukarda olmalıydı.

Kestane balına iki çeşit koloni yada kovan götürdüm. Birisi klasik arıcılığımızdaki, tek kat kuluçkalık, ben 20 çıtalık arılara ızgara koymadım.
30 Çıtalık arılarımın 20 çıtalık bölümünü kuluçkalık, üstünede ızgara kullandım.
20 çıta çalışan arılarımız, bana göre bal akımlarında bloke olup, nufusları düşecek, bunuda uygulamalı olarak hem ben görecegim hemde sizlerle bunu paylşaşacağım.
Zaten resim olacakları şimdiden haber veriyor.
Bilim adamlarımızın demesine göre ülke arıcılık kaynaklarımızın onda birini kullanıyormuşuz.
Buda yıllık kovan başı 15 kilo ortalama yapıyor, demekki tüm imkanlar kullanılabilse bal ortalaması 150 kilo olacak.
Fakat bu iş için önce ekipman ve ırk seçimi çok önemli.

Yavru çıkan yerler hemen balla bloke ediliyor.
Burada önemli bir detayı hatırlatayım sagımda hiç bir kovanın en alt 10 çıtalık bölümüğne girmedim.
Tek kat kovanlarımın katlarının çivisi dahi sökülmeden Şile'den Trakya'ya gittiler.

Birde bölgenize uyan arıyla çalışın diyenler var.
Sizin bölgeniz Artvine ne kadar uyuyor bunu hiç düşündünüzmü.
Yani bölgenize uyan arı derken anlatılmak istenen nedir.
Ülkemizin iklimi demekki hep dogu karadeniz iklimi ki, her bölgeye kafkas arısı gerekiyor::))

Kestane balı çok degerli ballardan birisidir. Şu şekilde izah eder isem daha iyi anlaşılır sanırım. 3 kilo kestane balı sattıgınızda 1 teneke Trakya balından daha fazla para eder. Bu sene kestane balı bizim bulunduğumuz bölgede olmadı diyebilirim, başında ve sonunda uzun süren yağmurlar vardı. Benim tahminlerim 5-6 günlük bir akımda bu bal toplandı.

Gelelim arılarımızın çalışmasına.
Bu çıtaların hepsi erkek çıtasıdır.
Yani 13/6/2010 tarihinde boş çıta olarak verildi.
Sağımla çıtanın verilişi arasında 20 günlük bir süre var.
20 günlük bir sürecin 10 günden fazlası yagmurla geçmiştir bunu herkes biliyor.
Zaten 10 kişden 8 kişisi kestane balı hasatı yapamamıştır.
Mevcut arılar gelişemediği için zayıf arıyla hele böyle yağışlı geçen bir sezonda bal almak imkansızdır.

20 gün içinde boş çıtaya petek örüp, bal toplayıp, birde sırlayan karnıyol F1 ve F2 arılarım.

Çıtalarımın üstündeki tarihler olmasa ben bile acaba diyecektim.

Bir çok erkek çıtası, normal işçi gözü olarak örülüp, bal doldurulmuş.

Fule yakın kapalı erkek çıtalarından 16 tanesi Gebze'deki anaarı üretme istasyonuma getirildi. Bu sene hiç erkek sıkıntısı çekmedim. Trakyaya gitmedende gene F1 karniyol arılarıma 60 civarında boş çıta verdim, mutlaka 15-20 tane kovan erkek yavru yapacaktır.

Arkadaşlarımdan birisi, abi kafkas arısı kovanlara bal doldurmuş, hiçte yavru yok diye bir haber okudum dedi.
Dedimki sormadın mı, bu nasıl iş? kovanda yavru yoksa koloni nasıl hayatına devam edecek, hiç bunu düşündünüzmü.
Sonra mevta kaldırmaya çalışırlar, kışa güçlü kolonilerle girin empozeleri yapıp, bunlar ruşetlerde kışlayan mevtacılar::))
Yeri gelmişken fıkrayıda anlatayımda belki gülen filan olur.
İki ihtiyar delikanlı bay ve bayan evlenmişler.
İlk akşam kadın odasında bekliyor eşide birazdan geliyorum diye çıkmış. Hatun bekliyor ki kocası banyodan gelsin. Kocacığım nerde kaldın falan filan derken bu konuşma bir kaç kez üsteleninde adamcağız kızmış::))
Demişki burada çuval açmıyoruz, mevta kaldırıyoruz mevta...

