31.10.2013

BİR AY DAHA GERİDE KALDI

Arıcı iş bulamayınca ne yapar, gezer...
Bizde gezmelere başladık, gezme sezonu açıldı.
Ekim ayının son Pazar gününü Muhteşem abime yıkılarak geçirmişim. stokları zayıf dediği arılarına invert şurup verdik. Zayıf dediği stoklarla benim benim arılar iki kış, kesin kışlar....


Sabah sabah kümesten aldığımız yumurtaları sabah kahvaltısında götürmüşüz...
 Sonra arıların bakım ileri ve çevrede neler oluyor bir göz attık. Yabani hardaldan polen geliyordu.

 Bir başka işçi arı, hardal çiçeğinden nektar alıyordu.

Sonrasında bahçe işleri yapıldı. Soğan diktik, enginarların çapalanıp köklerine gübre verildi.,
Her n kadar bize bahçede bir şey bırakmadım desede, şükürler olsun ki bir sürü yiyecek vardı, elma, iğde zeytin,biber domates, organik yumurtalardan evimize bile getirdi.
Fantalı tuzağı kalfanmızın bahçesinde denedik sonuç fena değildi.


Cumhuriyet bayramında arıların bayramını kutlamaya Darıca'ya gittim. Yavru devam ediyor, bu çıtada bir sürü yeni sökülmüş soluk işçiler vardı, önümüzdeki hava tahmin raporlarına göre en az bir ay daha yavru devam edecek. Darıca bir Ak deniz ve Ege kadar olmasa da, Gebze ve köylerine göre oldukça sıcak, köylerde yavru kesildi, burada devam ediyor.
Darıcada emanet kovanlardan birisi. Emekli bir öğretmene ait, yani eski arıcılardan. Arıda sorun olduğunu göremiyor. Arı keki alamıyor, yandaki şurupta boğulup alamıyor, bunun bir dedi var, hala bunlarda ısrara gerek yok....
Şurup içinde boğulmuş arılar...
Kovandan merkezdeki çıtayı çekiyorum, arı varroa mağduru, doğan sakat doğmuş, doğan sakat doğmuş bitmeye az kalmıştı.
Elindeki bu yavrulu çıtayı aldım. Ana arısıda güzel görünüyor kovan bal doluydu, arı katlı halden buralara düşmüş.
Bu kovana yapmış olduğum iş şudur, ana arıyı kafese alıp yanına 10 işçi koyduktan sonra kek bölümünü süngerle kapattım.
Kovandaki yavrulu çıtayı alıp, başka kuvvetli koloniden yavrulu ve arılı bir çıtayı bu kovana getirdim.  Verdiğim çıta sökülmek üzere yavruydu,içerdeki ve gelen arılar kovandaki tek çıta yavruyu çok iyi saracaklar, en az dört beş gün sonra, ana arı durum kontrölü yapılıp serbest bırakılabilir veya kek konulup bir kaç gün sonra çıkması sağlanacak ve bu koloniyi kurtarmayı planlıyorum, bu benim zayıf kovanlarda uyguladığım bir yöntemdir.Bir çok koloniyi bu durumdan kurtardım. Bu koloni bu haliyle sönmeye mahkumdu.
Darıcadaki enginarlar gelecek sezona hazırlanıyor.
İlhami abi bu konuda oldukça tecrübeli birisi.
Geçen hafta boşalttığım tuzaklardan birisi dolmuş ve arılık civarında fazla sarıca kalmamış bir görüntü vardı.


Üç tuzaktan çıkan sarıca arıların  toplamı, bir haftada civardaki sarıcalar bitti diyebilirim.
Yeni tuzak kurdum daha ben ayrılmadan birisi içeri düştü, biriside keşif yapıyor. Bu arada tuzagın yeride önemli, bu tuzak diğerlerine iki turda fark attı.

Raşit bey Gebze'ye geldi misafirimdi, hışırda hamsi yedik.
Uzun yıllar arı koyduğum pelitlideki sofi amcamın yeri fabrika oluyor. Onlarca dönüm arazi kapalı alana dönüşüp fabrika olacak.Toplamda 100 dönüm filan...

