Eylül ayına girdik ayın ilk günü biraz yagmur yağdı. İstanbulu sel götürmüş, Gebze ve ormana az yagış düştü. Bu resimleri 30 agustosta çektim. Henüz pürenin %5 şi açık degil. Geçen haftaya oranla nerden geldiğini tam bilmedigimiz bal bayagı azalmış. Hatta dış duvarlarda bulunan açık ballar iç çıtalara taşınmaya başlanmış bulunmakta.
Azda olsa açan pürenleri arılarımız ziyaret ediyorlar.
Bir çok püren artık zamanı geldi yagmur yağsada yağmasada bundan sonra cansız açar sanırım. İlk defa biraz kovanları detaylı karıştırdım. Trakya'dan geleli bir türlü içlerini inceleyememiştim. Trakya'daki yavrudan eser kalmamış, kek vermeme ragmen yavru iyice azalmış durumda. Bunun nedenide havanın kurak ve sıcak gitmesi polen gelmemesi. Birde öyle gıdım gıdım kekle bu arılar sanırım keklenmediler, kerizleyemedik anlayacagınız::))
Ramazanda mesayi bitimi arılarla ugraşmakta hiç çekilmiyor. Kovan altlarının kerestesinide almamıza ragmen gidip bir sehpalayamadık kovanları. İnşallah hafta sonuna bu işleri hallederiz, Mustafa hocanın dedigi gibi üşenmek ihtiyar işi diyor ne yapayımki, üşeniyorum ve ihtiyarda degiliz çok şükür.
Azda olsa açan pürenleri arılarımız ziyaret ediyorlar.
Bir çok püren artık zamanı geldi yagmur yağsada yağmasada bundan sonra cansız açar sanırım. İlk defa biraz kovanları detaylı karıştırdım. Trakya'dan geleli bir türlü içlerini inceleyememiştim. Trakya'daki yavrudan eser kalmamış, kek vermeme ragmen yavru iyice azalmış durumda. Bunun nedenide havanın kurak ve sıcak gitmesi polen gelmemesi. Birde öyle gıdım gıdım kekle bu arılar sanırım keklenmediler, kerizleyemedik anlayacagınız::))
Ramazanda mesayi bitimi arılarla ugraşmakta hiç çekilmiyor. Kovan altlarının kerestesinide almamıza ragmen gidip bir sehpalayamadık kovanları. İnşallah hafta sonuna bu işleri hallederiz, Mustafa hocanın dedigi gibi üşenmek ihtiyar işi diyor ne yapayımki, üşeniyorum ve ihtiyarda degiliz çok şükür.
Bu arada Ramazan ayıda yarı olmak üzere, bayrama ne kaldıki. Bayramdan sonra çalışırız::))
Anaarı ve kutular hakkında detaylı bir yazım olacak. Olumlu olumsuz ufak tefek sorunlar oldu. Bu sıralar yeni anaarı kutularına başlıyorum. Kışa yeni yapacaklarımın en azından 10 tanesini kullanacagım. Benim kullandıgım kutuların kimsede hazırı yoktu, kendim tasarladım şimdiye kadar sorun çıkarmadılar ama kış için endişeliyim. Şimdikilerde gene üç gözlü olacak ama her gözde 4 çıta olacak. Birde kışın bakacağım hangisinde rahat edecegiz.
Resimdeki "karniyol" arılar ve anaarı bu sene en geç çıkan anaarı diyebilirim. Kutu inat etti ben inat ettim bu anaarı temmuz ayının sonundan beri ancak çıkabildi. bu kutuda Almaya'dan gelen karniyol F1 lerden birisi kesilmişti. Kendisi meme yaptı ben memeyi bozup, aynı meme içine safın larvasını transfer ettim. Kabul etmedi bozdular bu arada yumurta larvada kalmadı, yeni çıta verdim larvalı yumurtalı, istiyorumki kutu tek meme yapsın. Onlarda birden çok yaptı. Bende kalitesiz olacak diye gene memeleri kestim derken o kadar süre uzadıki, bir türlü yalancıyada kaçmadı. Demekki kapalı yavru oldugu müddetçe arılar yalancılaşmıyor. Kapalı yavru olmayan kovan ve kutular 10 günde bile yalancıya kaçabiliyor. Yoksa bu kutu bir ayı geçkindir anasız. Kapalı yavrusu azaldımı o çıtayı kapalı yavruyla degiştim hep. En son pes ettim, arılıktan gelirken bir akşam cebime bir meme sarıp koydum. Nihayet getirdigim memeden "karniyol anaarı" çıktıda kutuda bende kurtuldum.
Yeni çıtır karniyol F1 çıktıya, nerden geldi hemen yakışıklı artislerde kutuya damlamışlar. Bizim duyamadığımız fakat erkek arıların çok uzaklardan hissettikleri çok keskin bir koku var demekki.
Ali bey şimdiden yapacağın ana arı kutuları hayırlı olsun.Saglıcakla kalın.
YanıtlaSilSağolasın Vecdi abi.Anaarı kutularını üç şekilde kışlatacagım bakayım nasıl olacaklar. Şimdiki kutuların bazılarını sizin oralardaki gibiarılı olarak kapatıp depoya atacamn bahara kadar. Bir kısmını oldugu gibi dışarda bırakacam, bir kısmınıda 4 çıtalı kışlatmayı düşünmekteyim.Elimde katlar için aldıgım tahtalar bekleyip duruyor ilk etapta hepsini kutuya biçecegim. Bir kaç daha metro kovan gerekiyor. Benim kullandıgım kutuların tüm ihtiyaçları metro kovanlardan karşılanıyor. Peteklerin örülmesi, yavrulu çıtaların alınması, beslenecek çıtaların yüklemesi, sıkışan kutuların yavrulu çıtalarının metroya alınması, yalancıya kaçan gözlere iki çıta arılı va yavrulu verilmesi gibi bir sürü hadise kutularla metrolar arasında devam edip durmakta.
YanıtlaSilali abi hünnab agacı merek ediyorum bizim burlarda ulurmu bilmem
YanıtlaSil