26.12.2016

ARICILIK FESTİVALİ 2016 İSTANBUL FESHANE

 Muhteşem hocam, ne kadar işi şarpa sarsada elimizden kurtulamadı. Kimseye söyleme dedi bende söylemiyorum sadece yazıyorum :)
Metroya bindik, iki durak sonrasına gidiyoruz, dört durak gidiyoruz hala varacağız sonra ters yöne gittiğimizi öğrenip, 8 durak geri geliyoruz.
Metrobüse biniyoruz, gene tersine gidip geri gelmeler, güya tersi dönmüş yersen...
Sonuçta bir kahvaltı yaptırdı...
 Enes Emin kontrol ediyor hesabı ödüyor mu sonradan arkamızdan fatura filan gelmesin deyi :)
Bir çok kez kaybolsakta nihayet festivaldeyiz, bunada şükür.
 Sadri abiyi ziyaret ediyoruz, muhabbet süper.
 İki nurlu arıcı,Yusuf Şimşak ve Ali şekerli abimlede görüşmüş olduk, festivalleri bu yüzden seviyorum.
 Körük konusunda çok sıkıntı var, adam gibi bir körüğümüz yok dediğimde malzeme satıcılarıda, üreticileride kızıyor.
Yunanistan'dan Manos bize bir körük hediye etmişti, 5 yıldır kullanıyoruz, körüğün kapağı ilk gün nasıl açılıp kapanıyorsa hala aynı şekilde çalışıyor, birde içine ne koyarsak sönmüyor sürekli duman veriyor, bunların hepsi tesadüf olamaz.
Körüğü tarif ettik yok olmaz dediler ama sen o körüğü bir resimle bana ilet dedi üretici. Zannedersem pazarlama eğitimleri almış biri eleştirileriniz için ayrıca teşekür ediyorum dedi.

Kullandığımız Yunan körüğü kapak sıkışmıyor, ne kadar kullanırsan kullan, kapağı is şişirmiyor, bir ara o körüğü detaylı resimleyeceğim ayrıca videoda çekeceğim, bazı seneler bir sezon içinde 3-4 körük bende ıskartaya ayrılır, ne kadar körük kullanıyoruz onu belirtmek için yazdım bunu.
 Bünyamin abiyide çoktan beri görmemişiz...

 Kısada olsa bol bol güldük...
 Kalfa yaptık bizim körükçüye bir türlü yaranamadık surata bakın :(
 İzmitten Adnan bey ile.
 Boy sırasına göre dizilin dedi hocamız kırmadık :)
 Muhteşem ikililer ve Efraim abim.
 Mustafa abim.
 Konya Akşehirden abimiz.
 Yusufa senin yaşın tutmaz hesap bende diyoru pinti hoca, inşallah altından bir çapanoğlu çıkmaz.
 Hocamın kesesine bereket.
 Yusufun ilk arı aldığı Hasan hoca, yanılmıyorsam Hasan Çalıkuşu.
 Ercanın mekandayız...
 Ercanın tipe bakın Allah rızası için ne olur yiyinde bir gidin gibi bir hal var ortada.
 Allah kabul etsin :)
 Bizim adımız çıkmış yumulanlara bakın.
Uzun yıllardır sanal alemde olan ve yüz yüze ilk defa karşılaştığımız Mehmet Toparak, bizi keçi ararken yakaladı :)
Bir ara kendimi ocağın başında ve pasta kutusu kucağında buldum.
 Efraim hocam ve Şekerli abim, bendeki bazı resimler iyi çıkmamış bazı resimleri aşırıyorum :)
Efraim abinin foto bu.
 Bahar için hazırlık yapıyoruz bizim en çok kullandığımız malzemelerden biriside larva transferinde kullandığımız Çin kaşıkları.
Malzemeciler kızmasın Çin'den gelen kaşıkların genelde tamamı işe yaramaz. Kazık gibi uçları var larva alması mümkün değil petek gözüne daldırdığınızda karşıdan çıkacaktır.
Ali Şekerli abim ise maket bıçağı ile larva alacak uç bölünün ince ince kesilip yumuşatılabileceğini söyledi.
 Yüzlük bir paket açtım ve içinden 10 larva kalemi seçebildim bazılarını zoraki almak zorunda kaldım.Çünkü daha esnek uçlusu yoktu pakette, bir çok kişi bu kalemlerle transfer yapamıyor.
Almanyadfan gelen kalemlerde böyle kazık gibi uçlu larva kalemi yok.
 Bizim kalfa tavuklara yeni yemlik aldı ikide bir gösterip duruyordu, bana yemlikleri değil, kümesteki horuzları göster.
Bu arada bizim ekibin afacanı Zafer Anlayışlı abisi :)
Nedense anlayışı çok fazla.
Oksalik asit damlatma konusundaki tarifi süperdi, birden fazla uygulama yapılacağını nereden okudu ve öğrenip anladı onu anlayamadım.
Oksalik asit damlatma senede bir sefer yapılır, bir sefer uyguladığımızda en az 4 hafta etkilidir.
Gürol abi sakın Zafer abiyi dinleme bu konuda :)