Bir zamanlar 400 meyve fidanı olan yer, şimdilerde birilerine ekmek kapısı olacak.
Köyde enteresan bir tavuk çeşidi gördüm. Ben resim çekene kadar kaçtılar kareye bir tane girmiş.
 Yazın Beykoz İlçe tarım ve Beykoz belediyesinde tertip edilen ve büyük bölümünün sunumlarını yaptığım, uygulamalı arıcılık eğitim çalışmamızı bir dergide yayınlamışlar.

Geçtiğimiz hafta Saim Gürel dergiyi Muhteşem abiye vermiş, dolayısı ile bana ulaştı.Beykoz ilçe tarıma Beykoz belediyesine ve Bahri beye azimli çalışmalarından dolayı teşekür ediyorum.

Bu gün 31 ekim 2013, Düzce Akçakoca'ya geldik. Gebze belediyeler birliğinin kişisel gelişim ve kurumsal gelişim programları var, 4 gün Sky Tower Hotelde konaklayacağız.

28.10.2013

ARICILIK VE EGO

Çekime hazırım, kimse yok, tek başıma videoları genelde böyle çekerim::)) Eylül ayının başında böldüğüm Dr.İsmail abinin kovanları ve son durumları 12 ekim çekimli videolarım...


Bir ruşet, birde teneke, bir çalı çırpı yetiyor makineyi odaklamaya::))




Bu arı 3 eylülde bölündü, bölmeleri bana  emanet  Darıcaya getirdim. İlk başlarda hedefim bu arılar emanet, anaları kabul ettireyim, sonraki hedef, kapalı yavru destekleriyle kuvvetli hale getirip Dr. İsmail abiye teslim etmekti.
Kovandaki durumu görünce destek vermeye gerek kalmadı ayrıca 2-3 çıta bölünen arı bahara kadar ne yapacak bir görelim diyorum. Geçmişte ben çok geç tarihlerde her sene daha geç vakitlere bırakarak 3 kara kovan  kışlattım, onlar bu arılardan çok zayıflardı. Kütük, kara kovan ve damacana kovanla neler başarmıştık::))

Yapmış olduğumuz çalışmaları yıllardır eleştiren bir gurup var, arıcılık adına hiç bir şey üretmeyip sadece tabir yerindeyse, çarşı her şeye karşı...
Videoda bahsettim, bir şeyi beğenmezsin eleştirirsin buna varım, siz buyurun daha iyisini yapın.... Yada biz bilmiyoruz bir öğretin...
Bu sefer kimseden tık çıkmıyor. Eleştirmeye geldimi, videoda bazı şeyleri unutmuşum, bunlardan biri şarlatan olmam, şovmen olmam atlanmış onları buradan ilave edeyim.Hakkımda diğer konuşulanlar ise çok salak oluşum, deliyim,manyak biriyim, geri zekalı olduğumu söyleyenler var, evet hepsini kabul ediyorum, siz beni eleştirenler, şarlatan değilsiniz, şovmen değilsiniz, salak değilsiniz, geri zekalı değilsiniz, manyak değilsiniz, bu güne kadar yapmış olduğunuz yenilikleri ve çalışmaları bir görelim. Ülke arıcılığına ne gibi katkılarınız oldu....
Birde ikinci kovanın videosuna bakalım.



Bu kovan ötekinden daha kuvvetli olduğunu gördüm, ana arı kabul aşamasında birinci kovanda daha çok yavru vardı oradan bir yavrulu çıta bu kovana ver demiştim İlhami abiye dengeyi sanırım bozan odur.Bir taraf biraz daha kuvvetli şu an.