Bu seneki yağışlar dolayısı ile kestane bal akışı kesintiye ugradığından. Balın kıvamı iyiydi. Akım devam etse kestane balını ısı kontrollü 35-40 derecede ağzı açık bir kapta 3 gün tutmak gerekirdi, yoksa kestane balı olgunlaşmadıgı için ekşir ve bozulur.

Bu senenin belkide en çok merak edileni acaba ne kadar bal çıktı sorusunun cevabınıda vereyim.
Alt katlara inmek isterdim ama zamansızlık buna engel oldu diyebilirim. Toplam 40 kovandan11 teneke balım oldu.
Allah bereket versin.
Geçen sene gene aynı yerde sıfır çekmiştim. Kovanlarda kestane balının kokusu bile yoktu, şimdiki bal zehir gibi acı.

Bu arada 2-3 temmuzda kestane bal hasadı yaptık.
4 Temmuzda oğlumun eğlencesi vardı Gebze'ye dönmek zorunda kaldım.

5 Temmuz pazartesi resmi işlemleri tersten bir daha yapıp Şile'ye arılarımızı kaldırmaya geldik. Akşam arıları yükledik.

6 sabahı Temmuzda Tekirdağ da uyandık.
Aynı gün öğlenleyin, Gebze'ye dönüp anaarı kutularına dagıtılacak memeleri dagıtıp, akşam eve geldim, gece saat12 de tatile çıktık.
7 Temmuz sabahı balıkesir Ayvalıktaydık.
9 Temmuzda Ayvalıktan ayrılıp Bursa ve Bozüyük üstünden Kütahya'ya vardım.
Akşam 5 te Oğlumu nizamiyede bırakıp, gece 22 de evimdeydim.
10 Gündür anaarı toplamıyorduk, bu gün başladım, pazartesi sevkiyat başlıyor.
Ne maratonmuş be::))

Karniyol arısının sakinliği.
Biz akşamları msn sohbetlerinde başta Mehmet Yüksel, Muhteşem abim Ali Şekerli, bazen Vecdi abide oluyor.
Konu karniyolun nasıl çalıştıgı yada nasıl kullanılacak bölümünde öne çıkan üç madde vardı.
Bunlar nelerdir.
1 Anaarıya yumurta alanı.
2 Tarlacı arıya bal ve polen alanı.
3 bir başka önemli konu ise genç arılara petek örme işi verilecek.
Bunlarda aksama olduğunda kolonide onarılması zor hasarlar oluyor.
Karniyol arısı acemi arısı degildir. Bu cümle çok önemli. Koloniyi yönetemezseniz, bu arı kafkas arısından daha çabuk kendisini bloke ediyor.
Arıcılığa yeni başlayanlar, kesinlikle kafkasla başlamalı. Kafkasla çalışıldığında kolay kolay hata yapılmaz.
Koloni ne söner nede adam olur, iki kovanı birleştirip bala yönlendirme yaparsınız::))
Almanya'da koloniye ham petek verilmese bile sezon boyu 6 tane boş çıta veriliyor. Neden veriyorlar, varroayla mücadele etmek için.
Varroa mücadelesi yapılır ikende, arıların petek işleme sorunu giderilmiş oluyor. Yani arılar 5 gr petek örecekse 3 gr örüyor ama bu iş devamlı içerde var. Bu çok önemli püf noktalarından birisidir.
Geçenlerde birisi haber yapmış ben yemlikteki erkekleri kesiyorum diye, demekki sezon boyu adamcagız yemlik olduguna göre başka işlerde yapıyor.

İlçe Tarım Müdürlüğümüz Verteriner hekimlerinden Murat Taşdemir.
Forumun arıcılık mevzuatı ile ilgili bölümüne güya yazılar yazacaktı, hala yazacak.
İşleri o kadar çok ki, beni kasıtlı olarak çok bekletti. Sebeb ise sen siyasilere yakınsın::)))
Beni şikeyet et ya sürdür, yada bir eleman daha versinler diye resmi kurumda 3 çay içirdiler::))

Menşey belgesi. Canlı hayvan nakillerinde verilen izin yada nakledilen malın size ait olduguna dair bilgiler içerir.

