ARICILIK VE NAKİL

 Aydıncıktan pazar akşamı ayrıldık, benim arabayı kamyona aldırabilmek için arıları üç sefer aktardık, arkadaşlar o kadar uğraştık ki anlatamam, ben olsaydım çoktan pes ederdim, inat edip arabayı kamyona yüklediler.

 Konya Akşehir'de Mustafa Doğan kardeşimi ziyaret ettik, kısa bir mola verildi. Bizlere kızıyor gelmeden niye haber etmediniz, ne olacaktı haber etseydik::))
Akşehir kebabı ikram edecekmiş ti, tüh diyoruz ama iş işten geçti..::))

 Afyon Çay'da Mehmet Surucu sürücü abimiz elinde somun ve haşhaşlı ekmeklerle minik bir paketi takas etti::))

Gebze'ye geldik, bu seferde benim arabayı yola indirecek rampa bulamadı, sanayinin içinde dört dönüyorum olmadı bir kaç yeri aradım gene olmadı, bu esnada bizim telefon santrala döndü, baktım olmuyor kapattım::))

Gebze'de Cemil usta yardıma geldi, maskesi varken kulağından sokuldu, gece birde topuktan yedi::))

Köydeyiz, bu seferde araba arılığa çıkmadı, hemen muhtarı aradık bana traktör yolla, bayağı uğraştan sonra 4-5 turda aktarmalı nakil bitti.
En az 500-600 adet kutu veya kovan musluğu açacaksınız akşam olmuş hava kararmış, siz bitmişiniz, telefon kapalı olmasına rağmen öbür telefondan bizimkiler soruyor ne oldu ne yaptın::)) Zaten öbür telefonda kayıtlı olmayanlara bakmam, sonuçta muslukları açtık ve gece 10 da evime geldim, bir güm öncesi gece birde yola çıkılmıştı, yola çıkmadan yolculuk hazırlıkları üç gün sürmüştü, bu kadar uzun bir tempoya dayanmak çok zor, çok şükür hepsi geçti, ve Gebze'deyiz, en kısa sürede işleri ve sevkleri yoluna koymam lazım...

ARICILIK VE NAKİL, EN ÇEKİLMEZİ İSTEMEYEREK YAPMAK ZORUNDASINIZ...

 Aydıncık İlçe tarım müdürümüz, sayın Ahmet Ömer Kahyaoğlu nu ziyaret ettik.
 2012 Yılının Aralık 17 de gelmiştik Aydıncık'a.
Mesafenin uzun olması nedeniyle, gidip gelmeler sorun oldu.
Burayı tercih etmemizin nedenlerinin başında, tanıdığınız birisine malınızı teslim etmek ve ana arı üretimini erkene almaktı.
Bu yıl Marmara bölgesi bir türlü ısınmadı, dolayısı ile Gebzeye dönüşü ertelemek zorunda kaldık. Sıcak bölgede yayılan arıyı soğuk bölgeye taşımak çok kötü sonuçlara neden olurdu. Aydıncık geceleri bile 15 derece altına düşmezken batı bölgelerimiz 5 derece altında seyretti uzun süre.
Nihayet tüm yurtta sıcaklıklar arttı ve dönüş hazırlıklarımız başladı.
Aydıncık İlçe tarım müdürümüzü ziyaret edip, evraklarımızı alıp geri dönüş hazırlıklarına cuma gününden itibaren başlattık.
Ahmet beyle bayağı uzun süren bir görüşme yaptık, zor ayrıldıkta diyebilirim.

 Sayın müdürümüz bizi kapıya kadar uğurladı.

 Bu kadar uzun süre denizin yanında durup, denize girmemek olmazdı, hatta ayıp olurdu::))

 Deniz harika ve çok temiz, Aydıncık'ta alt yapı yok dolayısı ile kanalizyasyonda yok, fabrika yok, köy gibi bir kasaba.

 İlhami abimi denizden zor çıkarttık bu seferde postu kumlara attı::))
Aydıncık incekum.