Videoda işlediğimiz konulara açıklık getirmek gerekiyor. Bunlardan birisi haksız eleştiriler ve belden aşağı tabir ettiğimiz ahlaksız saldırılardır.
Siz birisinin arıcılığı ile başa çıkamıyorsanız belden aşağı nasıl vurulur görelim.
Bunu kimler yapıyor, ego sorunu olanlar yapmakta. Ego sorunu olanlar kendilerini başkalarından yüksek görür ve herkese tepeden bakar.Ayrıca ego bu herkesi küçük görmek gerektirir.
Konu arıcılık ise ve benimle boy ölçüşecek olanlar, arıcılıkları ile ölçüşmeli...
Arıcılıkları yetmiyorsa birde bu kişilerde yukarıda bahsedilen hastalık varsa, karşı tarafı nasıl karalarım kötülerim, buna isim takmalıyım veya takmalıyız.... Ne diyelim bu salak, bakıyor tutmuyor, bu deli gene tutmuyor, yav bu geri zekalı olmasın gene tesir etmedi, buna en iyisi çoban diyelim, nasılsa ego tavan yapmış ve her türlü söylem hakkı var.Benim arıcılığımı eleştirirken almış olduğum telefona bile söz söylemek neyin nesidir, bu nasıl bir eziklik ki bir türlü bundan kurtulamıyorsun. Konumuz neydi arıcılık biz şimdi nerelere geldik, birde bu söylemlere destek olanlara ne demeli...
Tamam birilerinin benimle sorunu varsa beni hiç tanımayanlar nasıl bu oyuna geldi, nasıl üstünüze binildiğini görmezsiniz.
Bu gibi durumlarda zorla kendilerini bana güttürüyorlar, çoban olmak ve her hayvanı idare etmek zor tabiki, ne yapayım. İt ürür kervan yürürmüş.

Evet bu geri zekalı, aynı zamanda salak ve deli, ülkesine suni tohumlama aleti kazandırdı. Hiç eğitim almadan suni tohumlama çalışmaları başlattı. Öyle şarlatanlıklar yapıyor ki, istediği ana arının kopyasını alabilmekte...

Akıllı olduklarını söyleyenlerin karşı çıktıkları, tel tabanlı altlık, invert şurup ve suni tohumlama yapmaya ne var, sok gitsin iğneyi::))  gibi şeylerin detayına girmek istemiyorum...


Bir başka konu karniol arısı ve bu arıyı kullanamayanlara. Dünyada en hızlı arı İtalyan arısı, yani ferrari veya mersedes diyebilirsiniz. İkinci hızlı arı Karniol'dur. Traktör kullanana böyle bir araba verirsen, elbette yerim dar diyecek, yada oyun havasını beğenmeyip arıyı kötüleyecek.
Eylül başında böldüğüm 2-3 çıta arı şu an 3 çıta ful desem de bir başkası baksa bu arı 5 çıta der...
Bu mevsimde sizin hiç bölmediğiniz arılarınız kaç çıta ve kaç çıta yavruları var, bahara hep birlikte arı ne olacak göreceğiz, şu an itibari ile birer hafta arayla çekilmiş ikişer ayrı video kenarda bekliyor, önümüzdeki günlerde onları da yayına koyacağım, bölünme halinden bahara kadar, arı nerelere gelecek bir bakalım.

Acemi arısı değildeki kastım, ülkemizdeki arıları arıcılar yönetmez, tersine arılar arıcıları yönetir. Her sene 200 arısı olanların yarısı ölür, bahara oğullarla doldurulur, ertesi seneye gene aynıları olur bu böyle devam eder gider.Nedense karniol arısıyla çalışamayanlar çok bilenler birde ben babadan arıcıyım, bizim bilmem kaç yüz arımız var diyenlerdir. Bunun açıklaması birisi karniol kötü arı diyorsa, mutlaka bir art niyeti vardır, yada arıcı değildir. Ben bir çok arı ile çalıştım şu ırk veya arı kötüdür demiyorum, hepsinin farklı meziyetleri vardı.
Ekim ayında 50 kovan bulunan bir arılıkta kovanı açın maskesiz 15 dakika bir konuşma yapıp arılarınızı bir sevin, okşayın, hiç bir şey olmasa bile diğer arılar açık kovana nasıl akın edecek bir bakın, bu videoda karniol arısının yağmacı bir arı olmadığı da gözüküyor...

