Kasım ayının son haftası pastırma yazınında sonu oldu...
Darıcadaki bölmelere 25 kasım akşamı invert şurup yaptım.İki kova şurubu kuyuda soğutup aynı akşam bölmelere dağıttım çünkü hafta sonuna hava oldukça soğuyacaktı.
28 Kasım cumartesi varroa mücadelesi için darıcaya uğradığımda bazı bölmeler hala şurupları çekememişti. Yani havalar soğudu. Tek tük 12 derecede polen taşıyan arılar vardı. Sonuç olarak kanaatim bölmelerin yüklemeleri havalar düzelene kadar yeterli olacak.
Bu bölmelere kısa sürede 4 çuval şeker verildi ve ilk başlarda çok az başlayan şuruplama sonradan sorunlu ve az şurubu bile bitiremeyenler aralardan çıkartılıp diğerlerine verilen şurup artılırdı.
Bu resimler 25 kasım akşamı şurup verirken gece çekildiler.
Hafta sonu arı açacak hava sıcaklığı yoktu.
İşler sıkışık olduğu dönemlerde bölünen arıların ancak şurubuyla uğraşıldı ve sorunlu olanlarına destek yapıldı.
Bölüp kutudaki arıyla birleştirirken ana arılar kafese alınmıştı. Bir çok bölmede kafesleri alamadım, hala kafesler çıta arasında duruyor.
Mevsim olarak arı açma zamanı değil.
Verilen şurubu bölme alıyorsa o bölmeyi açıp karıştırmanın anlamı yok, bu bölmede işler yolunda deyip geçiyoruz.
Bazı acemi arıcılar kovanı açtıklarında anayı göremediklerini soru olarak forumda ve sorularda belirtiyorlar. Arıcı ana arı görecek diye bir şey yok, çıtada yumurta açık kapalı yavru varsa ana arı vardır, anayı görsen ne olacak.
Bakın yukarıda yazdım, bölme 18 ekimde yapılmış, kasım ayı bitiyor bazı bölmeleri açıp ana arı birleşirken kesildimi veya kabul edildimi diye bakmamışım. Anasız koloni zaten verilen şurubu alamaz, ne kadar şurupluğa parçalar koysanızda bazıları boğulur.
Peteklerde ağarma olmaz.
Peteklerde alınan şurupla ağarma oluyorsa o bölme veya koloniyi karıştırmaya gerek yok, şurubu bas geç öbür bölmeye...
Bir yılın daha sonu görünüyor.Bu gün 30 kasım ve yarın son aya gireceğiz.
Arı seri güzel günler zor, şubat 15 şe kadarda havalar düzelmez. Aralarda bir kaç güzel gün olur onları iyi değerlendirmek lazım.
Artık bahara yapılacak olan işlerin hazırlık ve planları ile avunacağız...
Hafta içi yardım istediler ağaç yüksek ve hurmadan yıkılıyormuş, gittikki uçta kalanlardan başka hurma kalmamış.
Zeki usta ile gerekli yardımı yaptık.
Olmuşların icabına hemen oracıkta bakıldı.
Ağacı yükten kurtarıp geri geldik. Evde olgunlaşmayı bekleyen Trabzon hurmaları...
Fasoncular iyi gidiyor verdiğim fidelere iyi bakıyorlar.
Bazıları minicik terlikle kıvırcık ölçümü yapıyor. Böyle 46 numara botla bir ölçüm yap diyeceğim çamur hazır, diyeceği benim ayağım küçük nereden 46 numara bot bulayım :))
Düz marul fideleri yeni fasoncular bekliyor.
Yüzlerce marul fidesi var.
Bu bahar iki kovada 13 çilek fidanı vardı, darıcada bunu araziye ektik.
13 Fide, öyle çoğalmış sanki orman gibi olmuş, yüzlerce çilek fidanı oluşmuş bunları bir hizaya getirmek lazım.
Pelitliye iki sıra çilek ikimi için hazırlık yaptık, bizim 3 nolu birader bahçıvan, ben toprak nasıl kazılır bilmiyorum :)
Cumartesi bu arada tüm bölmeler varroa mücadelesinden geçti. Körükle amitraz içerikli etken madde veridi.
