13.08.2025

ARI ISLAHI

 Yıllarca ıslah konusunda bilgiler aradım aradığım bilgileri bir türlü bulamadım. Yüz numarayı üreten Rus bir ıslahçı vardı bir şeyler sordum biraz cevap verdi sonra vermedi. Bir daha kendisine ulaşamadık. Ondan öğrendiğim Slovenya’dan gelen Karniol arısının erkeklerini kullanmamak oldu. Gerçekten de Sloven erkekleri kullandığımız Damızlıklar zıplıyordu.


 Islah ile alakalı bilimsel yayınlarımız yok en ünlü bilimcimiz bu işin duayeni benim diyordu ama ortada bir şey bırakmadan göçüp gitti, onun talebeleri de genelde aynı yolu izliyor.



Arı ıslahının çok zor olduğunu yıllarca söylediler bizde yedik çünkü bilmiyorduk.



Geçenlerde Almanya’da arıcılık yapan Zülküf’e sordum bu işleri nasıl yapıyorlar.

Abi ben bildiklerimi çoğu kişiye anlattım saklanacak bir şey yok dedi. Ülkemizde bu sistemi bilenler var ama kimseyle paylaşmazlar.


Yöntem çok basit aslında. Biz yıllarca yanlış yapmışız. Bize verilen bilgiler F1 arının annesinin kopyası gibi yada aynı kanı taşıyor erkekleri saf denildi. Aslında annedeki erkekle kızındaki erkek aynı değil. Bir türlü bu olayı çözememiştik.



Zülküf Martin Perna ile olan konuşmalarını bana anlattı. Zaten adamın arılığında 15 damızlığı varmış başka yerlerde var mı bilmiyoruz tabi. Bu 15 damızlık içinden seçim yapıyor bundan ana arı üretilecek, bu damızlıklardan erkek üretimi için en sakin arıyı  seçiyormuş. Zaten hepsi seçilmiş damızlık ama bunların içinden bile en sakinleri gene seçiliyor.

Asıl püf nokta ise burada.

Atıyorum 49 numaralı damızlıktan üretim yaptık.

7 veya 8 li guruplar üretiliyor bunlar ya izole bölgede yada suni tohumlama olacaklar. Bu guruplar her manga diyelim yani yedili guruplar farklı yerlerde olamayacak, yani7 li bir gurubun tamamı aynı şartlarda aynı arılıkta olacak. Atıyorum yedisi de Gebzede olacak diğer yedisi Ankara’da olacak ve gözlemlenecek bir yıl sonra bu yedili gurubun içinden en iyi birinci ve ikinci seçilecek. guruplar içinde birinci ve ikinci bizim damızlığımız olacak. Her gurupta bu yapıldığında süper bir damızlık serisi olacak elimizde.



Suni tohumlamada Zülküf F1 kullanılmamalı dedi. Martin pernadan aldığı bilgiler o yöndeymiş.
F1 ler doğada çiftleştiği için çok sakin erkeklere denk gelip sakinlikte bizi yanıltabilirmiş. Kullanacağımız erkeklerde ya izole bölgede çiftleşecek yada suni tohumlanmış olmalı bunların geneline kontrollü çiftleşme deniliyor.

Bu bilgileri öğrenir öğrenmez tüm f1 erkelerini serbest bıraktım.

Arılığımda her zaman en az 20 den fazla damızlığım olur kovanlarda. Her damızlığın yedeği yedeğin yedeği derken bir sürü damızlık atıl beklemek zorunda. Bunlar içinden beş tanesinin erkeklerini hapsettim ve artık damızlık arılarımın erkeklerini kullanmaya başladım. Bu bilgileri çok geç öğrenmiş bulunuyorum bilenler var ama kimseye söylemiyor. Bu yıl mayıs başı hariç kullanılan tüm erkek arılar elimdeki damızlıkların erkekleri idi.

Ben bu bilgileri paylaşmaya karar verdim ama Zülküfe soracağım paylaş derse paylaşacağım. Zülküf ile görüştüm paylaşabilirsin dedi ve yazı şablonu vardı biraz daha açıklama yaptım.



Bir başka yanlış bilgi vardı bazıları tek arıyla ana tohumlanır diyordu o yanlış damızlığın karakterlerini tek erkek ile bir kraliçede toplamak imkansız. Bir damızlığın erkekleri kullanılacak Buda damızlık diye tüm damızlıklar karma yapmadan tek damızlığın erkeleri kullanılacakmış.
Bir başka bilgi internette yıllar önce araştırmalar yapar iken acayip şey öğrendim adam arıcı filan değil meraktan ana arı suni tohumlama kursuna gidiyor tatilde. Anılarını yazmış sabah sperm topladık, öğleden sonra tohumlama yaptık bunun nedeni bir kaç saat bekleyen sperm tamamen birbirine karışıyormuş. Bir cam iğne duruma göre 50 ila 70 erkekten toplanan sperm ile dolar. Bu sperm beklediğinde ana arıya tüm erkeklerden sperm gitme durumu var.



Bu bilgilerden sonra ortaya çıkan sonuç, en iyi damızlıktan üretim yapılsa bile yedi kraliçede aynı huyda olmuyor. Bir ve iki tanesi diğerlerinden sakinlik olarak öne çıkıyor muhtemelen verim konusunda aynı durum var.