Sonuç arkadaş ve dostlarım Niğ'DELİ olduğumu söylerler, onuda belirteyim ve buradayım::))

26.10.2013

EŞEK ARISI MÜCADELESİ, EŞEK ARISINA SARI GAZOZ...

 Bir arılıkta bulunan arılarımı bir kaç gün önce kontrole gitmiştim, manzara hiçte iyi değildi.
Bir damızlık gümlemiş birisi ise can çekişiyordu, arılıktan ayrıldım neler yapacağımı planlamaya başladım bir sürü seçenekten sonra aşırı zayıflamış damızlığı oradan uzaklaştırıp, eşek veya sarıca arılarıyla da mücadele edip öcümü almalıydım >:( :( ???
Yazın bir köy kahvesinde görmüştüm ama üzerinde durmamıştım, bir sürü şey denedik sarıca arılardan kurtulamıyorduk.
Sarıca arılara sarı gazoz ikram etmeye karar verdim mesai bitimi soluğu arıların yanında aldım, malzemeyi önceden hazırlamıştım, üç pet şişeye sigara ile tabandan 10 cm yukarıda tek delik deliyorsunuz, sistem gayet basit ::)

Gazozları şişe tuzaklara koymaya başladım ne zaman haberiniz oldu, ben arılıkta ayrılmadan şişenin birisine düşmeye başlamışlardı.
Zayıf damızlığı oradan alıp ayrıldım aradan üç gün geçti bu gün Darıcadaki arıların işi bitince başka arılıga gittim :o
Gördüklerim beni şaşırttı...

 Üç tuzakta doluydu...
 Sistem iyi işlemiş...
Şimdiye kadar neler yapmadık ki bu sarıca arılara eşek arılarına::(
İlaçlar mı almadık, zehirler mi almadık, tavuk ciğerleriyle beslemeler mi yapmadık...

Boğulanlar aşağıda şamandıra görevi yapıyor, sarıca arılarda bu destekten yararlanıp girip gazozunu içen çekip gidiyordu, tuzakları boşaltıp, yeniden sarı gazoz ikramında bulundum.
 Üç günün sonundaki tablo buydu, bir sürü sarıca gazoz içme yarışına girip helak olmuşlar :(

Yeni tuzaklar hazır, buyurun ikram var :)
Ben toparlanıp çıkarken bir baktım, ikramları geri çevirmeyenler vardı...

Not. Eşek arısı ile mücadelede sinek ilacı kullanılabilir.
Gündüzden tespit edilen eşek arısı ve sarıca arı yuvalarına gece sinek ilacı sıkılarak imha edilmeli. Geceleyin mavi, kırmızı ışığı arılar görmüyor, bazı çakmalarda led lambalar var renkli yanıyor. Işık kullanılacaksa bu tür ışık kullanın.

Bir başka eşek arı mücadele yöntemi ise fare yapıştırıcısı.
Bir kartonun üzerine tavuk ciğeri veya balık kafaları konmadan önce fare yapıştırıcısı sürülür, sonra üzerine tavuk ciğeri, balık kafası gibi etsel ürünler konur. Eşek arısı ve sarıca arılar aynı zamanda etçil, ete gelen arılar yapıştırıcı ile yakalanır.

Bir başka yöntem, bu yöntemi egeli arıcılar çok kullanıyordu. Bir miktar kıymaya ddt ilacı karıştırıp, evcil hayvanların ulaşamayacağı yere koyuyorlar, kedi ve köpekler ulaşmamalı. İlaçlı kıymayı alan eşek arısı veya sarıca arı bunu yuvasına taşıyor, dolayısı ile hem arıları hem yuvasını imha etmiş oluyoruz. 

Ddt denilen ilaç piyasadan kaldırıldı, son zamanlarda dana burnu denilen toprakta yaşayan böceğe kullanılan ilaç kıymaya veya tavuk ciğerine az miktarda karıştırılıp eşek arılarına sunulmakta...
Kıyma ve tavuk ciğeri kurumasın diye ayçiçek yağı ile ıslatılmalı veya kaplanmalı, yağlanmalı...