 Cuma günü Anamurdan misafirlerimiz vardı. Bizleri daha önce Anamurda misafir eden öğretmen Murat Toy ve avukat Kerami Özdemir, ana arı almaya geldiler. Misafirler gelene kadar kutuların içinde dört döndüm, zor zoruna 10 ana hazırladım, gerisin, Gebze'den yollayacağım.Talebin dörtte birini zor verdim. Yağışlı havalar çiftleşme uçuşlarını engelledi, beklediğimiz ana arıların bir çoğu yumurtaya başlayamadı, bu iş çok çalışıp daha çok üreteyim yok, her şey ana arının hazır olmasına bağlı ve eliniz kolunuz bağlanıyor. Gece arılıkta tur atıp malzemelere bakılıyor.

Kerami bizim kafada biri, arıcılık ekipmanlarını kendisi yapıyormuş, her türlü marangoz aletleri mevcut.
Blogundan yaptıklarını paylaşıyor.
http://hobilerlehayat.blogspot.com/
Erkek arı üreiminde kullanıan plastik petegi incelemekte.
Bu barada benim damızlık erkekler kapanmaya başladı, saf erkeklerim var, bizim kalfaya duyurulur::)

Damızlık erkek üretiminde sorunlar yaşamıştık bu yıl bunu yaşamayacağız, başka aletnatiflerimizde var.

Arılık dönüşü arkadaşımın evinde yeniden toplandık. Sohbet koyulaştıkça koyulaştı.

Ekrem değişik açılardan resimler alıyor. Bizimle tanışanların yapması gerekenlerin biriside ya resim çekecek, yada poz vereeceksin, poz verirken ise 333, patates patlıcan kelmeleri söylenecek, bu teknik Zaim abime ait, acayip güzel oluyor.

Amerikan traşlı bir teke::))
Keçilerin kocası oldukça yakışıklı ::))
Keçilerin rüyasıda diyebiliriz....

İlhami abi ise işi savsaklayıp tekeyle ugraşmakta::))

10 Gün öncesi larva transferlerini durdurmuştuk, 14-15-16-17 nisan tarihlerinin ana arı memelerinin dagıtımları bitti, 17 sine yapılan aşılamaların dagıtımı bu gün ayın 27 de yapıldı, bir iki gün içinde kraliçeler doğacak.
Doğmayan memeler sorun çıkartırmı bilmiyorum 11.gün yola çıkıyoruz.
İşlerin başı sonu gözükmüyor, dünya iş bitirilip pazar günü akşamına her şey hazır edilecek inşallah, bu gün haşat olmuşuz. Telefonu gün boyu kapadım Gebze ye kadarda açmayı düşünmüyorum, yoksa bu işlerin bitecegi filan yok....

KRALİÇE SUNİ TOHUMLAMA ÇALIŞMLARIM.......

Bu yıl suni tohumlama çalışmalarını güneyde olmamız hasabiyle erkene almıştım. İlk uygulama istediğim gibi sonuçlanması, dolayısı ile yeni bir uygulama için çalışma başlatıldı, zamanı geldiğinde uygulamaya geçildi.
  Çalışmalarımda arkadaşım Ekrem Kara yardımcımdı.

İlk uygulama sonucu 4 ana arıdan bir tane anaç yada damızlık yaşaya bildi. 1 Numaralı anaç yavruyu kapadı, sorun yok, diger 3 ana arı bir kaç gün arayla bölmelerinde yok oldular. Bir tane bile bizim açımızdan çok degerli, endama bakın...
1 Numaranın erkeklerini Gebze'den getirmiştik.

Aydıncıktaki ikinci uygulamada kendi rekorlarımı kırdım diyebilirim. Yaklaşık 3-4 yıldır bu işlere emek para ve zaman harcıyorduk. Geldiğimiz nokta zaten geçmiş yıllarda çok iyiydi. Bu yıl 5 dozluk(5cm) spermin toplnması 40 dakika sürdü. Bölmelerden gidip anaları getirdik, tohumlayıp geri verdik toplam süre sperm almada dahil 2 saat tuttu.

