Bunca iş arasına birde genel kurul sıkıştırmış olduk, hayırlı olsun.
Tüm arıcılarımız da kayıplar var. Bazı arkadaşların hiç arısı kalmamış, acayip üzülüyorsunuz.
Çoktan beri bir araya gelemiyorduk, acayip tartışmalar vardı.
Soldaki Hasan abi, 51 kovanla kışa girmiş, bir kovanı kalmış, hala arıcılık ile ilgili görüşler teklifler sunuyordu, dedim abi senin görüşlerin iflas etti niye hala yaptıklarında ısrar ediyorsun ki. Sağdaki abimizin ise bir tane bile arısı kalmamış yana yana arı arıyor. Bir çok kişi arı kayıplarını saklıyordu, bu kadar kişi bir araya gelince ve sonuçları duyunca ülkemizde ne kayıplar olduğunu ve boyutunun çok yüksek olduğunu anladım.
Osman abi ise bu yıl acayip oldu diye konuşmaya başladı. Bayağı bir arı kaybetmiş ve kalan arılarına takviye için arı arıyor. Kalan arıların çoğu bir çıta civarındaymış ve bir yerlerden arı alıp, hem yavru hem arı takviyesi yapmayı düşünüyor. Çok eski arıcı ve arılarına da çok iyi bakardı, kışın verdiğim kek arılarımı kırdı dedi. Osman abinin geçmişte bana çok iyilikleri olmuştur, bizim eski hacı abi ile de akrabalar.
Ali Bal.
Sayim abi ve İlhami abi aynı köyden. İlhami abi çalışıyordu işten izin alıp kurula katıldı.
Kurul bitti alınan kararların imzalanması ve herkesin işinin başına koşma zamanı.
İmzayı atan gitti.
En son biz kaldık, Kadir bey, Muğla'dan bir kaç yeri arıyıp arı var mı? varsa fiyat nedir diye Osman abiye bilgi aldı. Osman abi beklemeye hiç tahammülü yok,acil diyor başka bir şey demiyordu. Durumlar felaket, Allah herkese kolaylık versin.
Hafta içi köylerde işim vardı. Dönüşte bir sera içindekiler dikkatimi çekti, bir baktım marul.
Daha önce Almanya'da görüyorduk, demek ki buralara kadar tohumları rüzgar uçurup getirmiş::))
Mutlu marul resimleri::)) Mor marul, anlayacağınız marulların da ekosunu bozmuşlar.
Genel kuruldan sonra o kadar iş var ki birisini seçmeliyim, Cemil ustanın atölyeyi seçtim. Bazen kendime kızıyorum, yav bu kadar işi bu kadar aceleye niye getiriyorsun. İlk etap 150 ruşetin 40 tanesi bitti sayılır boyalarını da yaptım. Beyaz tam kapatmıyordu, boyacıya gidip bu boyayı maviye çevirelim açık bişi olsun dedim, bir renk seçtim, oda deniz mavi siymiş. İrfan usta hiç çalışmayıp, resim çekilirken araya giriyor, bir gün ful çalıştıracağım, beleşe resim çekinmek yok.
Biz çalışırken Dr.İsmail Demir abi arıcılık eğitimine geldi, geçen sene hep gelecekti, bakalım bu sene ne kadar devamsızlık yapacak göreceğiz. Böyle arıcılık öğrenilmez ki, hep arazi::))
Günün sonunda genede iyi iş çıkardığımızı gördüm. Bu posta bir bitsin, geriden gelecek postayı 50 yap, bir 50 daha yapacağım.
Enes Şimdilik iyi gidiyor bakalım, bu sene arıcılığımı devralırsa, bende acayip gezip, birde hobi işleriyle uğraşırım diye düşünürüm, inşallah düşündüklerim olur, şimdiye kadar oldular çünkü::)))