21.10.2013

BAYRAM BÖYLE GEÇTİ

 Kurban bayramının birinci günü, kurbanı Cuma köyde kestik. Yüzme işlemi devam ederken, hane sahibi sofra hazırlamış bizi eve çağırdı, bizimkilerin alayı laytmış, dediler  ki bizi bu halimizle kendi evimize bile sokmazlar, içeri giremeyiz diye sofrayı dışarıya istediler...2013 Kurban.
 Sabah sabah ziyafete bakın, bayram bayram doktor kontrolü de kalmadı::((
En zoru ise, kurbanı kesecek kasaba bayram günü ulaşamadık ortada kaldık, aklıma da gelmedi değildi her ihtimale karşı bir sürmene bıçağı almıştım...
Hayvanı yatırmaya çalışıyoruz bizim ekip seyrediyor bir ara dedim ki ne bekliyorsunuz, jetonları düştü herkes bir tarafından çöktü artık, yatırma tamam ayakları bağladık, birisine verdim gazı, kesemezsen ben yanındayım oda yedi::))

Yüzme, parçalama  işlerinde çok şükür bir terslik olmadı, güzel bir bayram başlangıcı oldu, paylaşım bitti, saat 3 gibi herkes evine dağıldı.
İkinci gün evden çıkamadık, gelip giden derken akşam nasıl oldu anlayamadım::))
3. Bayram Adapazarı'na gidiyoruz, Pamukova'dan çilek fidesi alacağız, Zaim abiyle düştük yollara.

 Gebze çıkışında birisi otostop yapıyor, dediki yağmurda ıslanmasın şunu alalım, içeri geldi soruyoruz nereye gidiyorsun Türkçe konuşmuyor, Ankara diyor, otogara bırakalım dedik otostop diyor::))
Bu arada bir çok kişi aynı soruyu sordu, otostopçu dişi değil erkekti::))
Anlaşamadık, İlhami abiyi arıyorum köyde telefon çekmiyor, Sapancada bari şuna ayva yedirelim dedik::))
Zaim abi gel gel diyor...
Eşme ayvası...
Ayva satan çocuklardan birisi İngilizce biliyormuş dedim sor nereden gelip nereye gidiyor nasıl gelmiş. Cevaplar acayipti, İngiltere'den 3 otostop ile ülkemize girmiş, Ankara'ya gittikten sonra Antalya Kaş'ta bir arkadaşı varmış oraya gidecekmiş. Ayrıca otobüse binmiyor hep otostop yapıyor..
Adapazarı'nda ışıklarda indirdik hemen sırıtıp otostopa başlamıştı.
 Biz Pamukova'ya vardık oradan Yunus beyi alıp, Mekece köyünden dağa tırmanmaya başladık, 15 km ileride bir köyde çilekçi Muhammed'i bulduk fideleri arabaya yükledik. Dedik çilek var mı var ama bu havada arabayla gidemeyiz, traktörle gidip toplayalım, acayip yağmur var gidemedik ama acayip oturdu be gitti güzelim çilekler.
 Bu seferki aldığımız fideler köklüydü, tutmama şansı yok, önceki fideler köksüzdü ağustos sıcaklarında kavrulup yandı bir çoğu....
 Dönüş yolunda Yunus beyin üzüm bağı varmış, 100 dönüm arazileri var, bazı yerleri üzüm bağı bazı yerleri zeytinlik.
Bana diyor buraya baharda arı getirebilirsin, hangi yere arı getireyim bilmiyorum ki....
 Zeytin ilginç bir bitki düz ovada olmuyormuş aynı ovanın dağ eteklerinde oluyor.
 Yalı üzümü.
 Bağ bizim oralardakine benzemiyor, modern bir bağcılık var buralarda.
 Üzümler yerden yüksek, direklerdeki tellere bağlanmış. Arasından traktör geçebiliyor hem sürme işinde hem hasatta rahatlık.
 Yalı üzümü, sofralık...
 Bir asma iyi bakım yapıldığında 20 kilo üzeri verim alınıyormuş...