Dezenfeksiyon belgesi.
Bu belge mevzuat yerine gelsin diye düzenlenmekte. Parasını ödediğinizde araç pırıl pırıl oluyor::))

Evraklarda nakil için 60 kovan ibaresi var. Salih ve Kemal abilerimin 15-20 kovanı vardı onlarda aynı yere geleceklerdi. Bazı özel nedenlerden dolayı onlar gelmediler. Hayırlısı olsun.

Bu arada akşama arılarımızı yükleyecez.
kaybetmez isek yeni bir bela daha bulduk, şimdi resimi görünce aklıma geldi.
Kamyonun arkasında sette, tepede 30 kovan arı var.
İki fabrikası olan birisi hobi arıcılık yapmak için almış.
Ben bu hobi işini anlamıyorum, hobi dendiğinde bir kaç tane olur.
Adam 50 kovanım var hobi arıcılık yapıyorum diyor. Geç onu geç.
Neyse Davut bey sagımda yanıma geldi, yav bizi arılar yedi balda alamadık dedi. Bana bu işi öğret diyor sanki araç deposu fulleyecez, dedim bu iş hemen olmaz çalışman lazım, çalışayım dedi, dedim ben yarın akşama gidiyorum, bu seferde kamyonu ben gönderecem beleş para filan istemem dedi, dedimki benim götürecegim aracın plakası filan ilçe tarıma verildi.
Şimdide tutturdu benim kovanların anasını degiş diye. Ben bazılarına bal sözü verdim balda çıkmadı. Merak etme dedim bizde bal var, sen arıcılığını yap, bal işine karışma::))

Kapalı kasada arılarımızı naklettik. Şile'ye arılarımızı getirdigimizde kayan kovanlardan birisinin altı delinmişti.
Tüm kovan gene bu kamyonun içine dagılmıştı.

Bu sefer daha önceleri kulladığım sistemi uyguladım. Kovanlar milim kayamadı. Sağa sola dayadığım tahtaları kovanlara keserle çaktım. Çivinin başı dışarda kalacak şekilde bıraktım gittiğimiz yerde keserle sökmeside çok basit oluyor.
Böyle bir durumla karşılaşırsanız kovanları birbirine ve kasaya dayayarak çakabilirsiniz. Kovanları ne ileri nede geri nede sağa sola kaydıramazsınız. İsterseniz tavandanda yukarı kalkmaması için parça çakılabilir.
Gece saat 11.30 da arıların yüklenmesi bitti.

Bu köydeki en yüksek balı Hakan aldı, kovan başı 10 kilo dedi. Kendisi korucu köylü ve kestane ormanının içinde. Ben en az 1 km ormana uzaktım.
Kendisi yolda içersiniz diye buzdolabından su verip bizi uğurladı.

Tekirdağ'da gece saat 3 te kovanların indirilip açılması bitti. Tarlada yattık.

İkindi güneşi kovanlara arkadan vurmayacak, ağaçlar ve çiftlik buna engel oluyor.

Sabah hacı yatarken ben kalkıp bir dolaştım. En yakınımızda çok az bir ayçiçek var. Arılar hemen bulmuşlar ve ilk defa bir ayçiçekte 10 arıyı gördüm ve resimledim.

O kadar ayçiçekte resim çektim, ilk defa bu kadar kalabalık işçi arı gördüm.

Sanki polensiz kaldınızi hemen opolene yumulmuşlar.
Gebze'den aldığım evrakları Ereğli ilçe tarıma götürdüm.
Bana mutabakat evrakı ile muhtardan konaklama belgesi al gel dedi.
Haşat vaziyette geri geldim.

Mutabakat yazısı.

Arıları koyduğum tarlayı köyün muhtarı Kani bey ekip biçiyormuş.

Konaklama belgsi.

Kani bey konaklama belgesinide ayarladı, tam ilçe tarıma gidecektimki, görevli memur muhtarlıga geldi. Dedimki size versem olumu, muhtarımız sağ olsun olur olur deyince işlemi bitirdik. Ver elini Gebze.

Kani beye ilgisdinden dolayı çok teşekür ediyorum. Daha tam tanışmadık fakat seneye baharda kanolaya gel demeye başladı, Allahtan hayırlısı.
İlçe Tarım görevlisi abimin ismini unuttum.En kısa sürede öğrenip yazacagım.