Arta kalan zamanda bahçıvanlık eğitimleri aldım :)
Yaklaşık 6 metrelik iki sırt yapıldı naylonunu filan aldım, damlama sistemli çilek üretilecek.
.Yemek işini bizim Cilacı Zeki ustanın boyahanede yaptık.
Levrek balığı alıp kızarttık.
Cemil usta misafirimizdi.
Pazar günü soğuk ve yağmur vardı kendimizi arazide bulduk.
Dağ tepe gezdik, bu yıl kocayemişler güzeldi. Bazı yıllar hava yağış ve sıcaklıklardan olsa gerek, kışın kar varken çiçek açardı bu yıl çok erken açtılar.
Havalar soğudu bundan sonra koca yemişlerde bir işe yaramayacak.
Çiçeklerle birlikte meyveler.
Çiçek ile meyve bir kaç ağaçta birlikte oluyor. Turnçgillerde var, limonda kendim gördüm birde koca yemişte çiçek ve meyve aynı anda oluyor.
Derelerde salkım salkım çiçek açan başka çiçekler vardı, sanki sarmaşığa benziyor.
Bu hafta gene incir ağacını ziyaret ettim son incirleride götürdüm.
Geçenlerde çelik almıştım bizim doktor sanki çelik paraylamı yap 40-50 tane dedi, odunları sanki o taşıyor :))
Genede kırmadım 15-20 tane çelik alıp akşam bahçeye diktim.
Çelikleme ile ilgili ağaçlar nette geniş bilgi var. Oradaki yayınları okurken birisi Ankara da incir oluyor demiş şaşırdım. Ben memleketim Niğde de görmedim, duymadım ikisi de aynı iklim.
Çelikleme için aşağıda geniş bilgi var.
http://www.agaclar.net/forum/fidan-ve-fide-bitki-uretim-tohum-cimlenme-celik-asi/19244.htm
İncir ağacının son incirleri ne gitti be...
Kaç aydır incir üzerinden eksik olmadı, çok güzel kademeli bir verimi var.
Arazide ızgara vardı, bizim 7 numaları birader etleri çubuklara takmakta oldukça yetenekli...
Dağda bayırda yedikleriniz o kadar önemli değil ama hiç olmayacak yerde, közde çay acayip güzel gidiyor...
Haftaya galiba Şile daveti var, ne yapayım gidem bari.
İnsanlar duamızı alsınlar, hayır için giyiyorum yanlış anlaşılmasın...
Arıcılık,arıcılık videoları,arıcılık eğitimleri,arıcılık resimleri,karniol arısı,karniol damızlık, karniol damızlık ana arı üretimi, ana üretimi, arıcılık bilgi, arıbakanı forum, arıcılık bilgi forumu, Bal, Arı, Polen...
30.11.2015
27.11.2015
KOVAN KAPAĞI VE TAM İZOLASYON...
Ülkemizde geçmişte kovan tabanında havalandırma yapılmamış. Bu gelenek haline gelmiş ve hala bir çok yerde aynen devam ediliyor.
Kovan altında havalandırma yok ve bu kovanlar nasıl hava alacaklar derseniz üst kapaklara havalandırma açılmış.
Arı yaz kış fark etmez, bir yerde çalışıyorsa kesinlikte üsteki delikleri kapatır ve alttan havalandırma yapar.
Ülkemizde kovanlarda kışın rutubet sorunu yaşanır, bunun en büyük sorumlusu ise üst kapaktır.
Yabancı ülkelerde kovan ahşap veya strafor ile üsten sıkıca arada boşluk olmadan kapatılır.
Ülkemizde genelde bir çuval veya kumaş örtü ile kovan örtülür üzerine kapak konulur arada bir boşluk olur bu boşluk kovan içi gibi sıcak değildir, kovan içi sıcak yukarısı serin olunca kovan içindeki rutubet üst örtüde yoğunlaşıp yağmur yağmış gibi kovan içini ıslatır.
Kovan içindeki rutubetin büyük kısmı bizdeki hatalı kovan kapakları oluşturur.