 Mustafa hocamlada uzun zamandır görüşememiştik, festival sebep oldu.
 Efraim abim ve Muhteşem hocamın maşallahı var yediklerini hiç inkar etmiyorlar.
Arı evi Ercanın tezgaha yanaştık, keçi niyetine pasta var buyurun dedi, kırmadık.
 Tozanlı bal, sepete bile streç çekip arı gösteriyordu, ruşetlerin etrafında yaramaz çocuklar gibi gezindim fırsatını bulup naylonu kaldırmayı çok isterdim :)
 Halil Güneş, çoktan beri onunlada görüşememiştik.
 Allahıma şükürler olsun, öğlen yemeğinide kalfaya yıktık. Faturayı öderken ::))
Yemekte Yusuf Şimşakta vardı, bir an önce benim orada bir keçi yiyelim diye teklifte bulundu, kısa sürede olmaz dedim, inşallah hafta sonu memleketim Niğde'ye gidiyorum, bir hafta bir kafa dinleyelim sonra keçi işlerine devam. 2017 nin ilk haftası memleketteyiz inşallah.
 Kovansan tarafından karakovan balı üretiminde kullanılmak üzere bir sürü aparatlar yapılmış.
 Aklınıza ne gelirse bunu kovana alıp içine bal doldurtmak mümkün. Bereket Zaim abi bunları göremedi yarısını alırdı.
 Güner bey festivallerin müdavimi...
Bugidi kafeslerden aldım, suni tohumlamaya girecek anaları bugidilerde tutmak daha kolay.
Bir ara kendimi çay kahve ocağının başında kucağımda pasta kutusu ile buldum :)
 Bu festivalde ilginç şeyler ve piyasaya yeni sürülen bir ürün bana göre yoktu.
  Bu festivalde ilginç şeylerden birisi,Lavanta fidesi ve melisa diğer adı oğul otu satışı vardı.
Macar akasyası vardı, mini fide olarak, bende almayı düşünüyordum, fidecinin hemen yanında lak lak yaparken fide bitti. :(
Festivalin en ilginç olaylarından biriside girişte yapılan aramada çakıların alınmasıydı, oysa içeride kılıç satılıyordu, minicik çakıyı al, içeride bal bıçağı satılsın :)
 Sır tezgahı, görünüşte güzel bir alet gibi görünse de çıtayı yatırdığınızda ballı peteği tutan bir destek olmadığı için mum kırılır. Sır tezgahlarında çıtaya arkadan yatay destek gerekiyor. Kırılan peteklerden niçin anlamıyorum balıda tam olarak çıkartamazsınız.
Bu aleti üzerine örülmüş bir petek koyup, açısı ayarlanarak destekler konulmalı.
Kara kovan balı için yapılmış çıta ve dünya ağaç sadece şekil olsun için uğraşılmış.
Bal mumundan yüksük yapma kalıbı, bu alet Almanların holterman yılar öncesi çıkardığı ürünün kopyası, silikon olduğu için ermiş mumu döktüğünüzde silikona yapışmıyor. Geçen yıl almamıştım, bu yıl aldım.

Sadri abinin ana arı dölleme aleti ve meraklıların bakışları devam ediyor.
Görsel arılar.
Almanyadan gelen ilk kafesler holterman ürünüydü, artık dünyanın neresinde bir arı ürünü varsa herkes bir şekilde kopyalıyor.
Elimde farklı bu tip kafesler vardı, meme tarafı dar ileriye doğru genişliyor. Bendekilerin uç kısmı daha geniş ve kafesleme yaparken her üç tanede bir boş geçmezseniz çıtaya sığmıyordu, bu kafeslerin önü ile sonu arasında fark yok, tüm memelere kafes takılabilir.
Mini karakovan, normal kovanın içine konuluyormuş.
KOvan içine konulan başka kutuların dolmuş hali.
Yüz tanelik paketten seçtiğim ana arı kaşığından bana kalanlar.
Cumartesiyi festivalde geçirdik. Pazar günü avdaydık.
Benim biladerin dipçik, henüz boyanmadığı için desen tam çıkmıyor, dipçik işinde ağaçtaki desene göre kalite artı para.
Ceviz ağacı ne kadar yaşlı ve ağacın özüne doğru numaralama yapılıyormuş, oldukça yüksek paralara dipçik yapıp satanlar var.
El emeği göz nuru kundak, yazması ne kadar kolay, geçen seneden beri bu gün yarın derken sona gelindi.
Avda kanat vardı bu hafta. Melih yedek köz hazırlıyor.
Usta bir avcının çizmesi yoktu, çizmeleriyle karşıya geçen avcılar çizmelerini karşıya fırlattı, birde nehirin ortasında karşılama yapıp karşıya sorunsuz geçirildi, foto çekmek için çok geç kalmıştım :(
Ve mutlu son karşı kıyıya çıkış :))