28.02.2019

ARICILIK ,KIŞ BİTİYOR, AV SEZONU BİTTİ, İŞLER BİTMİYOR, YETERKİ ÖMÜR BİTMESİN....

 Arıcılık işlerinde bir sürü hatıralarım vardır, bunlardan biriside budur.
Geçen yıl detayını paylaşmıştım ama kartları yeni yayınlıyorum.
Facede yayınladım yayınlamamla birlikte bir kaç kişiyi engelledim sayfadan.

Resmi niçin paylaştım bir haber paylaşıldı, haberin kaynağı bir üniversitenin profu açıklama yapıyor bana göre ağlıyor, diyorki yurt dışından gelen arılar yüzünden yerli arılarımız yok oldu diye göz yaşları döküyormuş.
Bu ülkeye ilk dışarıdan arı getiren kendi devletimiz ve bazı yetkililerdir. 1984 Yılı olması lazım kendi yayınları ile onları vurdum, yurt dışından kafkas getirip bir yıl sonra ülkeye dağıtmaya başlamış ve birde karar çıkartmışlar ülkemizin damızlığı kafkastır yazar o kararda.
Bilimci niye ağlar onu anlamıyorum, yaklaşık 35 senedir bu arı ülkeye zorunlu olarak pompalanıyor. Madem bu kadar arı sevdalısın başında buna karşı çıkman gerekiyordu. Karşı çıkamadın ülkeyin arılarının gen bankasını oluştursaydın buda olmadı, afedersiniz ama karı gibi o zaman niye ağlıyorsunuz...

Bir yer yetmez gibi ikinciye kafkas üretimine geçildi, Posofta. Bu bir kaç yıllık mevzu peki buna niye müdahale edilmedi zaten kafkas üreten bir merkez varken ikincisine ne gerek vardı.

Yerli arılarımız yok oldu diyenler neden bunu görmüyor biri devam ederken ikinci kafkaf merkezi açılıyor.
Arılarımız yok oldu veya oluyor diyenler şov yapıyor gündem olsun diye hem nala hem mıka vuruyor.

Kafkas arısı Marmara bölgesi, Ege bölgesi Akdeniz bölgesi, Güney bölgelerimizde olmuyor bunu tüm arıcılar öğrendi bilimciler neden öğrenemedi...

Arılarımızı arıcılar değil aşağıda vereceğim çalışma bitirmiştir ve hala o çalışma devam ediyor.

EKOTİP ARILARIN YOK EDİLİŞİ VE KAFKAS ARISINA GEÇİŞ…


 Neyse arıcılıkta gelişmiş ülkeler verimli arıları selekte edip damızlıkları oluşturmuş, soy kütükleri tutulmuş, ürettiği damızlığa kimlik veriyor. Bizde henüz böyle bir çalışma yok yada başlıyorlar sonu bir türlü gelmiyor.
2017 kışı Güray Kaya bey bir mesaj atmıştı. Arı ıslahının başındaki kişi ile arkadaşlarmış. Kendi aralarında konuşmuşlar, ada safı %80 saf oluyormuş, Süni tohumlamalı damızlık %100 Saf, Birde suni tohumlama yapılıp iki sene test edilip puanlama yapılıp sertifika veriliyor, hangisini alayım demişti. Bende üçüncü seçeneği yap, bir tanede bana al ücretini vereyim demiştim. Gelen cevap ben zaten sizin için alacağım çalışmalarınıza katkım olsun ayrıca sizden para alamam bana öğrettiklerin ize sayın demişti. Ve yüz yüze tanışmıyorduk...

Ana arılar uçak ile gönderildi 2016 yılında üretilip lisanslı olanı,üç günde kabul ettirmiştim. 2018 Yılında döleneni bir sürü yöntem denedim ama kabul ettiremedim.

Lisanslı 100 nolu kızın kovanını geçenlerde açtım çıtaları araladım çıta çekecektim bir baktım apoleti gördüm çıta bile çekmeden çıtaları birleştirdim ve kapadım hayırlısı ile bahara çıktı.
 Doç.Dr Güray Kaya ile yazın ortasında misafirim oldular tanıştık. Kendisine yeniden teşekür ediyorum.
Arılığa geçip arı karıştırmıştık, lisanslı damızlığın kızlarından bir tane benim tohumladıklarımdan vermiştim.
Böyle akademisyenlerimizde var tabi ağlamayı sevenlerde var...

 Şubat ayının 24-25-26 sı Gebze ve İstanbul karlı geçti. Bazı damızlıklar hemen yavru sökmüş.
 Arılarda değişen durumlara göre kendilerine önlem alıyorlar.
 Hava az ısınınca polenle gelenler vardı.
Yavruların hepsinimi söktü diye ruşeti açtım herhalde saramadıkları alanları sökmüşler.
 23 Şubat akşamı...
 24 Şubat Pazar son kez diye gene meradaydık, bir türlü sezon kapanmıyor ama bu hafta sonu resmi olarak av sezonu kapanacak.
 Azda olsa her tarafa kar yağdı.