Bu arada hep doktormu tatil yapacak.
Peşine düştüm ama izini buldum kendisini yakalayamadım.
Ben karadan gidiyorum, bizimki havadan kaçtı.

Kestane bal hasadından bir filim.

Arılar ne kadar sakin, dimi::))

Arılarımızı yolculuk için çok rahat bir şekilde hazırladık.

ARICILIK,DÖRT GÜN SÜREN BAL SAĞIMINDA YAKLAŞIK 700 ÇITA SÜZÜLDÜ.

Bal tenekelerimiz,bir gün gecikmeyle çadırın yanına indi.
Bir dostumuz bal sağımında yardıma geldi::)))Yat sen yat,güzel yardım ediyorsun saol.
İlk gün balları birlikte almıştık güneş çarptı::))Nede olsa doktor arkadaşımız varya kafa ağrısına en iyi apranaks yarar,15 dakika sonrası bir şeyi kalmadı doğru çalışmaya::)))

Sağımın birinci günü pazar günü Trakyalı Şenol,yardıma gelmişti.Yaklaşık 200 çıta balı çadıra dizip başladık sağıma.Hacı Seyit abimizde bayağı bir yol kat etti.Eğitim edilecek biri kazma değil ne dersem anlıyor hayret,hemde bu yaşta.

Bazen ballara sulananlar oluyordu,bal yalamayı yasak ettim kendimden başkalarına. Arıcılık ve bal hasadı, arıcılık ve bal sağımı, işin en zevkli tarafı burası.

Çıta ölçüleri dışına çıkan bir ballı harika çıta.

Sır bıçagıyla diyet uygulandı,çıtaya bakın kürdana döndü::))Aşagıda gelecek degişik resimler attım,sır taragı bu tür çıtaları düzeltmekte yetersiz kalır.

Sağımın birinci günü ara molalarda memeleri topladık,kayıtlarını yazdım.

Şenol bana hasta oluyormuş::))Abim bu kadar işi nasıl yetiştiriyorsun diyor.Gözleriyin önünde gör işte yazmazsan akılda bir şey kalmıyorki.Menşeyi belli olmayan anaarıların adını koyduk bu arada.Kutuyu açıyoruz daha önceden kayıtsızsa adı soyka.Bu görüntüler anaarıların çıktığını ve işlerin şimdilik yolunda oldugunu gösteren göstergeler.Final ise bu memelerden çıkanların yumurtalarını görmek oluyor::)))

Akşam üzeri çarşıyı dolaşıyoruz Ali Osman abimizle.Bal üreticileri birlik ofisindeyiz.Duvardaki resim ilgimi çekti.5 ayrı ırk ve bölgeleri gösteriliyor.Akdeniz bölgesine İtalyan arı ırkı eklenmeli bence.İtalyan arısı sıcak bölgelerde etkili.

Haritayla ilgili yapmış olduğum yoruma Murat Çakır açıklama getirdi.Bu haritada italyan arısına yer yok diye.Haritadaki arı ırkları bizim ülkemize has ırklarmış.Aslında bu açıklama sevindirici oldu,bu arılar kendi kendilerine yaşamlarını sürdürüyorlarmış ülkemizde.Sayın Çakır'a teşekür ediyorum katkısından dolayı,yorumlardan yazısını okuyabilirsiniz.

Birlikten alınan bal numunelerinde kalıntı yoktur raporu.

Ayrıca herkesin görmesi için buyük puntalarla raporun yanına ilan edilmiş sonuç.

Arazide gezerken ilginç şeylerde görüyorsunuz.Elimdeki bir yılana ait gömlek.Gömlegini çıkarıp yüzmeye gitti heralde yaz günü.::))

Boyu bir metreden fazlaydı,kalınlıkta bayagı hatırı sayılır cinsten.

Bu delige girmiş.Gömlegi çektim gelmiyor daha içerde ne kadar var belli degil.

Bir hafta önce sapsarı olan tarlanın haline bakın.O kadar hızlı geçiyorki ayçiçekler hayret etmemek imkansız.

Demirhindiba bitkisinin çiçegi.

Bir sevmedigim bitki,bizde buturak derler koyunların yününden çıkartmak o kadar zorki.Hayret arı bundanda polen topluyor sevsemmikine::))

Çalışırken öğlenleri sağlam yemek yiyoruz.Pide,lahmacun veya köfte var öğlenleyin.Yemek almaya gidiyorum hep ilgimi çeken bir köpek var.Aklımada Emin Benli abim geliyor.Elindeki köpege dünya para harcayınca yav burada bir sürü var hemde çok şirin.Sonunda durup bir gün resimlerini çektim bana bayagı bir havladı.Emin abi elindeki köpeğe boşuna para harcama burada çok köpek var ::))Belediyenin mezbahanesinin önünde her model ve cinsi mevcut,seç seçebildigini::)))Hemde beleş haaa.

Bu sene fazla resim alamadık ama musayit oldugumuzda gözümüze çarpanları resimlemeye çalıştım.Yemek yerken yanımızda polen toplayan biryaban arısı.

Sagımın ikinci günü,Ali Bildik abimizde larva transferine gelenelerden.Gelirkende bir şey getirmiş.Bir yabani arı yuvası,bu yuva o kadar ilginç ki sormayın.Larvalar erginleşip çıktıklarında bu yuvada taze et yemeleri lazım.Anne arıda yuvaları kapatmadan çeşitli böcekleri sokarak bayıltıp bu yuvaya hapsediyorki,doğan yavru hazır taze et yiyebilsin.Taze et yemezse ölürmüş.Yaban arısıda o kadar titiz bir işçilik yapıyorki verdigi zehir ölçülü olacak böcek devamlı baygın olacak şekilde.Zehiri fazla verse böcek ölecek,yani bu resim çok şeyler ifade eder düşünenlere.

Tabi incelemek için yuvayı duman ettim.Her larvanın baş tarafında çekirge veya örümcekler vardı ve tazeydiler.

Kafa maskesinin ikide bir yüz kapatmasına çözüm, şamrel lastikle tutturuldu.

Bu tür yavrulu çıtaları aldım,açık yumurtalı ve larvalı çıtalara dokunmadım.

Sağımın ikici günü Ali Bildik sabahtan,iman ve oğlu öğleden sonra yardıma geldiler.Her gün yaklaşık 200 çıta alınarak çadıra dizip sagıma devam ediliyordu.Akşam üzeri ise süzülmüş çıtaları geri dagıtıyorduk.Bereket bal geliri vardı ve uzun süren bal süzümleri arılarımıza zarar vermedi.

Ballar çok sırlıydı işi uzatan nedenlerden birisi bu.Biz ilk gün imama yardım ettik sırlı çıta çok azdı,bizdede sırsız çıta çok azdı.Bal akşama kaldığında çıkmıyordu çıtalardan.

İkinci gün çok rahattım.İki kişi balsırı alıyor.

Hacı abim süzüyor,gel keyfim gel.Ama bu yarım gün sürdü.İmamın oğlu Taha eli sır almaya çok yatkın,nefis çalıştı,keşke her gün biriniz gelseydi dedim içimden.İki kişi sır alınca makina yetiştiremiyordu,Ali Bildik bal alırken yardım etmişti çadırda oda benim gibi yatanlardandı::))

ikinci günü akşamı çıtalar dağıtlmayı bekliyor.Balları süzülmüş haldeler.

Ayçiçekler arasındaki çatlakların durumu.Larva çantasında götürdüğüm çıtalardan biri.Üzerindeki arılar o kadar fazla degildiler.Kendi kendilerine meme yapmışlar bende içlerindeki larvaları alıp arısütlerin üstüne yeni genç larva transferi yaptım.Bu transfere duble aşılama diyorlar.Aşılanmış larvayı alıp arı sütünün üstüne yeni transfer yapıyorsunuz yani.

Larva kurumasın diye bir kaç resim aldım tam net gözükmüyor ama larvalarda çok ufak.

Larva isteyenlere hemen 3mm lik kontralardan kestigim parçalara imal ettiğimiz meme başlangıçlarını tutturup aşılamaya geçiyoruz.

Aşılanmaya gelmiş bir kovan arı.Bu resimi niçin attım derseniz şamrelle kapak tutturulmuş.Çakılmadan taşınabiliyor diye yükledim.Önden görünüşüde bu.Belki birilerinin bu sistem işine yarayabilir.

