Arıcılık ve sezon yavaş yavaş yaklaşıyor..
Şubat ayının ilk haftası bazı arılarımı ziyaret ettim. Hava soğuk arı uçuşu yoktu.
Soğuk yerlerdeki arılarımda bile yavru başlamış durumda.
Bize en çok sorulan sorulardan birisi kışın arıya şurup verilirmi. Ben kimseye kışın arınıza şurup verin demiyorum.
Ben arılar uçtuğu gün arılarıma şurup veriyorum.
Şu an itibari ile tüm arılarıma 1 litre invert şurup verdim, yani kayık yemliklerin tamamını fulledim.
Arı uçtuğu gün verilen şurubu alır peteklere koyar.
Bir başka soru aç arıya kek verirsek doyarmı, kek zaten doyurmak için değil arıyı oyalayıp yavru kestiğinde yavruya zorlama ürünüdür. Kek ile alakalı 2008 yılında yazdığım yazım, yayınlarım arasında en popüler yayınlardan biridir.Bilimciler bile bu konuyu bu güne kadar benim gibi izah edememişlerdir...
Kışın arıya şurubu verdim, çekip gözlere koydu, işlem bitmiştir.
Arıya kek verdik arı bu kek kaç günde tüketecek, tüketirken kendi nufusunuda tükettiğini göremeyen bir sürü arıcı var.
Arıcının derdini bir anlaya bilsem. Arıyı besleyeceksen, arıya bal veya şurup verilmeli, arıya kek verip sadece kendi vicdanlarını rahatlatıyorlar...
Arı soğukta olsa sıcakta olsa keki alırken zorlanır. Keki alabilmek için suya ihtiyaç var, kovan içi sıcak, suya giden arı genelde konduğu yerde kalır. Normal şartlarda arı geri bile dönse 20 gün yaşayacak arının ömrü azalıyor.
Çok zayıf arılara yemlikten surup veremezsiniz, şurupluğa neler koyarsanız koyun, arı kendisini çıta üstünde bir şekilde ısıtıyor, şuruba gelen arı aynı kek olayında olduğu gibi şurubu alırken üşüyüp, çıtasına dönemiyor.
Çok zayıf arılara ya pet şişe ile petek gözlerine şurup basacaksınız yada poşet ile çıta üzerinden şurup verilmeli.
Şurup vermek ile benim 3 yıllık çalışmalarım var.
Kütük kovan, kara kovan ve damacana kovan çalışmalarımız bu blokta kayıtlıdır, üç ayrı çalışma kış boyu kayıtları mevcut, kar yağarken arı petek örüyordu...
Arıyı üç çalışmada invert şurup ile besledim...
Kasım, aralık, ocak, şubat, mart, nisan aylarında arıya sürekli invert şurup verildi.
Damacanaya arı silk elediğim tarih 21 aralıktı. Yani 4 Çıta arının her şeyini elinden alıp, cıs cıbıl boş bir damacanaya silkelemiş tim. Sonra invert şurup verildi ve arı bahara kadar invert ile beslendi ve kışın arı petek ördü, sönmedi...
Aynı arıya kek verseydim, kek ile nasıl kışın petek örecekti..
Yağmalanmış arı ruşeti...
Sezon sonu toplama yaptığım plastik yarım çıtalı bölmelerde sönenler var. Toplama arının gücü ne olursa olsun, düzen tutmuyor, arı kışa girmeden kendi nufusunu kendisi ayarlamalı.
Birde bu çıtalar tersine, bu bazı tehlikeleri beraberinde getiriyor. Tersine çıtada baştaki stoklar bittiğinde arı geriye çekildiğinde girişte bir kaç çıta boşta kalıyor, yağmaya gelen arı bölme içine girdiyse işi bitmiş oluyor. Arı dışarıdan geleni dışarıda savuşturmalı.
Dikine standart çıta ile çalışan ve kış arısını kendisi oluşturan bir çıta arıda olsa kışı atlatıyor.
Yeni aldığım yemlikleri birde yerinde göreyim dedim, yemlikler biraz daha ince olsaydı diyorum ama artık yapılacak bir şey yok.
Üç çıta konulduğunda baya sıkışık oluyor...
Sonuçta yemlik ana arı kutusuna şart, kekleri barda ile koyacağım şurubu da dökeriz gider.
Bazı kanola fidanlarını hafta sonu Pelitli'ye götürdüm, yavaş yavaş bunları sağa sola ekmeyi düşünüyorum. Düşünmek yetmiyor ekmeliyim:)
Biraz ekeyim dedim, hiç bitecek gibi durmuyordu vaz geçtim...