 2018 Birinci ayında alınan çubuklar buzdolabında bekletilmişti aşı veya çelik olarak kullanırız diye. 9 Ay sonra atıyordum çubuğu kırdım yem yeşildi. Bir kaçını bir bardak suya koymuştum tomucuklandı bende poşete soktum. Kış gelmeden yeşerdi havalar soğudu içeri aldım sobalı yerde ikinci filizi verdi Üstaki filiz 2018 yılından alttaki filiz ise 2019 yılına ait. Havalar ısınmaya başladı yakında bahçeye çıkarırım.
 Hafta sonu Engin abi geldi, istanbula gidiyormuş dönüşte Gebze de isen uğrarım dedi. Ne sohbetti yıllar öncesi avcılık anıları ve arıcılık anıları konuşuldu.
Akşam oldu yolcu yolunda gerek dedik ve uğurladık. Engin abiye ziyaretinden dolayı teşekür ediyorum.
 hafta sonu geçen yıldan kalan kutular vardı onkları biçtim ve çattım, altı ve kapakları yapılacak. Bu kutuya uygun elimde yüzlerce plastik çıta var.
Bu kutuları damızlıkların transferinde kullanıyordum ama geçen yıl kargoda bazı kişilerin arıları çıkmış. Bizim kutularıda taşımaktan vaz geçtiler.
Kargocuyu ikna etmek için bu kutuların üstüne altına her tarafına çıkmıştım. Normal şartlarda arı çıkması imkansız. 5 Yarım çıta alıyor ilk yaptıklarım tam küp olmuştu 6 çıta alıyordu. Bu kutular ile bayağı bir damızlık yollamıştım.
Hüseyin Avcı abinin kutularının çıtaları bu kutuya uygun.
Arıcılıkta bir sürü malzeme tasarlamışım hepsini bir albümde toplayacağım 2007 yılında başlamışım bu işlere...
 Biçtiğim malzemeler...
 Geçen yıldan bitirilmemiş bir kutu.
 5 Çıtalığın ölçüleri 26.5cm boy ön parça 19.5 cm.

 20 kutuyu üst üste dizdik bakalım.

Mustafa Ergen motor ustası. Geçmişte ne kazıkladılar beni günlece anlatsam bitmez Mustafa ustaya düştükte rahat etmiştik.
 Bizim birader ve külüpten bazı arkadaşlar fişek dolum işine sardılar. Birader bu konularda uzman.
 Saçma döküyorlar ama en ufak detaylar önemli.
Meraklı çok...
 Ülkemizdeki arıları bitiren çalışmanın belgeleri. Belgede bu işleri yaptık diye övünürken nasıl hata yaptıklarını hiç düşünmemişler. ıslah işi en az 5 yıl sürermiş bizimkiler bir yılda ülkeye damızlık pompalayıp dayatmışlar.


Belgeleri okuduğunuzda başarımı hatamı daha iyi anlayacaksınız. Ülkemizde sadece karadeniz iklimi yok, peki niye doğu ve karadenizde yaşamaya alışık arı ülkenin geneline dayatılıyor anlayan beri gelsin, anlamayanda ağlasın....

19.02.2019

ARICILIK ŞUBAT ORTASI, ARILARIN DURUMLARI VE DOĞA UYANIYOR...

 Kışlamış damızlıklarım,10 Gün öncesi bitti. Artık elimde kıştan çıkmış satılık damızlık kalmadı. Belli bir sayıya ulaştığımda bu yıl üreteceğim mayıs teslimi damızlık siparişide sonlanacak inşallah. Bir posta sonrası haziran içi teslime geçilecek.
 Bu resimler şubat 19 da çekildi, kışlayan damızlıklar bir tur yavruyu sökmek üzere bazısı tam sökmüş bazıları da yarı yapmış.
 Stokları güzel.
 Bazıları yemlik altını şişirmiş bıçakla düzledim.