Bu kovan bendeki saf kafkasın şu anki durumu.Kata çıkamadı bu sene.Alt katı doldurmuş,iki çıtadada yavru vardı.Bu kovan şimdiden mudahalke edilmezse kışın ölmeye mahkum.Toplam arısı bu kadar işte.Daha kışa 4 ay var ve bu arı yavru yapması çok zor.Zaten genetik olarakta yapmayacaktır çünkü kış ona göre gelmek üzere zaten.8 çıta balını aldım ama şimdiden kapalı ve açık yavru takviye edilmeli.Tam mudahale edemedim ama yanılmıyorsam süzülmüş çıtaları dagıtırken kapalı yavrulu çıta verdim diye hatırlıyorum.

Çoktan beri bal sağımında bıçak veya tarak kullanmı kişilere göre degişir. Birde balların neden çadırda süzüldüğü soranlar oluyor::)).Yukardaki resimdeki çıtayı tarakla düzeltmeniz imkansız.Çıta ölçüleri dışına çok kayma var ve bunu sır bıçagı hizaya getirir.Birde ballar çadırda neden süzülüyor her halde bu haberi okur o soruyu soran neler çektigimizide görmüş olur.700 çıta bal eve taşınmaz araba bagajınada sıgmaz yaklaşık 70 katı geçer.Ve bu kadar bal birden alınıp çadırada konulmaz.Ben Şile'de tüm balları aldım o gecede çadırın pencereleri kapatılıp,lüks sabaha kadar yanık bırakıldıki içersi sogumasın ballar sıcak kalsın diye bunlar işlerin püf noktalarıdır.Ama balları alırkenki kadar olamaz sıcaklık.Resmi büyüttügünüzde aradaki boşluk daha iyi gözükecektir.Burada yanakların uzaklıgı görülmekte.Bıçak kullanılmazsa çıta bu kadar açık kalacak. Resimi büyütürseniz aradaki boşluga işaret kondu sanırım.( işaretli resimi yüklememişim)

Bıçakla sırı alınmış bir çıta ve arada bıçagın dokunmadıgı yerlerde sır taragı işlemine tabi olacaktır. Bıçagın bu çıtayı ne hale getirdigini gördünüz.Fakat şu an satılan bıçaklar kısa.En az 25 cm olmalı,üst eşekten çıta alt çıtasına basacak.Boydan boya keserek gidilecek.Üst çıta genişliği 2,5 cm,alt çıta ise 2 cm dir.Petek bu ölçülere çekilmiş oluryor.Ortasına baktıgınızda ise 12,5 mm derinliginde petek gözleri kalır ve anaarı yumurtlama boyutuda budur aşagı yukarı.Gözler yüksek kaldıgında anaarı yumurtada atamaz.

Ali Bildik,10 larva transferi yapılmıştı kovanına.29 ve 37 nolu karniyoldan karışık.8 adet tutmuş bir gün sonra alıp gitti.Hacı abi arazide kalmaya bir türlü alışamadı gitti.Yatakta götürmemiş::))Gidip ona şişme yatak aldım dı,geceleri inen yatagın havasını şişirdikçe ben sağım çadırında kıkır kıkır gülüyordum::)))

Ne çiçegi bilmiyorum ama tam bir polen deposu gerçi arı görmedim üzerin de.

Sagımın üçüncü günü akşamı benim ballar bitti.Allah bereket versin 35 katlı arım vardı.37 teneke bal çıktı.Şilede 33 katlı arım vardı 13 teneke Kestane balı çıkmıştı.Toplam arı sayım 50 .Bu hesaba göre bana göre durum iyi her arıya bir teneke bal düşüyor.Ve her arımdada şu an 5 ballı çıta var.Bu arada katlı arılarımın mevcutları çok iyi,Gebze'ye gene yağmur yagdı.Püren süper olacak ve mevcudu iyi arılar iş yapar diye düşünüyorum.Çalışan biri olarak bu oran hem Ülkemizin ortalamasını ikiye katlıyor.Çok yüksek ortalama söyleyenler var ama ben beslemeyi çok erken kestim,yoksa bu arılarla başa çıkılmazdı. Birde söylemleri görmem lazım diye yazayım.Birtek kovandan alınan yüksek kilodaki ballar arılık ortalaması degildir.