Bu işlere başladığımız ilk zamanlar, bizleri ne kasardı....
Şimdi bunca işin arasına sıkıştırıveriyoruz, asıl ekibim ile bu işleri bu yıl yapamadık, Gebze'ye döndüğümüzde acilen ekibimle bir uygulama daha yapılacak.

Uygulama için bayılmasını beklediğimiz bir kraliçe.

Her kraliçeye 10 mikron sperm verdim.(1cm)

Uygulama bitti, ayılması için kafese alınacak.

Kafese alınmadan kanadını kesiyoruz.

Bir kaç dakika sonrası ayılan kraliçe kafesine alınıyor az bir kek ile kafes çıkışı kapatılıp bölmesine veriliyor.

Uygulama dün yapılmıştı, bu günkü kontrolde hepsi tıpış tıpış geziyordu.

MİLLER METODU ANA ARI ÜRETİMİ

Ne gurbetmiş?
Çalışmaların bir türlü sonuna gelemedik....
Dagıldıkça dağılıyoruz....

Komşu arılıklarda arı bölme işleri yanında miller metodu ana arı üretimlerini bazı arıcılara ögretmeye çalışıyoruz. Miller metodu ana arı üretimi herkesin mutlaka yapabilecegi bir ana arı üretim şeklidir. Yumurta atılmış petegin iki teli arasına WW şekili çizip kesiyorsunuz. Kırmızı zigilerin aldında tel var, dolayısı ile petek bağlandığında sorunsuz bir şekilde bozulmadan öylece kalıyor. Bir yumurtalı çıtadan 2 çıta miller yapıyorsunuz.

Şekil bu, petek neden yumurtalı derseniz, yumurtalar çatladığında anasız koloni hemen bu çıtada işe başlasın istiyoruz, başka açık yavrulu çıta olmayacak. Hem larva tarnsferini yapamayan yetenekleri azalmış kişiler için biçilmiş kaftan. Nasılsa arılar her şeyi elinizi sürmeden yapacaktır.
Arıcılıkta saçmalayanlar var, geçmişte çin kaşığı kullanıp şimdi çin kaşığına yan gözle bakanımı ararsın, efendim arıcılıkta ben doğallıktan yanayım deyip, sonra jantermi kullanan ararsın, şaşkın ördek misali geri geri yüzmeye çalışanlarımı ararsın...
Miller metodu, saçmalayanlarada en ideal tekniktir, çin kaşığı yok, janter yok, ayrıca doğal beya......
 Bu iyiliği kimseye yapmam bilesiniz::))

Peteklerin içinde yumurtalar gözüküyor.

İki tane miller metodu için çıtamız hazır. Bağladıgımız yerlerden tel geçtiğinden petek kesinlikle düşmüyor.

Birbirinin parçası peteklerimiz hazır.

Bir başka çıta daha kesiyoruz.Şekil aynı işlenm aynı farklı damızlıktan alınan bir yumurtalı petek.

Miller metodu ana arı üretimini ülkemizde ilk ben yapmıştım::))
Ne ilklere imzalar attık beya::))
2008 Yılında yaptığımız çalışma ve paylaşım alt linkte, bir tazeleyelim stedik....
http://anaariuretmek.blogspot.com/2008/07/miller-metodu-anaari-retimi.html

 Çıtaları verdiğimiz koloniler Akdeniz arısı, şansımızı biraz fazla zorladık, enseden bir tane iğne yedik....
Yaklaşık 8 çıtalık bir anasız ve açık yavrsuz koloniye çıtamızı veriyoruz.

Fazlalık çıtaları aldık, sıkışık bir halde beslenmeye devam ediliyor. Çıtanın verildiği tarih ve soyu sopu not ediliyor. Kullandığımız ana arıların annesini babasını biz belirlediğimiz için ne ürettiğimizide sonuçta bilmekteyiz....

Bir kaç gün öncesi verdiğimiz çıta arılar tarafından sarılmış, yoğun işçi salkımı mevcuttu.