 Üzüm toplarken nasibimizi aldık, yağmur gene bastırdı, yağmurluk giyinmemize rağmen bir çok yerimiz ıslandı...
 Zaim abide üzümleri istifledi::))
 Bu bayramda yağmurdan da bayağı istifade ettik, çoktan beri bu kadar yağmurda ıslanmamıştık...
 Üzümler maşallah çok güzeldi, bir sürü resimden kaç tanesini eledim bazılarına kıyamadım.
 Zamanda bayağı ilerlemiş üzümler sararmış tam yenecek duruma gelmişler.
 Bir çıngıl, üzüm salkımının miniği. Bir ata sözü vardır, babası oğluna bağ bağışlamış, oğlu babasına bir çıngıl vermemiş.
Bağ sahibi bize ne kadar alırsanız alın dedi ama kablarımız doldu, bu minik sepet benimki::))
Adapazarı, Pamukova gezisi süper geçti....
 Kurban bayramlarında rutun işlerim vardır, bunlardan biri kavurma yapmak. Neye elimizi atsak kıymetleniyor, bir ara bir kaç kişinin kavurmasını yaptım baktım beleşe bu iş olmayacak kavurma yapımının püf noktalarını verdik çok şükür şu an bir evdeki kavurma işinden kendimi kurtaramıyorum....
 Kurban bayramının rutin işlerinden biriside sucuk yapımıdır::))
Ben hazır sucuk yemiyorum yıllardır yemem yani. Bu esnada bir çok kişiye de sucuk yapmayı öğrettim. Blogumda yapmış olduğum yayın ve verdiğim tarif yıl boyunca ziyaret alır.
Linklerini vereyim.
http://bengittim.blogspot.com/2008/12/sadece-sucuk-yazsam-yetmezki.html

 http://bengittim.blogspot.com/2009/12/sucuk-severmisiniz.html

Bu yıl bu işte bir yenileme daha yaptık, artık sucukları bağırsağa doldurmuyoruz.
Karılan sucuklar porsiyonlar olarak ayarlanıp buzluğa atılıyor, istediğiniz zaman çıkartıp pişirip yiyebilirsiniz.
 Sucuk desek olmaz bu sucuk içi veya iç sucuk, oldu.

Poşetleyip buzluğa attık. Hayırlısıyla bu yıl sucuk ve kavurma işinden ucuz sıyırdık::))
 Bayram bitti cumartesi Darıcadaki arılara gidecektim, kalfaya dedim gel körükçü lazım, eski günlere bir dön, dediki ben gelirsem trafikte mahvolurum, sen gel, İstanbul'da gezelim::))
Darıcaya gitsem çalışmam lazım tercihimi gezmeden yana kullandım....
Abim benim tipe bakın, bilmeyen gariban sanır::))
Hiç doktora benzer tip var mı?
Neyse öncelikle lazım olan malzemeler temin edildi, benim krem tartarım yoktu, iki kutu aldım. Bereket kimye diye bir yer bulduk, zaten bu işin fazla firması yok, daha önce balmumcu kimyadan alıyorduk. Biz oralarda oyalanırken Çınarcıktan bir arıcı geldi oksalik asit alıyordu tarif sordu, firma cevap veremedi bize sordular bizde gerekli açıklama ve tarifleri verdik forumdan bakın dedik.



Bereket kimya organik asitleri kargoyla yolluyormuş, tüm ürünlerin satışının yapıldığı bir siteleri var.
Organik asitleri bu linkten alabilirsiniz.
http://www.oksilab.com/?Bereket
 Daha sonra cam ürünler lazımdı onlara bir göz attık. Cam pipet ve ince cam borular bulduk bazı işler için değişik ekipmanlara ihtiyacım var, kafamızdakilere uyacak mı bakacağız.
 Daha önce böyle pipet bulamamıştık.