Bakalım bunlar nasıl bitecek.
Baharda kanola ekecek bir yer buldum, bakalım olacakmı göreceğiz, bana çiçek temmuz ağustosta lazım kanola baharda ekildiğinde kaç ayda çiçek verir onuda test edeceğiz...
Kanola fideleri, ek ek bitmeyecek gibi...
Hafta içi bazı tespitler için müdür vekilimiz Bülent beyle araziye çıktık.
Denizli göleti dolmuş, geçtiğimiz yıl kuruma durumuna gelmişti. Kenarda su ölçeğinde 13:5 m göstergesine kadar su vardı.
Bu yıl ülke genelinde barajlar kış bitmeden doldu gibi...
Ocak ayının son günü ve şubat ayının ilk günü Marmara bölgesinde şiddetli
rüzgar vardı. Gebze de bir çok sera zarar gördü. Bekir abimim serasıda bunlardan biri, 5 seradan 3 tanesinin naylonlar yırtılmış.
Boş seranın naylonlar duruyor ekili serada naylon yok. Acilen kapatmaları gerekiyordu...
Arılığın bitişiğinde bir kapalı mekan vardı, orası da fırtınadan nasibini almış. Bizim bal süzme makinası enkaz altında...
Görünüşte bir şeyi yok gibi duruyor ama üzerini boşalttığımızda görürüz nesi var...
Görüntü şok bir elektrik verilmiş gibi...
Normalde krom üzerinde koruyucu naylon kaplı idi, naylon her tarafından patlamış.
Sır teknesi, boşta duruyor, üzerine bir şey gelmemiş...
Köpük kutuları olduğu yer köşeden patlamış ama dağılmadan fırtına bitmiş.
Bu kutuları fırtına bir önüne katsaydı, bir tane bulamazdık.
Gelelim Darıca'ya...
Bu mevsimde ilk enginar, kardan kıştan yaprakları parçalanmış enginar kuşa dönmüş ama meyvemiz yerinde aslanlar gibi duruyor...
Darıcadaki ballı babalar coşmuş, her taraf çiçek, buradaki arıların yavru durumları daha fazla ve ikinci tur invert şurubu yaptık vermek için güzel bir gün bekliyoruz.
Birisi kıvırcık mı dedi, büyüklerimizi mahcup etmeyelim diyoruz ama bizi zorluyor, affına sıgınarak bunu paylaştım gitti :)
Paylaşım içindeki görüntüler şubat ayının ilk 10 gününden, bu resim ise 11 şubatta çekildi. Kar devam ediyor. Bu soğukları atlattığımızda bence kış biter, yeter ki arınızın balı olsun...
Bu arada ben sezona bir merhaba diyeyim....
Canım ustam sezonu başlatmışsın darısı herkesin başına. Çıtaların duruşu ile yağmalanmayı bağlaman tam arıcı yorumu olmuş.Okuyunca nedense birden aklıma civciv besleme konusu geldi:)) şerbetlikler bencede geniş ama olsun ilaç gibi geldiler bendeki ruşetlere de. Marulların maşallahı var ne kadar büyümüşler öyle peh peh :)) benimkilerin üçte biri kadar:)) kanolayı tek başına dikmeye kalkma. Bi yerlerin tutulur sonra tedavi masrafı olarak 2-3 kuzu parası harcarsın:( gel abini dinle al bir çebiç topla milleti dikelim 1-2 saatte:)) sevabıda yanına kar kalır. sağlıcakla kal.
YanıtlaSilMuhteşem abi, evet sezonu açıyoruz, açılışa katılmanıda ayriyeten beklemekteyiz...
YanıtlaSilYok sevgililer günü yok doğum güni dinlemem, ona göre.
Çıtanın duruşu yanlamasına olduğunda girişi perdeler, dikine olduğunda en dipteki arı çıkışı görebilir, bunun neresi yanlış.
Plastik çıta çalışan gözler genelde iki çıtada çalışıyordu, en fazla yemlik altına dalak atacaktır...
Marulların özelikle geçmişteki resimlerini koyuyorum ki lig kopmasın, sen yeter ki sevin...
Kanolaları kendim dikersem beleş, baksana daha işi yapmadan çebiç pazarlığı başladı, bu iş bir tosuna ancak biter, sizin ipiniz ile kuyuya inilir mi beya...
Sağlıcakla kal...