Üç gün öncesi verdiğimiz çıtadaki durum süper, memeler 10 gün olduğunda, bölmelere ve önceden anası öldürülmüş kolonilere mem kontrolü yapıldıktan sonra kesilip verilebilir.Bu metotta tek mem ayırmak oldukça zordur. ikili üçlü meme gurubu varsa hiç ayırmaya çalışmayın, kesin ikisini veya üçünü aynı koloniye verin gitsin, hayırlı olsun::))

KRALİÇELER TOPLANMAYA BAŞLANDI

 İşlerimiz dolayısı ile Anamurdayız. Anamurlu arıcılardan öğretmen Murat Toy ve avukat Kerami Özdemir tarafından, Anamur Balıkçılık Örsan Göral'ın balık lokantasındayız. Menüde ızgara levrek vardı. Hem yemek hem sohbet zaman ne zaman geçti anlamadık, işyeri kapanmasa sabahlayacağız::))

Murat ve Kerami beyler yakında ziyarette bulunacaklar, ana arı için çoktan beri beklemekteler, bizde ilk turun hazır olanlarını toplamaya başladık.

Sohbetin bir yerinde Murat Toy dedi ki, dün akşam suni tohumlama maceranızı okudum, o ne azim ne mücadele ruhuydu, yaptıklarınızı okurken duygulandım. Beni görmemiş sadece sanaldan takip edenlerin hakkımda böyle şeyler yaşaması acayip ilginç geliyor. Böyle gönülden sevenler sayesinde tüm engelleri aştığımı düşünmeyteyim, bunlar biz bilmesekte gönül dotlarımız.
Nihayet vedalaşıp ayrıldık, kendilerine güzel bir ortam oluşturdukları için sonsuz teşekürler ediyorum.

Anamurun girişinden itibarenyol boyunca muz satılan küçük yerler var, kendileri buna çardak diyorlar, açık ve kapalı manav diyebilirz. Anamura gece gittik. Girişte Anamur kalesi filan vardı tam göremedik, gündüz gözüyle bir daha boş vakit bulursak bir gezmek istiyoruz.

Gece gündüz fark etmiyor, yol boyunca 7/24 muz var, atlayın Anamur'a gelin. Tabi muz lazımsa::)

Ana artı kutusu veya ana arı kafeslerim Sadri abimden.

Yapılan çalışmaların meyvelerinin toplanmasına hazırlık yapılıyor. Ana arı kafeslerine kek koyuyoruz.

Bu yılın ilk hazır ana arılarını toplamaya başladık, bir gün ful toplama yapmama rağmen 70 küsür ana arı toplayabildik, birde ana arılara boyamadım. Boyasak daha fazla vakit alacaktı, ertesi gün toplama işine devam edilecek. Toplanmış ana arı, kafeslenmiş ana arılar.

Aydıncık bir çok konuda mahrumiyet bölgesi, kargo yok, gidecek anaları otobüsle göndermeye çalışıyoruz, her yerede buradan otobüs yok::((
Bu ay içinde biraz bu konu sıkıntılı olacak.

İlk ana arılardan bir miktarı konyada sahiplerini dün buldu. Uzun süren çalışmaların meyvelerini almaya başladık, şimdiye kadar o kadar çok masraf yapıldıki, artık harman zamanı geldi::))

AKDENİZE YAZ GELDİ, ÜLKEMİZİN BİR ÇOK YERİ OLDUKÇA SOĞUK

 Ülkemiz tam bir cennet, bir tarafı yaz bir tarafı kış.Aydıncık ta dutlar oldu, malta erikleri oldu, 15 gün sonra kaysılar olmaya başlayacak, bir ay sonra incir olur diyorlar, her incir degil tabiki.

Bu dud cinsi hemen hemen her zaman veriyor.

Malta erikleri, oldu, çilekler oldu .

 Hala dalında portakal var, bu cins valensiya, dalından limon ve greyfurt kopartılıyor.

