Arıcılıkta damızlığın önemi her geçen gün anlaşılmaya devam ediyor. Yıllar öncesi arımı arı ne uırk bilinirdi nede cins...
Kışlamış damızlıklardan birisini daha yolcu ettik.
Damızlık konusunda bizde her geçen gün biraz daha öne çıkıyoruz. Ülkemizde amatör olaerak bu işlere giren ekibin ilkiyiz bizden önce damızlık üreten ekip yoktu şimdide oladuğunu sanmıyorum. Biz ne yapıyorsak paylaşıyoruz, yaptıklarımız ortada. Adam bir damızlık bulmuş allayıp pulluyor ama devamı ne oldu belli değil.
Bazen ana arıcılar denk geliyor bir bakıyorum resimler bana ait, düşünün ana arı üretiicisi ve satıcısı resimleri çalıyor, bu adamlara ne kadar güvenirsin adam hırsız...
Bu müşterimizde başka yerlerden ağzı yanan birisi, bizde damızlık koleksiyonu var...
Damızlıkları arısı ile alacaklar bundan sonra kendisi gelecek, kargo ve otobüslere veremiyoruz.
Hayırlı olsun...
2018 Yılının ilk turu, kızlar tohumlanmadan 24 saat önce 4 dakika bayıltılıyor...
Toplanan spermler ölçülüyor...
Ve nikah masasındayız...
Tohumlamadan 5 gün sonrası kontroller yapıldı, aslında bir iki gün daha beklemem gerekiyordu beklemedik. 23 Ana arıdan 5 tanesi yumurtaya başlamış.2 Tanesi zaten olmamıştı, bir tanesini bölmesinde bulamadım. Tohumlandıktan 5 gün sonra yumurtaya giren 7 numara. Bir kaç gün içinde sorunsuz olanlar yumurtaya girer, 10 gün sonra yavru kapadıklarında bekleyenlere gönderilecek.
Damızlık fiyatımız, kafesiyle 600 liradır.
Arılı isteyenler gelip kutusu ile aldıklarında 800 lira ödeyecekler.
Bu yıl tohumlayıp kışa sokup ertesi seneye çıkanlar ruşrti ile 1200 liradır.
Tohumlanan arılar işler yolundaysa 4 ile 8 gün içinde yumurtaya girerler.
Hafta içi bizim çobana tavuk almıştık, onları Yusuf Şimşak'tan almaya gittik. Yeni kızlarımız geldi, işin garip tarafı birde Niğde den gelmişler.
Yusuf keçi beslemeye karar vermiş. Keçi, soruyoruz keçiler altın oldu. Sütlü keçiler 1000 liranın üstünde oğlaklısı daha yüksek.
Orası burası derken İlhami Uyar abinin amca oğulu keçileri satıyormuş. Fiyat soruyoruz gelin anlaşırız :)
Bir akşam bizim çobanla gittik, İlhami abinin kardeşi Nizami ile ağıla vardık. Keçiler sanen cinsiymiş ve gebeler. Fiyat ne kadar 650 dedi, acaba yanlışmı duydum diye bir daha sordum en son kaça olur, abi zaten olurunu söyledim 650 den aşağı olmaz dedi. Daha önce hep bin lira üstü duyunca acaba 1650 mi dedi diyorsun. Yusufu aradım keçi işi tamam bir mi? istiyorsun ikimi fiyat uygun iki tane anlaştık pazarlık tamam. Tam arabaya yüklemek için götürüyoruz, bizim çoban beni yanına çağırdı, bunlar yavru atar düşük yapar dedi, hayda birde usul usul söylüyor keçi sahibi duymasın diye :)
Keçilerin sahibi duydu, dediki ben o olayı atladım arkadaşın doğru söylüyor hamile keçi taşınmaz ve ağılı değiştirilmez dedi ve başlarından geçen hadiseleri anlattılar. Bir ağıldan öbür ağıla bile götürüldüğünde stresten yavruları düşürüyormuş. Ödemeyi yaptık oğlaklar doğduğunda keçileri teslim alacağız.
Keçi ektik keçi :)
Anne sanen, balar halep tekesiymiş.
Bizim çobanın verimsiz üzümler vardı tepelerini uçurdum memleketimizden getirdiğim asma çeliklerini buzdolabının meyveliğinde tutuyordum.