Birde atıp tutan fakat yazdıkları tenekelere yansımayanlar var.Bizim son durumlarımız bu Allaha çok şükürler olsun.

Dördüncü günündeyiz,Gebzeden götürdüğüm larvalardan yapılan aşılama.İlk aşılama 10 adetti 9 tanesi tutmuş.Bir başka ilginçlik daha var.Daha önceki larvaları besleyen kovanada Pınarhisardan çıkarken yaptıgım 11 transferden bir tane bile tutmamış.Arı demekki bıktı::))Götürdügüm larvalardan yeniden aşılama yaptım başladılardı o günkü kontrolde ertesi gün baktım hepsini gene bozmuşlar.Eyvah dedim bu kovan yalancıya gidiyor diye hazır anaarılardan birini musluktan saldım içeri.Bu hadise bal alırken yapıldı.Ertesi gün baktım anaarı basmış yumurtayı.Bazı şeyleri anlamak mümkün degil işte.Şile'de aynı yöntemle Kadir Gürkan başkanıma ve Murat Çakır'ın bendeki kovanına aynı uygulamayı yaptım analar ertesi gün yumurta attılar. Bu larvaları transfer ettiğimiz bakıcı kovan benim meşur 43 numara.Şile Kızılcaköy'de bizi yemişti.Üst kapagı açıyorsunuz aman Allahım arı öyle bir boşalıyorki sormayın,sonrada saatlerce terör estiriyordu.Trakyada sadece bu kovanı açarken eldiven ve çizme kullandım gene beni yedi ama bende onu yedim.hemen katını aldım bir kenara alt kovanın yanınada başka bir kovan getirip tüm yavrulu çıtalarını yeni kovana aktardım.Birazda alt kovandan yeni kovana arı silkeleyip yeni kovanı oradan uzaklaştırdım.Elimde süzülmüş petekler vardı,eski kovana sıraladım tüm süzülmüşleri,ne kadar ballısı varsa aldım.Sonra kattaki tüm çıtalarınıda aldım.Sonra kapattım kovanı.Doğru böldüğüm yere gittim ama bu arada maskeden eldivenden çizmenin içinden bir sürü iğne yedim.Açtım böldügümü baktım tahmin ettigim gibi anaarı yavruluların üzerinde hemen öldürüp ikiye böldüm yarısını bölmeye büyük parçayıda eski kovana koydum.Ertesi gün bölünenlerdende yavrulular alınıp başka kovanlara verildi.Eski kovan yaklaşık 8 çıta ful arısı var ve 21 tranferden 20 tanesi tuttu.

Daha yakından çekiyordum Şenol abi uzaktan çek arının gücü görülsün dedi.Bazıları bu arı mevcudunu hiçe sayıyor belgeli anaarı üreticilerinin bazılarıda buna dahil.Hatta anaarı kutusundaki arılara anaarı yaptırıp satanları duydukça kızmamak elde degil.Hem parayla sat hemde kalitesiz ne güzel be.Ürettiğimiz anaarılar 29 ve 37 den olmasının nedenini sorarsanız.Bu üretilenler bana göre F1 ve F1 erkekleri saf anası gibi karniyoldur.Seneye erkekleri bu degişik karniyollardan üretecegimki,saf yakalama şansımız olacakmış.Doktor daha mendel kanunumu ne var onu atmadı bir okuyup sizi bilgilendirecegim.Hep F1 üretilip erkekler F1 den üretilirse doğal yolla yüzde elli saf yakalamak mümkünmüş mendel kanununa göre bakacagız seneye.

Elimde geçen seneden 3 tane karniyol kırması var.Bendeki kadarda damızlığının saf olduguna inanmıyorum.Suyunun suyuda olsa hem Şilede hemde Pınarhisarda gördüm bu sene durumnlarını.Hatta Şenol'la birlikte baktık Trakyada bana göre güzel iş yaptılar.Asıl seneye notları verilecek,bir sene daha deneyelim bakalım.Ama gelişmesi çok hızlı.Bu anaarılar geleli iki ay olmadı.Gebzede bana kalan 29 şu an 6 çıta ful arı oldu.İki ay önce bu arı 2 çıtaya kabul ettirilmiştiZayıf kutularda degişik bir sorun var.tam petegin ortasında ağ kurdu cirit atıyor ve çıkacak yavruları ağlarına yapıştırıyor ve yavru günü geldiği halde bile çıkamıyor gözlerden.

Sapasağlam canlılar fakat kıçlarındaki ağlardan kendilerini kurtaramaıyor..Son larvacılarda geldiler:::))Beyaz reno aşağıdaki Ahmet abi duymuş beleş larva var kap bir kovan gel.Şenolda bir kovan getirdi.Oda degişik anaarılardan erkek isteyenlerden tabiki karniyol erkegi olacak.

Sagımın son günü gene yardıma gelen Şenol kardeşim.Ve karniyol larvası peşinde olan Ahmet abi son gün tanıştık,ama larvaları alıp gitti.Bu resmin altına o kadar çok şey yazmak istiyorum ki.....En iyisi gerçek bir dost yazmak,daha iyi olacak.

Allah sevenlerimizden de sevmeyenlerimizden de razı olsun.Şenol'a yaptıgımız transfer 29 ve 37 nolu kızlarımızın son hali

Bu arada burada bir parantez açarsak iyi olacak.Tranfer yaptığımız memeler pvc den tornada çekilmiş.Birde bazen bazı yerlerde devamlı bir söylem var.Denirki meme başlangıçlarını saf bal mumundan yaparsanız arılar daha çok severmiş.Bence hiç alakası yok,birisi yazmış herkeste aynısını söyleyip duruyor işte.Madem saf mumu seviyor niye diger şeyleride kabul ediyor bu arı.En sonunda yaktığımız mumdan yani parafinden de meme yapıp anaarı üretecem.Herkes bir şey söylüyor işte.Satılan sarı memeler var arı sütü üretmek için.Arı kabul etmese o pilastiğe süt bırakırmıydı.Ben Bu son yaptıgım memeleri ne mumu koydumsa karıp yaptım memeleri ve başarı oranlarıda çok yüksek oldu.Gerçi bu tür söylemler içinde olanlar zaten hiç bir şey yapmayıp ahkam kesenlede düğümleniyor ya neyse.Hiçbir mudahale yapmadım,kendi kendisine çıkmış bir fırlamaya ait anaarı yatagı.

Gününü beklemeyip anaarı memesinden fırlamış bir karniyol anaarı görüyorsunuz::))Düşündün düşündüm sebeb bulamadım ve adını fırlama koydum.Burada başka bir konuya daha degineyim,kovanlarda rutubet çok işlenir hep.Anaarıların üretildigi kovanlarda yüzde eli ve atmıştan aşağıya düşerse rutubet.Anaarılar meme içinde ölüyormuş,ahkam kesenlere duyurulur.Rutubetsizlikten mum sertleşiyor ve içerden çıkamıyor.Yerde gözüme çarptı,dile bir baktı odane be.Ölçmedim ama bu kadar bunların uzun dili oldugunuda yeni gördüm.

Her profilden aldık dili.Buda vesikalık resim oldu.

Bu arada birazda kovan boyadım,kışa avrupa standartlarında girecegiz durum onu gösteriyor.

Buda Şenol kardeşimin ürettiği memelerden.

Neden tuttuki acaba?
Bu arılar manyakmı ne be

Böyle kesinlikle olmaz,saf mum olmalı saf.Pilastikten mememi olur beyav.Şenol'cugum teşekürler.

Bal sağımının uzamasına etki eden faktörlerin başında,balların tamamen sırlı oluşundan kaynaklandı..

Çarşamba tüm sağımları bitirdik.Hacı abiyi gündüz Gebzeye yolcu ettik.Akşama Şenolla boş petekleri kovanlara verdik.Ertesi günü ortalıgı toparlayıp yapılacak işleri yaptım süre yetmedi cuma gününe gene işler vardı.Ah hacı abi ah etraf bu kadar tagıtılırmıydı be.Cumadan sonra Pınarhisardan Marmara Ereğlisine geçtim doktorun karniyol ölmüş moral sıfır ve balları sağılacak.Harbiden bu doktor çok hainlik etti bana bu sene,ama kıyamadım.

NOT:
“Arıcılık bilgi merkezi ve arıcılık bilgi paylaşım forumu” açılmıştır. Ülkemiz arıcılığına inşallah olumlu katkılar yaparız. 01/01/2010
http://www.aribakani.com/