Buradaki insanlar parayla fazla işleri olmuyor, meyve ve sebzeleri kendi üretiyorlar, herkesin bahçesinde kendine yetecek kadar her cins meyve var, elma armut, kaysı, badem, limon mandalina,portakal, nar, olmayan ağaç yok, bu bölgede ne yetişiyorsa hepsi mevcut. Ekmeklerini fırınlaran almayıp, kendi bugdaylarını ekip, degirmende öğütüp ekmekleri gene kendileri yapmakta, hemen her evde ya inek yada keçi var, dolayısı ile sütü kendileri ürettiklerinden, peynir yoğurt ve yağ işide çözülüyor, ayrıca bu bölgede çok güzel zeytin oluyor ve zeytinlerin yağı çıkartılıyor. Temel yiyecekler kendi ürünleri.Bir çok şeyi yazmayı kesin atlamışımdır.

 Bu portakallar, mayıs ayında tam olğunlaşacakmış, şu an genede güzeller. Ben ise biraz üzgünüm, mayıs ayına kadar burada kalamayacağım.

İşlerin sonuna gelindi, hava sıcaklıkları geceleri 14 veya 15 derecelerde gündüzleri ise 20 derece üstünde. Arılandırılmış ana arı kutularını 3-4 gün gölge yerde bekletip sonra araziye yaymaktayız. İlk defa evimden bu kadar uzaklardayım, gel git yapmayalım dedik, Gebze bir türlü ısınmadı, hava raporlarına bakıyorum, geceleri 4-5 derecelere düşüyor, gündüzleri 10-12 lerde, ana arı üretiminin devamı bu şartlarda olmaz ve bekliyorum, inşallah yakında Gebzeye taşınırız.

 Ana arıların bir kısmı yumurtaya başladı, bundan sonrası kolay, bunca çalışmanın karşılıklarını görmek acayip sevindirici ve mutlu edici olmakta. Günlük yumurta.

Bir başka ana arı gene yumurtaya başlamış.

Çıtalara yavru bağlamıştık, yavrulu petekleri dıştanbağlamıştık.

Ayın 10nu akşamı tohumladığım 5 ana atıdan 2 tane kaldı. Bu ana arı henüz yumurtaya başlamadı. Genelde çift bayıltmalarda 4 gün içinde yumrtaya başlayanlar oluyor, tabi bu süreç 4 günden başlayıp 2 güne kadar çıkabiliyor. Sonuçta anaç olarak yedekleyecegim 4 ana arıdan bir tane kaldı, bununda sonu ne olur belli degil. Bu gibi olumsuzluklar beni acayip üzer, öbür taraftanda yeni tohumlama burada yapmayacaktım, kararımı degiştirdim, bir uygulama daha yapmak için yeniden ana arı belirleyip kafesledim. Gene hırs yaptım....

Bir akdeniz arısını ilk sıraya almıştım, tohumlamaya giren 5 anadan biri akdeniz arısı, ilk tohumlamaya bunu soktum, uzun süredir aletle çalışmadık, elimiz bunda alışsın demiştik. Sonuç, ilk tohumlamaya giren Akdeniz ana arı 5. gün yumurtaya başladı, gülermisin ağlarmısın.....

Bir başka f1 ana arını erkekleri bu günlerde doğmaya başlayacaktı,notlarımda öyle yazıyor. 2010 Yılının f1 lerinden biri, üç yıldır bala çalıştı. Bu gün koloniyi bir açtım 7 çıta yavrusu olmasına rağmen oğula meyletmiş, hemen erkeklerini özel kolonime aldım, memeleri temizledim ve arıyı böldüm, bir posta daha bu arıdan erkek üretmem lazım. Ana arı yaşlandığında oğul kaçınılmaz olmakta. Buralarda arıcılar arımız oğul versin diye bekler biz kapanan memeleri bozduk.

2010 Yılından kalama ana arı şimdilik güvende ama koloni güçlendiği an, kraliçenin ipini çekecekler. Bu kolonide ana arıya davranış çok ilgimi çekti, işçi arılar benim görüşüm kraliçenin etrafın toplanıp, acayip analarına hürmet ediyorlardı, bu gibi davranışı çok nadir görüyorum.
Çalışmalar sürüyor, dumak yok yola devam....