Çelikler dolaptan çıkartıldıktan sonra dipten yeni bir kesim yaparak bir gün su içinde tutuyoruz. Bu yöntemi internette görmüştüm aşıda en önemli konu zamandır. Aşı kalemleri dolapta ne kadar uzun süre bekletilirse tutması olayı kolaylaşır. Aşıdaki zamandaki kasıt sıcaklıktır. Aşının kaynaması için kallus madedesine ihtiyaç vardır. Kallus ise 15 derece altında salğılanmıyor, 40 dereceyi geçersede salğılama duyuyormuş. Mart nisanda yapılacağına mayıs, haziran ayında yapılan aşıların tutma olayı daha yüksektir.
Asma kaleminden yongalı gözü alıyoruz kurumaması için ya suya yada ağzımıza almamız gerekiyor.
Sonuçta elimizdeki parça canlı, canlı su ile yaşıyor susuz kaldığında ölür.
Birinci resimdeki kesiğe kestiğimiz yongalı gözü yerleştirip sıkı sıkı sarıyoruz.
Sarma işlemi.
Bağlama işi bittiğinde açık yerlere mobilya tutkalı sürdüm .
Bir hafta sonrası gözlerde uyanma başladı.
Buda bir başka asma gözler buradada uyanmaya başladı. Fakat bu işin bir başka püf noktası, dipten aynı cevizde olduğu gibi gövdeye kesik atılmalı. Asma suyunu göze verip boğmamalı, bu resimde alttaki ıslaklığı göreceksiniz.
Hafta sonu cumartesi günü fidanları sulamak için arkadaşın pamukovadaki bahçesine gittik.
Gene kışın aldığım muşmula kalemleri buzdolabı meyveliğinde bekliyorlardı. Dört küçük ayva vardı onları kesip muşmula aşıladım.
Aşılamalar ne kadar geç yapılırsa havalar gece ve gündüz ısıları yükseldiği için tutma oranı fazla olur.
Arkadaşın bahçeye kavun karpuz ektik.
Şeftalileri seyrelttim, bahçe sahibi sen ne yapıyorsun ağaçta şeftali kalmadı dedi, dedim ben fazla bile bıraktım :)
Yanda bu işi profesyonel yapanlar vardı onları bizim arkadaş bir gördü bunları ben bahçeme sokmam dedi :) Hiç bir şey bırakmıyorlar diyor, onlarda fazla bırakırak şeftali büyümez dediler...
Arkadaşın bahçeden bizim Bilecik Osmanelideki bahçeye geçtik.
Bizimfidanlar bir yaşında, aynı anda kilen komşu bahçedeki aynı fidanları ikiye katlamış. Erken budamıştık diplerini açıp hem gübre hemde toprak düzenleyici vermiştik, birde bir ay sonra diplerden çıkacak filizleri kopartmıştım oraya harcayacağı enerjiyi üst dallarda kullansın diye süper olmuşlar.
Komşu bahçe aynıo anda aynı fidan ekilmişti bizimkiyle aynı anda.
Hala dipten aşısız piç dallar vermeye devam ediyorlar.
Bu enerji boşa gidiyor, daha küçükken kesilse idi güç yukarıdaki dallara gidecekti.
Tüm şeftalilere su taşıdılar birader ve Zeki usta. Hüsamettin ise bidonları dolduruyordu.
Bizim bahçeye 15 güne kadar taze fasulye ekilecek, damlama çekilecek ve sulama derdinden kutulacağız. Bahçeyi fasulye ekimi için kiraya verdik.
Bazı fidanlarda şeftali vardı. Tam ortadaki dalları aldım ağaçta budama işi vazo gibi açılıp taçlamak gerekiyor, ağacın ortası açılacak ve güneş ve hava alacak.
Pelitlide yabani çilekler olmaya başladı, adapazarından getirmiştik acayip arsız her tarafa saksıdan atlamaya çalışıyorlar :)
Kokusu harika...
Kavun karpuz fideleri...
Domates biber fideleride geliyor...
Pembe domates...
Şekilsiz pembe...
Yürek domates...
Bulgae pembesi...
Ömür olursa tadına bakarız, parmak kadar fideler...
