Arıcılık dendiğinde genel bir tanımı var ama sorun yaşayan birisi varsa genelin dışına çıkıp arayışlara girebiliyor, kışın ortasında ana arı isteyenler vardı ana arı nasıl olacak kış günü.
Havalar normal şartlara geldi ve sabırsız bekleyişimiz son buldu. Ana arı üretim çalışmaları hemen olan bir şey değil bir ana arı 45 günde tüm şartlar yerine geldiğinde hazır oluyor. Memelerden doğmayan olabiliyor, doğup çiftleşmeye gittiğinde kuşlara yem olabilir bu arada arı kuşlarının seslerini duymaya başladım çok erken geldiler.
En büyük sıkıntılardan birisi doğmasına bir kaç gün kalan ana arı memelerinin bozulması. Bu memeleride tırtıklamaya başlamışlardı iki gün önce dağıttım. Sen hazırlığını yap meme dağıtacağım diye kovanı aç memeler kesilmiş 10 gün birden kaybediyorsun.
Bir taraftanda damızlık olacak olanlar hazırlanıyor.
İlk doğumlar bir kaç gün önce başladı. Birer çıta kapalı yavru bölmüştük hala bazıları bu arı az değilmi diyor. Yurt dışında görüyoruz bir kepçe arı ile ana arı üretiyorlar bu üretimi yapan kişiler arıcılıkta bizden çok ileride olan ülkelerdir. Benim yaptığım bölmelerde ortalama 800-1000 işçi arı vardır.
Bir ana arının sağlıklı çiftleşip bölmesine döndüğünde 200 genç işçi arı yeterli oluyor.
Lisanslı ana arıya geçen yıl defalarca erkek attırdım bir türlü erkeklerini alamadık. Ana arı erkek atıyor işçiler temizliyordu.
Bu yıl lisanslı damızlığın erkeklerini bir hatta kullandım şimdi kendisine kullanacağım.
Olgunlaşan ve yeni sökülmeye devam eden lisanslı damızlığın erkekleri.
Damızlık erkek arılar.
B lisanslı damızlığın kızlarına lisanslı erkekler verildi. Muğla'ya giderken yumurta almıştım bu damızlıktan döndüğünde bir baktım kovanda memeler var ana arı kayıp hemen memeleri bölmemelere aldım doğdular ve suni tohumlama yapıldılar.
Gebze'deki ilk çalışmamız sorunsuz geçildi.
Bundan sonra damızlık serileri devam edecek. Hala hiç transfer yapmadığım damızlıklar var sıra onlara gelmedi. Şu an lisanslı an arıdan, yasminden, solovenden transferler yapabildi. Emmi ve kırşahin hatlarından transfere sıra gelmedi.
İlk domatesim, Muğla'dan yerli diye aldığım bir fidede.
Havaların soğuk gitmedsi bölgemizdeki fidecileride etkiledi, fideciler hala fide sunamadı piyasaya.
Arılığın etrafına arı otu tohumu atmıştım geçen yıl, bazı yerlerde hiç çıkmadı bazı yerler orman gibi oldu.
Arı otları deve dikenleri ile yarışıyor.
Kahraman abi aradı yarın Erzuruma gideceğim bir yerde hafif ıslanmış şeker var gelip alırmısın dedi. Ne demek dedik, şekerleri alıp kendisini Erzurum'a uğurladım.
Depoyu su basmış galiba yaklaşık 200 kilo şeker, bazı paketlerde hiç sorun yok çok az nemlenmiş beleş şeker :)
Aşı paketlerimide açmaya başlıyorum, ilk alıç kalemlerini çıkartıp suya koydum arılık civarında alıca çok benzeyen bir bitki var onlara aşı yapacağım. Gebze bölgesinde alıç yok.
Atölyedeki dolabın alt kısmı bana ait, bir sürü kalem var. Üzüm çeşitleri, mürdüm eriği, can eriği,armut,alıç,incir, hurma, japon eriği gibi aklıma şu an gelenler bunlar.
Bir taraftanda karpuz ve japon çekirdeklerini ektim, geçen yıl bayağı karpuz olmuştu, kavun nedense yaprakları kavrulup yanıyor.
Her dalda yaşam devam ediyor, bu yıl taze fasülyede yetiştireceğim inşallah dün suya ısladım...Domatesler ile aynı sırıkta olacaklar bakalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder