İstanbul arıcılık ve arı ürünleri festivali.
9 Ocak 2013 günü Gebze den Zaim abi ve Cemil usta ile çıktık, yolda Raşit beyi aldık ve Ümraniye de buluşma noktasına vardık, Yusuf yok.
Bir kafeye girdik, çay içerken bizim kalfa ayak üstü Zaim abiyi muayene etti.
Biraz sonra Yusuf geldi, festival alanına hareket ettik. Hayatımda dinlediğim en güzel iki yaşanmış hikaye vardı. Birisi genç bir hakimden, birisi genç bir doktordan. Burada yazılacak gibi değil ama çok güzellerdi.
Arıcılık festivalinde Gebze bal birliğimizi Ersan Çınar temsil etti, kendisi aynı zamanda Gebze Ziraat Odası başkanımızdır.
Festival alanında Yunanlı arıcılar ile buluşuyoruz. Hediyelerimizi verdik, hoş beşten sonra dolaşmaya karar verdik, bir dolaşabilsek bari.
Zaim abi bir kaç etkinliğe katılmıştı, arıcılık onun için oldukça farklı kişileri tanımasına neden oldu.
Sadri abiyi ziyaret ediyoruz.Ülkemizdeki son yılların en büyük gelişmesi, suni tohumlama aletleri yerli oldu.
Düzce'li arıcılar festivalde hoş beş ediyoruz.
Efraim abi festivale gelenler arasındaydı.
Zafer abiyle buluştuktan biraz sonra Şeref Kokmaz da yanımıza geldi.
Şeref abi Zafer abiyle tersaneden arkadaşlar.
Soldaki arkadaşla da orada hoş beş ettik ama adını unuttum.
Bizim tanıyamadığımız ama bizi tanıyan bir kişi daha. Bu acayip bir duygu. Dolaştığınız ortamda sizi tanıyan bir sürü kişi ve siz onları tanımıyorsunuz. Her tanışma noktası tıkanıyordu, üç beş laf edelim diye takıldık mı arıcılardan ayrılamıyorsun.
Halil Güneş ailesi. Ailecek arıcı, baba oğul ikisininde adı Halil.
Ali Osman Çalık abimiz, Pınarhisar B al Üreticileri birlik başkanı. Aman bizim kalfayı o civara sokma demiştim bastığı yerde ot bitmez. Gelinen noktaya bakın, yerlere suni çim serip bana bak nasıl ot bitermiş gör diyorlar.
Gene bir abimiz ve ben isim yok::((
Bursa'dan arıcı Mesut ve arkadaşı, ötekini zaten biliyorsunuz::))
Aydın Bayar gene bu gün tanıştığım arıcı.
Soldaki arıcıyıda yeni tanıdım, kim olduğunu sormayın, bu ne biçim paylaşım oldu, yaşlandım mı nedir.
Aydın Bayar ile Muhteşem abim.
Yeni tanışıtğımız arıcılardan soru üstüne sorular, kalfa cevaplasın beya::))
Zaim abiye bir gaz veren olsa, festival alanında almadık bir şey bırakmayacak. Daha kara kovanına arı koymadık bir tanede buradan alalım dedi. Zor vaz geçirdik.
Bu abileri unutmadım, Çanakkale'den geldik demiştiler::))
Ercan bey, arı evi, abi mahvoldum dedi,dedim hayırdır. Abi acayip iş var yetiştiremiyorum şu halime bak dedi. Allah'tan belanı mı istiyorsun , şükret dediğimde.
Abi şükürler olsun diye nasılda dua edermiş::)))
He şöyle.
Güner Kayral, tüm etkinliklerin demir başı. Nerede bir arıcılık etkinliği varsa mutlaka karşınıza çıkar::))
Ana arı üretiminde kullanılan janter ekipmanları, bir zamanlar ne kadar kıymetliydi, sadece yurt dışından geliyordu ve ana arı üretiminde büyük kolaylık, nedense o zamanlar bu yerli diye kimse burun kıvırmıyor du....
Şimdi yerlisi yabancısı bir birine girdi.
Saim Ahmet Gürel ve Tomas, kendisine verilen hediye kraliçe maskotu aldı.
Saim abi bizlere de birer kraliçe arı maskotu verdi, çok güzel bir anahtarlık.
İzmir arıcılıktan Ersan ile bir sene öncesi İzmir'de Oktay beyin arılığında tanışmıştık.Bu yıl plastik altlığı bitirip festivale yetiştirmişler. Ben kendilerine erkek üretimi için plastik petek siparişi vermiştim, kargoya verecekti, festivale geleceğini öğrendim, orada görüşelim demiştim. Stantlarına iki sefer gittim yoktu, üçüncüde buluşabildik.