 Artık damızlıklar bahara çıktı, bundan sonrası kolay.
 İlk defa bu kutularda kışlatma yaptım bir damızlık kaybı yaşadım, onuda zamanında görseydim kurtarırdım, çok geç fark ettim.
Arıcılık bazen sinekten yağ çıkartmaktır. Çözümler çareler üretmektir. Gerektiğinde bir avuç arıyı kurtarmasını bilmek demektir, bunun içinde bilgi birikim emek ve takip gerekiyor. Yasmin damızlığım vardı direkten döndü, el kadar çıtayı zor sarıyor.
Yasmin damızlığın yavru durumu iyi idi, balı var askeri var birden çökmüş bir baktım hareket çok zayıf, hemen ruşeti açtım yavruyu saramaz durumda. Hemen ana arı kutusundan ballı çıta ve kapalı yavrulu çıta aldım ruşetteki arıları kutuya silkeledim bazı arıları tek tek elimle kutuya attım bir arı bile çok işe yarar, bir olmadan iki, iki olmadan üç olmuyor. Kurtardığım damızlığın videosunu yayınlayacağım o zaman bu yazdıklarım daha iyi anlaşılacaktır. Kovanlardaki düşüşleri hiç bir zaman tam olarak çözemedim. Bir yerde zehirleniyor mu? bir yeri yağmalarken kırılıyor mu? soğuk havada ben bu yavruya bakamayacağım diye yavruyu söküp atmaya gidip kendisini telefmi ediyor, içeride yavru var suya gidip suda mı kalıyor soğuklarda, bunlar hep olabilecek şeyler.
Muğla tarafında 40 yılın en sert kışı diyorlar, inşallah bahar iyi olacak.
 Sadri abimi aradım. Abi elimde tek şırınga var çalışma esnasında başına bir iş gelirse ortada kalırım, sperm toplarkende çift şırınga olur ise iğne hazırlayana kadar ara vermeden sperm toplamaya devam ediliyor. Sadri abim hem yedek şırınga hemde yedek cam iğne gönderdi.
 Suni tohumlama aleti ile alakalı bazen bana sorular soruluyor ben alet satıcısı değilim üreten ve satan Sadri Demircioğlu abimizdir. Telefonu 05322351407
Ülkemizde 4-5 bin liraya suni tohumlama aleti millete pahalı geliyor. Bir yerlerden parça parça alıp biraz ucuza temin ettiğiniz aletin başına bir iş geldiğinde veya yedek parça sorunu çıktığında ne yapacaksınız. Sadri abi bir sorun yaşadığınızda hemen sorunu giderecektir.

Geçenlerde alet fiyatları inceleniyordu. Şu aletin fiyatına bir bak diye link geldi. 4400 dolardı fiyat.
Sizde inceleyebilirsiniz :)
Alt linkteki suni tohumlama cihazı 23.320.TL.
https://apisengineering.com/equipment/queen-station/?fbclid=IwAR1cmMQU-ugPUYqP5mubzqjs4an6ktLPLdzj9FLdm94RDbfXF44E9hEBzmg
 Sonuçta tohumlamayı alet yapmıyor, bu iş üzerinde çalışan arıcılar yapmakta. Tohumlayıcı yeteneksiz olur ise dünyanın en iyi cihazını verseniz sonuç hüsranla biter. Bir sürü kişi suni tohumlama belgesi almış icraat yok.
 Suni tohumlama iğnesi camdır iğnenin dış çapı ve deliğin içinin çapı önemli, ben geçmişte Şleyin iğneleri ile çalıştım hala elimde var, bu iğnenin bile ölçüleri ile alakalı makale vardır.
 Sadri abinin üretmiş olduğu cam iğneler.



Baharda kullanacağımız antibiyotik ve serumları alıp çantama koydum.
 Hafta sonu av sezonunu kapatalım diye toparlanıp kendimizi ormana vurduk. Çulluklar geri dönüşe başlamışlar çift çift kalkıyorlardı. Bizim Wilma ve kızı Linda cumartesi pazar gezdiler.
3 Kilo çıtır tavuk alıp güzel bir ateş yaktık güzel bir ızgara yaptık, av sezonu bitti gibi hafta sonuna kar geliyor diyorlar olmazsa sezonu bir kez daha kapama yaparız ne yapalım demek ki iyi kapatamadık...
 Ormanda dolaşırken bir çiçek gördük inceledik bizim Ramazan abi bu bohça otu dedikleri bitki dedi. Araştırdık bohça otuymuş. Bu bitkinin kökleri geçmişte çobanlar tarafından hayvan hastalıklarında kullanılmış. Köklerinden kürdan yapıp kulağa veya deri altına batırıp bir gün bekletildiğinde hayvanlarda ateş yükselmesi yapıp hastalığı geçirdiği söylenmekte.
 Bohça otu.
 Siklamen bitkisi. Ülkemizde 20 çeşit siklamen varmış 4 çeşidi anadfoluda yetişiyormuş. Bazı yerlerde sıklamen deniliyor, bazı bölgelerde deve dabanı diyorlarmış.
 Siklamen çiçekleri.
 Avda gördüğüm meyve ağaçlarını buduyorum.
 Gebze bölgesinde baharda açan pürenler patlamak üzere.
 Bölgemizde bu pürene deli yılgın deniyor.
Kocayemişler de meyveye durmuş durumda ama tek tük çiçek gördük.