Rutubet olmaması için kovan üstüne strafor yapışmalı arada çuval veya naylon olabilir. Siz kovana çuval veya naylon koydunuz, üzerine stroforu koyup kapağı kapattığınızda kovan tavanında rutubet tutunamaz.
Bunu defalarca yazdım izah ettim.
Evde soba yanıyor, dışarıda kar var.
Evin içi sıcak, dışarısı soğuk. Evin içindeki rutubet cama toplanıyor ve sızmaya başlıyor. Aslında dışarısı daha rutubetli neden dışarısı rutubeti çekmiyor.
Bu konuyu anlatmamıza rağmen resim eksikliklerimiz vardı.
Bu yayındaki resimler Dr. Muhteşem Turunç hocamıza aittir, altaki resimleride ben gene Muhteşem abinin arılıkta çekmiştim.
Kışın kovan içindeki rutubeti kesmek için kapak altının köpük veya straforla doldurulması gerekiyor.Yoksa nem ve rutubetin önüne geçmek doğaya aykırı olur. Sıcakla soğuğun birleştiği yerde içeriden nem olacaktır.
Kapak içlerini dolduracak kalınlıkta straforlar ayarlamış, kapak içine göre kesip yapıştırıyor.
Örtü bezi ile kapak arasında boşluk kalmıyor.
Köpüğün kapağa kovana nasıl oturduğunu anlamak için bu resimler özellikle çekildi.
Bu köpük kapak içinde kapak içinde arada boşluk olursa yapılan işin anlamı kalmaz.
Şekilde herkesin anlayacağı gibi kovanların üsten kapak izolesi böyle olmalı, yurt dışında aynen böyle kışa giriyorlar.
Yada kapak örtüsü çok kalın ağaçlardan yapılmalı, konu üstten izole ve içerideki sıcaklık ile dışarıdaki soğuk bir araya gelmemeli.
Sonuçta kapak izolesi böyle olmalı.
Kovanınız köpükten bile olsa, tavanda izole yoksa rutubeti önleyemezsiniz. Üstteki köpük kovana yapışmalı. Kovan ile köpük arasında naylon veya çuval olması sorun değildir.
Bu şekilde yapılan izole ile kovan içi rutubet biter.
Eviniz çok iyi çatınız zayıf ve akıtıyor sa bu bir işe yaramayacaktır.
Yapılan iş bütün olmalı, birbirini tamamlamalı.
Kovan altında havalandırma yok ve bu kovanlar nasıl hava alacaklar derseniz üst kapaklara havalandırma açılmış.
Arı yaz kış fark etmez, bir yerde çalışıyorsa kesinlikte üsteki delikleri kapatır ve alttan havalandırma yapar.
Ülkemizde kovanlarda kışın rutubet sorunu yaşanır, bunun en büyük sorumlusu ise üst kapaktır.
Yabancı ülkelerde kovan ahşap veya strafor ile üsten sıkıca arada boşluk olmadan kapatılır.
Ülkemizde genelde bir çuval veya kumaş örtü ile kovan örtülür üzerine kapak konulur arada bir boşluk olur bu boşluk kovan içi gibi sıcak değildir, kovan içi sıcak yukarısı serin olunca kovan içindeki rutubet üst örtüde yoğunlaşıp yağmur yağmış gibi kovan içini ıslatır.
Kovan içindeki rutubetin büyük kısmı bizdeki hatalı kovan kapakları oluşturur.
Rutubet olmaması için kovan üstüne strafor yapışmalı arada çuval veya naylon olabilir. Siz kovana çuval veya naylon koydunuz, üzerine stroforu koyup kapağı kapattığınızda kovan tavanında rutubet tutunamaz.
Bunu defalarca yazdım izah ettim.
Evde soba yanıyor, dışarıda kar var.
Evin içi sıcak, dışarısı soğuk. Evin içindeki rutubet cama toplanıyor ve sızmaya başlıyor. Aslında dışarısı daha rutubetli neden dışarısı rutubeti çekmiyor.
Bu konuyu anlatmamıza rağmen resim eksikliklerimiz vardı.
Bu yayındaki resimler Dr. Muhteşem Turunç hocamıza aittir, altaki resimleride ben gene Muhteşem abinin arılıkta çekmiştim.