Sadri abinin tezgah arkasında ev yapımı harika tatlı görmüştüm. Kalabalıkta kimseye yetmeyecek, ben plastik peteklerimi alıp hemen geliyorum diye arazi oldum du::))
Feyzullah hocamızla tatlıları götürürken bizim kalfaya yakalandık.
Aslında onun sağlığını düşündüğümüzden, biz kendimizi tatlıya vermiştik, bu iyilik bile yanlış anlaşıldı::))
Kalan tatlılara bir yumuldu, şu hale bakın::))
Feyzullah hocamız bir proje tanıtımı için arıcılık festivalindeydi.
Bir ara Adem Yamak abimizi gördüm. Hoş beş ederken oğlu Emin abi senin için ana arı kutusu yaptım dedi. Zaten her tarafım kutu oldu, aman sus dedim::))
Bu sene festival acayip yoğundu. Biz toplam iki saat ancak kaldık, seneye herhalde daha büyük katılım olacaktır diye düşünüyorum.
Festivale gelen herkes bir şeyler alıyordu bu güzel demektir. Hareket ve bereket var yani::))
Emin ile bizim kalfa bile güreşine tutuştular, yeneni söylenmiyorum::))
Bir ara ilhami abi minibüs geldi Darıcaya gidiyoruz dedi, ne olduğunu anlayamadık, kendimizi minibüste bulduk, ver elini darıca. İki saatte bir sürü kişiyle tanıştık konuştuk, iyiki gün boyu orada kalmamışım, yoksa festivali de hatırlamayacaktım, durum onu gösteriyor.
Doktora göre, bu yaşlılık alameti imiş::((
Festival nasıl başladı nasıl bitti anlayamadık............
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
8 yorum:
Sevgili ustam :(
güzel bir gün geçirdik. Ama bir daha san uymayacağım zira kebapları kaçırdım:)Bilek güreşinde biz tepetaklak olmuşuz sen sonucu yazmayacam diyorsun. Sağlıcakla kal.
Bütün resimler güzel ama Zaim abinin kara kovan başında "alaydık eyiydi" yüz ifadesi ile Doktor abinin tatlıyı yeme şekli bambaşka :))
Çalışma saatlerimiz tersliği sebebi ile yanınızda olamadık :(
Asıl cümbüş festival sonrası imiş ama neyse bakalım elbet bir gün diyelim.
hayırlı günler dilerim..
Artık geleneksel olarak yapılan feshane arıcılık festivali arıcılığa yeni bir vizyon
kazandırdı.SAnki yıllık kongre gibi. Her yöreden arıcı arkadaşlarımızla tanışıp görüşmemizin yanında ve yenilikleri görme imkanımız oldu.
tertip heyetini tebrik ederim.
bu sene Arıcılık ürünlerinin yanında, bazı satışlarda oldu.:))
SLM...
Sayın Bakanım.
Valla helal olsun.Feshane de benden az kaldın ama benim çekemediğim bir sürü teday resim çekmişsin.Magazin yönüm hala çok eksik.
Beni beklediğinizi söylüyorsun ,tamam doğru ama buluşma saati 12.00 idi ve ben tam zamanında buluşma noktasında idim ,hatırlatırım.
SLM ve Muhabbetle...
Muhteşem abi benimde bir daha uymayacağım kişiler olacak seneye görürsün::))
Fatih, Zaim abiye biris bir gav verseydi, festivali kaldırırdı:))
Dpktorun sağlık durumunu bildiğimiz için ondan habersiz tatlıları yiyelim, gözü görüp bir yerleri şişmesin dedik ama adam kısmetli, yapacak bir şey yok....
Zafer abi bu yıl çok kalabalıktı ve ben festivalde iki saat bile kalamadım.
İşin garip tarafı nedir derseniz zarar eden kişi benim, bir sürü kişiyle görüşmem gerekiyordu, randevularım vardı, hepsi gümledi, herşey bitmiş kapanmış ve yorumlara bakıyorum, ağlayıp sızlananlar başkası, bu iş aynı mart kedisi örneklemesine benziyor...
Aleyküm Selam Yusuf.
Sadece magazin degil, 10 parmağımd on hüner olamasına rağmen kendimizi festivalde tutamadık. Seni bekledimi söylüyorum, ben seni yazlıkta bilmiyordum.
Sağlıcakla kalın.
We enjoyed the time there and everything was good! Thanks you for the hospitality!
Sayın bakanım, güzel bir gün geçirmişsiniz belli oluyor. Seneye bir bahane olur bizde katılırız inşaallah.
Ali bey iyi bir gün geçirmişsiniz. Zafer abinin davetinde sizler yoksunuz.Saglıcakla kalın.
Yorum Gönder