Ağaçların bir kısmı altlıklar için boylandı, benim kardeşlerimden birisi bu sene benle çalışacak. Benim kopyam gibi birisidir, elinden her türlü iş gelir. Açağları o biçip boyladı. Anaarı işinide zaten bir yardımcıya acayip ihtiyacım vardı, kayıtları tutması bile bana yetecek. İnce işleri ben inşallah yetişirim.
Kerestelerimiz biraz yaş yada ıslak yaydık kurumasını bekliyoruz.
Cumartesi gecesi gece beni saat 4 gibi saim abiler aldılar Adapazar Ferizli'ye gittik. İşlerimiz yetmiyoruş gibi kışın başımıza iş almıştık, işte tam püsküllü bela gibi bir şey.Kamyonun arılıga gelmesi sabah 6 gibiydi, arıların inecegi yere kamonun girmesi kolayda çıkmazı zor, traktör bile batıyor nasıl toprak nasıl çamur anlamadım gitti.
Arılar kamyondan traktöre oradan tarlaya taşındı.
Yaklaşık 210 kovan arı gelmişti. Arıcılıkta taşınmalardan sonra en önemli iş bir an önce kovanları yere indirip, biraz bekledikten sonra kovan girişleri acilen açılmalı.
Arıcılıktan anlamayanlar ne kadar size yardım etselerde mutlaka bir işi iki defa yapmaya bayılıyorlar. Resimdeki arkadaş o kadar ters kovan koyduki. Oğlu traktörün üstünden uyarıyor baba gene ters koydun diye.İşin içinde oğlu olunca konuşmada konuşamadım.
Kovanın önünü arkasını bilememek bu kadarmı zordu?
Kovanların indirilip açılması yaklaşık iki saat sürmedi. Son postaya nimet abide geldi.Bu arada önemli bir not düşeyin, Nimet abinin arıları buraya geldikten sonra 30 kovanı söndü. Sönme nedeni ise açlık, yazık oldu ama yapacak bir şey yok.
Biz işlerimizi bitirdiğimizde Nimet abinin annesi kavaltıyı hazır etmişti. Hemen sofraya kurulduk, hava 8 derece arılar uçamıyor çok rahatız. Benim arılar oturduğumuz yere 50-60 metre filan. Pazar günü aradım arılar nasıl saldırıyormu diye Saim abi dediki kavaltı yaptıgımız yerde mümkünmü durmak, ne oldu dedim senin arılar durutmuyor dedi.::((Yeni gelen arıları Gebze'deki arılığa indirecektim, durum böyle olunca hemen başka planı uygulamaya koydum.
Bir arkadaşın arılıgı vardı, dedimki ben bölmek için 15 kovan arı getiriyorum, yerlerini bir unutsunlar hele deyince götür bahçede uygun bir yere koy dedi.::))
Ferizlide kahvaltı sonrası sağa sola bir göz attık. Her taraf çiçek ama bu sene sadece sıcak eksik.
Fındıklıkların içi hep ballıbaba çiçekleri. Ben Adapazarı'ndan ayrılıp Gebze'ye dönüyorum.
Arılığımdaki karakovanı uzun zamandır nadasa bıraktım ne yapıyor gözlemliyorum. Yogun invert zehirinden kurtulsun diye biraz kendi haline bıraktım. Yiyecek durumu iyice azalmıştı, garibanlık böyle bir şey işte. İki şurup ve biraz sıcaktan sonra ne hale geldi aşagıdaki resimnlere bakın. Bu resim cumartesiden.
Hacı bu sıralar biraz rahatsız ve tenbellik ediyor. Gene iki kova kaynamış suyla şurup yapıp poşetledik. Aşagıda gelecek tüm kovanlara şurup dagıtıldı.
2010/03/28 Pazar saat 15:30. Bu esnada ikinci tur şurubuda bitirmek üzere. Bu kovanın inverti arılıkta ayrıdır ve devamlı invertle beslendi, üzgünüz kovanı söndüremedik.Bu sıralar invert karşıtlarından ses seda yok. Fil'ciler filan vardı fi tarihinde herkes şapa oturmuş vaziyette bekliyor. Bu işler duyumlarla kitap okumakla olmuyormuş demekki, kedilerde hep kasapları sabahtan akşama kadar okurlar ama bir türlü kasap olamıyorlar işte, sonuç bizim açımıdan sıkıntı yok, sıkıntı bol keseden bilmeden gaza gelip atanların kucagında kaldı.