Uzun cam borulardan aldık.
 Daha sonra bir mikroskopcuya  gittik. Süni dölleme işinin boyutlarını ekip içinde genişleteceğiz.
 Bazı yeni çalışmalarımız olacak, bu mikroskop suni dölleme için yeterli, 20 kat büyütülerek uygulama yapılıyor mikroskopumuz, 20x40 lık stero.(20 ve 40 kat)
Mikroskop, 20x40 lık stero

20x40 Stero mikroskop.Ana arı yapay döleme de kullanılacak.
 Bunca işin üstüne salep içtik, salep içmek bizim anılarımızı canlandırır ve salep denildiğinde acayip keyif alıyoruz::))
Kışa bize salep ikram edecek biri var::))
 Aç aç doktor kontrolünde gezdiğimiz yeter be diyerek kendimizi doyuracak bir yer bulduk. Yemek nasılda insanı güzelleştiriyor bir bakın::)))
 Sonrasında yemek üstüne tatlı yiyeceğimiz tuttu. Ben böyle tatlıcı görmedim, yav içeride üç sıra para ödemesi yapılıyor kuyruk.
Hayret etmemek imkansız, porsiyon ve kilo ile tatlı satılıyor oturmaya yer yok, paket yapılan yerde gene kuyruk.Güllü oğulları çokmuş hepsi akraba, burası farklıymış şubeleri yok.
Karaköy Güllüoğlu
Tatlıcıya hayran kalmamak elde değildi, acayip müşteri potansiyeli var.
Sağ olsun Muhteşem abi paketlerde yaptırmış:))
Afiyetle götürdük evdekilerle....
Güzel bir gün geride kaldı, kara köy iskelesinden Kadıköy sahiline geçiyoruz. Resmin solunda Sultan Ahmet camisi, sağ tarafta ise Ayasofya...


Tatil bitti sadece pazar günümüz kaldı.
Pazar gününü Darıcadaki arılarımıza ayırdım, sıradan yavru ve stok kontrolü yapıldı.
Resimdeki arıya bu yavruyu 8 gün öncesi ben vermiştim, büyük ihtimal Kafkas olması lazım, çünkü iki çıta arasında arısı kalmıştı, Gürcistan'dan gelmiş bir ana arıydı, bu gidişle bahara çıkması zor bende geçen hafta iki çıta arasında arısı olan arıya sarabileceği yavru vermiştim. Toplamda bir çıta ful arısı ancak vardır.
Diğer kovanlarda 2-3-4 çıta yavru vardı, hala yavru faaliyeti devam ediyor. 3 Eylülde böldüğüm Dr.İsmail abinin arılarından yeni video çekimleri yaptık, bir önceki videoları hala dururken yenileri çekildi. Bana kalırsa kışın bu arılar gelişecek, iki kovanda 3 çıtada yavru faaliyeti var, 3 çer çıta bölmüştüm şu an 4 çıta ful arılı, hep birlikte sonuçları göreceğiz, bahara kadar video yayını yapmayı planlıyorum, önümüzdeki iki paylaşımım videoları henüz yayına konulmadı....
Geçmişte, kütük, karakovan ve damacana kışın gelişmişti, aynı işlemleri kovanda deneyeceğim....
İnvert şurup ile zehirlemeye devam...

Öğlen 2 gibi işlerim bitti. Gebze'ye geldim yorulmuşum az uzandım, sonra Zaim abiyi aradım neredesin ve ne yapıyorsun köydeyim dedi. Çilekleri ekiyorum yarında bitmez, kimse yok mu dedim yalnızım dedi, kalkıp çocuklarla ovacık köyüne gittik.

Zaim abim bayramda arılarla bayramlaşmıştı, arılarda yavru bayramda devam ediyordu, şimdilerde bloke çalışmalarımız var.

Zaim abinin kütük, başından geçmeyen kalmadı, yazın etrafındaki eşek arılarını öldüreceğim diye uğraşanlar sayesinde içerideki petekleri kırılıp dökülmüş, yeniden toparlanmaya çalışıyor...
Ovacık köyüne vardığımızda Zaim abi çilek ekilecek deliklerdeki otları temizliyordu. Bende yardım ettim ot işi bitti. Az bir ekilecek çilek kaldı, seneye çilek sektöründe Zaim bey parayı kıracağım diyor::))
Bu çalışmayla biraz sektörde zor tutunur, çilek ekerken altına da bir minder almış böyle çalışmamı olur beya::)))