Kışın kovan içindeki rutubeti kesmek için kapak altının köpük veya straforla doldurulması gerekiyor.Yoksa nem ve rutubetin önüne geçmek doğaya aykırı olur. Sıcakla soğuğun birleştiği yerde içeriden nem olacaktır.
Kapak içlerini dolduracak kalınlıkta straforlar ayarlamış, kapak içine göre kesip yapıştırıyor.
Örtü bezi ile kapak arasında boşluk kalmıyor.
Muhteşem hocam kapağın içindeki boşluğu iki kat strafor koyarak dolduruyor.
Kovana strafor veya köpük bu şekilde basmalı veya oturmalı.Köpüğün kapağa kovana nasıl oturduğunu anlamak için bu resimler özellikle çekildi.
Bu köpük kapak içinde kapak içinde arada boşluk olursa yapılan işin anlamı kalmaz.
Şekilde herkesin anlayacağı gibi kovanların üsten kapak izolesi böyle olmalı, yurt dışında aynen böyle kışa giriyorlar.
Yada kapak örtüsü çok kalın ağaçlardan yapılmalı, konu üstten izole ve içerideki sıcaklık ile dışarıdaki soğuk bir araya gelmemeli.
Sonuçta kapak izolesi böyle olmalı.
Kovanınız köpükten bile olsa, tavanda izole yoksa rutubeti önleyemezsiniz. Üstteki köpük kovana yapışmalı. Kovan ile köpük arasında naylon veya çuval olması sorun değildir.
Bu şekilde yapılan izole ile kovan içi rutubet biter.
Eviniz çok iyi çatınız zayıf ve akıtıyor sa bu bir işe yaramayacaktır.
Yapılan iş bütün olmalı, birbirini tamamlamalı.
24.11.2015
ANA ARI ÜRETİM KURSU İLANI, İSTANBUL ARICILAR BİRLİĞİ
Bu tür kurslar kolay kolay açılmıyor, açıldığını öğrendiğinizde iş işten geçmiş oluyor. Birlik müracaatları alıyor ve listeyi bakanlığa iletiyor kurs onaylanıyor, artık onaylanan listeye girmek imkansız, bir iki yıl sonra başka bir kursu bekleyeceksiniz.
Ben ve arkadaşlarım gene İstanbul arı yetiştiricileri birliği ve Beykoz İlçe tarım müdürlüğünün ortaklaşa yaptığı kursa katılıp sertifika almıştık.
Bir kaç gün önce Onur başkan ile görüşürken konu kursa geldi, bu günlerde listeyi Ankara'ya bakanlığa yollayacağım dedi. Bende bunu ihtiyacı olanlara duyura bilirmiyim dedim başkanımız neden olmasın dedi. Bizim görevimiz arıcılara hizmettir dedi.
İstanbul arıcılar birliğinin adresi ve iletişim bilgilerini paylaşıyorum.
Üsküdar Caddesi Özel İdare İş Merkezi No:105 Kat 1 Kartal/İstanbul.
Birliğin telefonları.
0216 517 1079
0533 662 10 46
Başkan Onur Çilenk telefonu
0532 372 59 54
2011 Yılına maziye gittim. Başkanımız Onur Çilenk ile Beykoz ilçe tarım müdürümüz İbrahim Özdemir sertifika töreninden önce konuşma yaparken...
Gene Beykoz ilçe tarımda görevli Bahri Işık kurs için çok katkıda bulunmuştu.
Kursun uygulama aşamasında Akbaba köyünde Saim Gürellin arılığında yapıldı. Hocamız Feyzullah Konak, arılıkta ana arı üretiminin başlatıcı, bitirici kovanları anlatıp gösterdi, 8-10 çıta arı bile bitirici koloni olabiliyor.Bunu paylaşmadım ama, 10 çıtalık arıyı ruşetlere alıyorum, kat atıp araya ızgara koyup bitirici olarak kullanıyorum.
Sertifika törenimiz oldukça canlı geçti, Sadri abide ürettiği ana arı dölleme cihazlarını sergilemişti.
Feyzullah hocamız suni tohumlama cihazlarıyla yakından ilgilendi.
Feyzullah Konak ve Sadri Demircioğlu...