Adamlar böyle çalıştıkları için gözlemler sonucu çok üst düzey damızlıkları kimseye vermiyor kendisinde bırakıyor.

Zülküf bu durumu kağıt oyununa benzetiyor, en iyisi As oluyor ikinci ise papaz. Damızlıkçılar kesinlikle elindeki ası papazı kimseye vermez diyor hatta kızı bile vermezler…



Şu bilgilerin arıcılık camiasındaki bilimciler tarafından tabana anlatılması yapılmadı belki de adamların böyle bir derdi hiç olmadı. Böyle dertleri olmadığı için belki de bilgileri yok.



Ülke olarak bu güne kadar bitirilmiş bir arı ıslahımız olmamış. Aslında sistem ne kadar basit. Bir başlanılsa devamlı üstüne koyularak ilerlenir.
Zülküf beye bilgileri için sonsuz teşekürler.

25.12.2024

OKSALİK ASİT PÜKÜRTME

 Varroa mücadelesinde artık kimyasal ilaçlar ile yüksek sayıda varroa öldüremiyoruz. Nedeni zamanla varroalar direnç geliştirdi. Kimyasal ilaçların dozunun artırılması ise arıya varroadan daha çok zarar vermesi. Geçmişte çok kullandığımız flumeril ile bir doz varroayı ölmüyor, yapılan testlerde on doz ilaç varroayı öldürür hale gelmiş. Bu oran arı için çok zararlı olur. Bir başka kimyasal ise amitraz buda zamanla varroalara tesirsiz kalmaya başladı.

Siz kimyasallar ile varroa mücadelesini bitirdiniz işlem tamam arıyı kışa sokabilirim içim rahat dediğinizde yanılıyorsunuz.

   Bu yıl içim rahat etmedi bildiğim ama yazın bir kaç kez oğul için kullandığım %3 oksalik asit püskürtmeyi denemek geldi sonbaharda.
Oksalik asit püskürtme bir litre suya 30 gr oksalik ekleyip arılı çıta başı 3 veya 4 ml püskürtülür. Açık yavrulara gelmemesi için dik değilde yatay püskürtülürse açık yavru gözlerine asitli su girmemiş olur.
 Denemeler hiç bir zaman arılığın tamamına yarısına yapılmaz. 140 Civarında arım var içlerinden 10 tane seçip uygulama yaptım.

İlk gün genelde az döküldü bazı kovanlarda düşmedi ikici gün dökülmede artış oldu ilk üç günde önemsiz dediğim dökülmeler arttı. İlerleyen günlerde on kovan içinde üç kovan öne çıktı. Döküm 7 ve 8. gün iyice doruk yaptı 10 gün düşen varroaları not alıp videosunu yayınladım. Hem uygulanışını hemde sonuçlarını.

Uzun zamandır forumda yazmıyorum. Bu forum bana ait ama başkaları gibi konu açıp yalandan soru cevaplar ile forumu gündemde tutma diye bir gayem olmadı. Zaten konulara baktığınızda en kısa sürede en kestirmeden sorunları çözen cevaplar verilmiştir...

Yayın altına videoları atmayı düşünüyorum tabi ekleyebilirsem eski bildiklerimin çoğunu hatırlamıyorum. Her yıl alan adı ve hostinklerin parasını öderim forum açık ve tüm engeller üye olmayana bile açıktır. Zaten isimle üye olmayanları geçmişte aldığımız kararla kabul etmemiştik yabancı kullanıcıları da kabul etmiyorum yabancılardan acayip üye olmak isteyen oluyor silmekten bıktım.

Geçtiğimiz hafta Muğla'daydık.
Milastatada iki gün kaldım. 
Ali Sorucu hocamız bu uygulamayı dozunu %5 şe çıkartıp veriyordu, bir litre yede 100 gr şeker koyuyorum dedi.
Ben ise bunu doğru bulmuyorum %3 gayet etkili, şeker ise ortalığın temizlenmesi demektir. Yani şeker karıştırdığımızda solüsyona arı bunu yiyecek ortamda asit daha kısa süre kalacak yeni doğan varroalar asit ile temas edemeyecek tabi bu benim görüşüm. Asit arıların üzerinde ne kadar kalırsa etki o kadar uzar şeker konulduğunda arı solüsyonu yer ve ortamı temizler ve etkiyi kısaltmış oluruz.

Benim birinci turda üç kovn-anda ortalama 10 günde 100 adet varroa düştü. Bu biz varroa mücadelesi bitti dedikten sonra düşen varroa.
Beş gün bekledim 15. gün ikinci uygulamayı yaptım bu varroa şampiyonu üç kovandan 10 günde bu sefer 40 ila 50 adet varroa daha düştü.
Ali sorucu hocamız ile birlikte Milastaki arılara üçüncü uygulamayı yaptık hala dökülme devam ediyordu ilk iki gün sonuçlarında bir kovanda 100 den fazla varroa dökülmüştü.
Bundan sonra yazın oksalik asit pompası hep yanımızda olacak.
Kış yaklaşırken veya kışın tek uygulama yapmak gerekiyor. Geçmiş yazıları okudum arıbakanı forumda. Mehmet Yüksele geçmişte sormuşum kışın iki sefer damlatma yapsak olmaz mı diye, verilen cevap abi kış arıları erken ölür demiş.

Uygulama videom aşağıda.
Alttaki video ise ilk uygulama sonuçları.