Arılıkta öğleden sonra iki misafir birden ağırladık. Kahraman abi Gebze'den Erzuruma taşındı orada yeni bir ev yaptı. Buradaki malzemeleri bana al demişti bende araç olmadığından alamamıştım. Cumartesi gene aradı abi dedim imkanlar kısıtlı, senin kamyonetin var yükle getir. Pazar gün depoya gidiyor. Malzemelerin sağlamlarını birisi bir gün gelip toplamış gitmiş. Bizede bir kaç malzeme kalmış::)Bir başka misafir ise Gebze Bal üreticileri birliğimizin son üyesi Ahmet Hafızoğlu'ydu. Akşama doğru ne oldu anlayamadık, hava birden bir bozdu, acayip rüzgar ve yağmur başladı, 20 kadar kovana 4 kişi birden mudahale ediyoruz. Birimiz kapak açıyor, birimiz şurup atıyor birimiz ise delik delip kapadık. Son 20 kovana sadece şurup verebildik, asit işi yarım kaldı.
Öğleden önce bazı önemli işlerin alt yapıları vardı onların hazırlıkları devam ediyor. İlk tur tutan memeleri kafesledim. Elimde 8-10 kutunun anaları hazır bekliyor, Muğla'dan gelen arıların hemen bölünmesi gerekiyor. Elinizde çok koloniniz varsa, yedek her anaarı sizin için bir koloni demektir.
Bu hafta ise gene 2008 yılında gelen karniyolun kovanında erkek arı boyama işlemi vardı. Bu haftanın erkek boyası sarı renkti. Renkleri sürekli degiştiriyorumki, hangi renk ne zaman boyanmış kayıt edildi. Sperm alınırken erkeklerin kim olduğu, hemde ergen hale geldiğini anlamak için, boya badana işlerine devam ettim.
2008 Yılında gelen 39 numaralı karniyolun kolonisi anaarıyı yedeklemişti. Bende olayı fark etmiştim.Hemen 39 numaralı karniol başka bir kovana alındı ve bundan sonra sürekli zayıflık rejimine mahkum edilecektir.Kızı ise işi pişirmiş, resimde arkasında adres etiketiyle dolaşıyordu.
Bazı arkadaşlar neden arı aldığımı soruyor. Kışın bazı arkadaşlarım kovanla arı istedilerdi. Bende tamam dedim. Bu aradada ben hem arıcılık yapacağım, hem anaarı üreteceğim, hemde anaarı üretimde kovanlarım olması gerekiyor. Elimdeki düzenin bozulmaması için güya önlem aldık. Yaklaşık 1,5 ay öncesi para temin edip Muğladan kovan almak için girişimi başlattık. Bu gün yarın derken zaman akıp gitti. Biz ilk bu işe giriştigimizde 4-5 çıtalık koloniler kovanıyla 100 liraya rahat alınıyordu. Bir sürü terslik oldu, 2500 liraya 25 koloni alacaktık, şidi ise 3000 lirayı geçtik hala masraf çıkıyor, aldığımız kovan 15 tane. Henüz kovanların içini görmedim, fakat 8 çıtadan aşagı yok deniliyor. Anlayacağınız başımızdaki işler az geldi, kendimize yeni iş bulduk. Arılar saldırgan arılıgada indiremedik buda ayrı bir sorun.
Pazar akşamı arıları Pelitli köyüne indirip ağızlarını açtık. Hala kovanların üzerinde soğan çuvallları var. Bu gün pazartesi ve masayi bitimi araba ayarlayıp pelitliye gidecem birde kovanlara çuval örteceğim.Laktik asit uygulaması misafirler geldiğinde biraz degişti. Misafirler gelmeden çıtaları aralayıp, çıta çekmeden aralara asit uyguluyordum.
Egitimlik bir çekim daha olsun diye tekrar çıta çıkarıp, laktik asit uyguladık.
Bazı arkadaşlarımız formik asit veriyor bu mevsimde formik koloniler için çok tehlikeli. Başta larvalara zarar verir, ikincisi anaarıyumurtayı keser, dahada kötüsü bu mevsimde anaarı kaybı koloniyi çok geri plana itecektir.Bizim yapmış oldugumuz uyğulamaları misafir diyorki 20 yıl öncesi onlar biz boş çıta veriyorduk demekte. Bizde hani geç kalmış sayılmayız. 20 yıl dediğin nedirki anında kapanıyor işte::))
Bu filimi yükledim diye ilk filimin aynısını yüklemişim.::))
Zafer abi çift dikiş yapmışın deyince filimleri bir tıkladımki gerçekten aynı filimi iki kez yüklemişim.
Yaşlıların yanında dura dura kafa kamadı haaa::))
Filimleri daha büyük ve kaliteli izlemek isterseniz forumdakilerin boyutları daha iyi, buraya filimi sıkıştırıp atıyorum. kalite bozuluyor, laktik asitleri baştan sonra tekrar okumakta fafda var, belki kaçıranlar olduysa yeniden aşagıdaki linkten hem filimlere hemde Laktik asitle alakalı bilgilere bakılabilir.
http://www.aribakani.com/forum/index.php?topic=86.msg878#msg878