Yıllar su gibi akıp gidiyor, geçmiş resimlere bakınca ne kadar eskidiğimizi ancak fark ediyoruz :(
Bu resimde sertifikamı alma resimim :)
Geçmiş tarihe bakmak isteyenler alttaki linki tıklaya bilirler...
http://bengittim.blogspot.com.tr/2011/12/beykoz-akbaba-koyu-geleneksel-kestane.html
22.11.2015
ARICILIK, KASIM AYIDA BİTİYOR...
Mayıs ayında açması gereken bir pamukleğen kasım ayında açmış, Allah sonunu hayır etsin...
Saatler bir ileri bir geri alınıyor bunun ne faydası var ne zararı var hala anlamadım.Anladığım artık mesai bitmeden akşam ezanı okunuyor ve arılığa sadece şurup vermeye gidiyorum.
Takıyorum kafa lambasını iki gün ara ile invert şurup veriyoruz.
İlhami abim sağ olsun bıraktığım şekeri invert şurup yapıp kovalara dolduruyor banada dağıtması kalıyor.
İlginç sorular geliyor niye şurubu kaynatıyorsun diyenler var, bu zamane gençleri hep hazırcı ve beni sinir ediyorlar.
Bir çok arıcıyım diyenler ne ırk arı kullandığımı sormakta, acayip ilginç sorular...
Zayıf bölmelere şurup azar azar verilir ilk başta bir kayık yemliğe bir su bardağı...
İnvert şurup isterse yemlikte 10 gün dursun bozulmaz ve ekşime olmaz.
İki gün sonra tekrar şurup verirken şurubu alamayanlar belirlenir, şurubu alamayan arıda kesin sorun vardır...
Genelde şuruplar alınıyordu, 8-10 tane sorunlu ruşet tespit edildi, ve artık ne yapılacak ise hafta sonuna kalıyor hafta sonuda hava güzelse tabi...
Bölme olsun kovan olsun böyle ağarma varsa orada işler tıkırındadır, kovan veya bölmede hiç sorun yoktur...
Gece şurup dağıtırken bu görüntüler sizi acayip mutlu eder.
18 ekim ile 12 kasım arası yapılan 60 bölme bu
resimler ise 21 kasıma ait..
Yapmış olduğumuz son 60 bölmeden 8 tanesinde sorun var. Zayıf ve çıtayı saracak kadar arısı olan 8 ruşet Pelitliye takviye yapılmaya götürüldü.
Bu kadar yavruda köpüklere yaslanan çıtada vardı.
Bayağı video aldım, resimlerden durumlar güzel duruyor ama video daha başka oluyor...
Bunların her biri bir başka ruşetin çıtaları..
resimler ise 21 kasıma ait..
Yapmış olduğumuz son 60 bölmeden 8 tanesinde sorun var. Zayıf ve çıtayı saracak kadar arısı olan 8 ruşet Pelitliye takviye yapılmaya götürüldü.
Bu kadar yavruda köpüklere yaslanan çıtada vardı.
Bayağı video aldım, resimlerden durumlar güzel duruyor ama video daha başka oluyor...
Bunların her biri bir başka ruşetin çıtaları..
Stokları yaptırmaya devam ediyoruz. Görüntüler süper.
Bir bölmede anaarı kaybı vardı, bu kadar güzel yavru atan ana arı yok. Kış günü oğul verecek :v
Kayıp ana arının yaru düzeni süpedi ama yapacak bir şey yok.
Memeleri temizleyip Darıca da bulunan hazır ana arılardan bir tanesini kafesleyip bu bölmeye verdim.
Uzun zamandır yapılan bölmelerin hepsini açıp kontrol yapamamıştım.
Bu hafta sıradan bir geçtim, bir bölmede kafese petek örmüşler.
Genelde bu resimde önemli resimlerden biridir, ana arı kabul edildiğinde kafese petek örülür, önemli bir detaydır bu.
Arı gücüne göre yavru veya iş yapıyor.
Zayıf bir bölme, arı bu kadar alana basıyor ve duvar dibindeki strafora dayalı çıtadada bu kadar yavrusu vardı.
Bunlar Peklitliye alınıp anası kafesleyip yeniden arı takviyesi verdim.
Bazı arkadaşlar alta zımbalanan çıtalara ana arı yumurta atmaz demişlerdi, malisef atıyorlar. Çıta altına zımbalanan peteklerde gözlerin eğimi aşağı doğru monte edilmişti.
Bazı arkadaşlar alta zımbalanan çıtalara ana arı yumurta atmaz demişlerdi, malisef atıyorlar. Çıta altına zımbalanan peteklerde gözlerin eğimi aşağı doğru monte edilmişti.
Bazı arkadaşlar alta zımbalanan çıtalara ana arı yumurta atmaz demişlerdi, malisef atıyorlar. Çıta altına zımbalanan peteklerde gözlerin eğimi aşağı doğru monte edilmişti.
Kontrolde yumurta yoktu ana arı vardı çıtayı dikkatli inceleyince bu ana arı yeni doğmuş olduğunu gördük.
Ana arı doğan göz burada...
18 Ekimde bölünen arıların durumları bir ayda böyle. 12 Kasımda bölünen arılar biraz daha kalabalık bölünüp birde ful ballı çıta verildi.
Yavrular söküldüğünde 10 güne kadar nufus iyice üç çıtayı saracak konuma gelecekler.
Zayıf bir bölme, arı bu kadar alana basıyor ve duvar dibindeki strafora dayalı çıtada da bu kadar yavrusu vardı.
Bunlar Peklitliye alınıp anası kafesleyip yeniden arı takviyesi verdim.
Darıcada işleri bitirip acilen sorunlu ruşetleri yükleyip Pelitliye geçtim.
Anasız ruşetleri analı kutuların yanına, analı ruşetleride anasız kutuların yanına bıraktım.
Anasız ruşetleri analı kutuların yanına, analı ruşetleride anasız kutuların yanına bıraktım.
Bu yıl herhalde kış gelmeyecekler.Bir türlü bu yıl erkek arı bitmedi...
Şarj edilen ruşetler...
Kutularda ruşetlerde şaşırdı durup dururken bize ne oldu biz nerdeyiz diyorlardı.
Şarj edilen ruşetler...
Kutularda ruşetlerde şaşırdı durup dururken bize ne oldu biz nerdeyiz diyorlardı.
Hazır ana arılarda artık sona yaklaştık. Baharda eğede bazı planlarımız var.
Bazı ana arıları askere yolluyorum, baharda erken erkek üretip, 2016 yılı ilk posta damızlık arıları nisan içinde hazır etme çabalarım var.
Kasım ayında doğan ana arı geçen hafta çiftlemiş bu hafta yumurta vardı. Kutuda biraz çalışsın ve terk filan etmesin diye iki kanadını birden kestim.
Çok yoğun bir cumartesi oldu ertesi gün fırtına uyarısı vardı tüm işleri bitirmeliydim.
Pazar günü ise dağlardayız...
Biladerler avcı olunca bende eski avcıyım hemen onlara uyum sağlıyorum.
Drahtar av köpeği Vilma...
Yavruları var acayip kıskanıyor.
Bir başka bilader buna iş koydu...
Bu köpekler 5-6 aylıkken ferma veriyor ve her türlü ava gidiyor. Tavşan keklik bıldırcın çulluk, domuz hepsine çalışır.
Buda aynı babası Barni....
Buda anasına benziyor.
Yavru drahthaar lar...
Barni ve Dost akşama kadar it gibi dolaştılar icraat yok acayip lodos vardı.
Emmi oğlu Ali Türk.
Akşama haşat olmuş bir vaziyette eve döndük, süper efor sarf ediyorsunuz.
Av bahane...
Koca yemişlerde çiçekler hala devam ediyor...
Bu hafta ilginç bir çiçek gördüm dere yataklarında, bir sürü çiçekler açmıştı.
Uzaktan zumladım, yanına gidemedim.
İki aydır bir ağaçtan incir yiyoruz, artık son incirler...
Bu ağaçtan çelikler aldım, asıl çelikleme baharda yapılıyor ama baharda belki gelemem diye sonbahar çeliklemesi yaptım.
Közde çay kestane ile süper bir yemek ve pazar sonu oldu.