4.10.2016

ARICILIK VE KEÇİLER...

 Arıcılık ve yaşadıklarımız, şaka söylediklerimiz bile gerçek oluyor.
Keçi diye diye keçiyi yedik, memlekette daha tabiki çok keçi var :)
Trakyalı dostum Şenol, bizleri davet etti bizde kendisini kırmadık :)
Zaim abim keçiyi duyunca birden heyecanlandı düştük yollara, Fatihsultanmehmet köprüsünden geçerken deniz çarşaf gibi bu gün acayip palamut çıkar diyordu.
Trakya'da biraz dolaş sakta kaybolmadan Vize'ye vardık :)
 Sohbet başladı, Zaim abinin kılarnetçi fıkrasına hala gülüyorum. Aman dalıp gitmeyin...
Bu resim İlhami abiden...
 Bu resimde Şekerli abimden, resimlerin henüz hepsi piyasada değil piyasaya düşenleri yürütmeye başladım.
İlginç bir resim olmuş, sanki Gurmeler limonatanın tadına not verecekler, Ercümentte sonuç bekliyor gibi:)
Arıcı sohbeti bir başkladımı bitmek bilmez hadi hayırlısı.

 Konudan konuya geçildi sonra Vize de tura çıktık ilk durak Şenol başkanın atölyeye gitti, Erol abinin Atölyede imalat yapılıyor.
 Çok amaçlı ruşet, bölmeler alındığında 7 çıtalık oluyor.
Arıcılık malzemelerini arıcılık yapanlar yapmalı, bu görüşü yıllardır savunuyorum.
 Şenol başkan iyi bir arıcılık malzeme üreticisi.
 kovan toplama kalıbı...
 Tahtaları diz sıkıştır ve ve vidala.
 Zavallı keçi sıra sanada gelecek :(
Atölyeden arılıklara daldık.
 Şenolun ana arı üretim kutuları.
Bu yıl bu kutulardan 20 bölmeyi çalmışlar.
İnanan birisine bu işler acayip ters, müslümansa zaten bunlara inanmalı.
Düşünün hırsız kimselere görünmediğini sanarak hırsızlığı yapıyor, Allah ve meleklerini nasıl atlattı orasını düşünmüyor. Yanındaki iki melek zaten senin hayatını filme alıyor, içinden geçenleride Allah biliyor.
Burada yakalanmadın, öbür tarafta tüm insanların önünde ben senin mallarını çaldım diye kendisi gelip hakları teslim edecek...
Çalınan maldan mülkten sen yiyip içeceksin, çoluk çocuk yiyip içecek ve bunlardan hayır göremeyceksin, sonuçta bir şekilde ektiğini biçeceksin, işin garip tarafı hem burada huzurun olmayacak, inancın tam olmadığı içinde başına gelenlerin yaptığın yanlışlardan olduğunu zaten anlamayacaksın.
Öğrendiğinde ise Allah ve tüm insan   önünde hesap vereceksin.
 Ali abim kutuları incelerken.
 Bu kutuları gördükçe bizim ülkedeki arıcıların yaptıkları aklıma gelir.
Almanya da bir kepçe arı ile üretilen ana arılar 2-3-4 kat olurken. Bizdeki arıcılar kutuları küçümser, hatta bir birlik başkanı ana arı üreten birisine bir yorum atmıştı, aaa sendemi kutuda ana arı üretiyorsun diyordu.
Muğla'da ana arılar kovanlarda ürer, 7-8 çıta olmadan oğul vermeye başlar kaliteye bakın :)
Kalite, damızlık ve ana arı larva yaşı ve beslemeyle alakalı...
Transfer ettiğin larvayı kaşıkta göremeyeceksin ve güçlü bölmelerde bu larvalar çok iyi besletilmeli...

 Şenol'da benim gibi sürekli denemeler peşinde daha önceki yaptığı camlı ana arı üretim kutuları daha büyük.
 Bu sistemde eğilme bükülme yok diye övünsede yerin yurdun sana ait değilse, oradan oraya taşı babam taşı.
 Her kutuda dört cam kutu var, bu direkte 12 ana arı üretilmekte.


 Zaim abininde kutular hoşuna gitti, bu sistem sanada lazım dedi.

Doğadaki yiyeceklerden oldukça iyi faydalanırım, bu resmide Ali abi çekmiş, Zaim abiye doğal kuşburnu ikram ettim di :))
Şenolun dedesinden kalma bağda bir kaç yaşlı asma kalmıştı, üzüm var diye bizi götürdü. Üzümlerden eser yok bende ekmek için üzüm dalı kestim.
 Vize de melengiç ağaçları ve meyvelerini gördük. Bu ağacın ne olduğunu bilmiyorlarmış.
Bu ağaçlara Antep fıstığı aşılana biliyor.
 Sohbet devam ediyor.
Abimiz 6 kovanı bölerek 30 tane arı yapmış.
 Konuş konuş dur keçi bir türlü pişmiyor. Sohbet güzelde birde karın doyursa...
 Ben etrafta ne bulduysam yedim açlık zor.
 Vize çilekleri, vize ekotipi :))
 Mis gibi kokan çilekler.
 Biz naylon koyuyorduk bunlar bez koyup çilekleri ekmişler, hemde yağan yağmur kumaştan aşağıya geçiyormuş.

 Kış geliyor, hala koruk var.
 Ali abim manzaralarla ilgilenmekte.
Nihayet beklenen an geldi, gemi göründü pardon keçi.
Bu arada ekibimizin büyük bölümü kayıplarda.
Tarihi belirleyen doktorum hastalandı,arazi oldu, pazartesi kendisini aradım baktım işe başlamış :)
Hasta adamın işte ne işi olur. Kendisini Hakim beye havale ettik kesilecek cezaya razı olacak.
Fatih babamın kolu çıktı, ameliyat olacak dedi Bursa ekibini yaktı.
Engin abimiz evini Düzceye taşıyordu...
Efraim abinin düğünü vardı.
Zafer abim memlekete gitmiş.
Gürol abi yalovada.
Aziz abi çok düşündü ve gelemiyorum dedi.
Yusuf pazarları etkinliklere katılmaz.
Bunca olumsuzluk nasıl bir araya geldi anlamadım ama iyi oldu, doya doya yedik hani, iyiki gelmemişler dedim içimden kimse duymadı :)

Bu arada geçmişte keçi diye, bize keçiden başka her şeyi yedirmişler.
 Keçiyi fırında yapmışlar...
 Kim yaptıysa süper olmuş, ne az pişmiş nede az bu kararı herkes tutturamaz, lokum gibiydi etler.
 Servisten önce başkanın resimlerini aldım bir ara video çektiğimi anlayınca kızdı :)
 Kolum koptu çek artık şu resimi demekte.
 İlçe halk eğitim müdürümüz, yanındaki Ercüment, sağ kulvardan götüren ise Şekerli abim.
Bu resimde sağlı solu götürüyorlar, nasıl benim resim çekmeme bunlar denk geliyor anlamıyorum.
 Ev sahibi abimiz kusura bakmayın istediğimiz gibi sizinle ilgilenemedik diye kendisini yedi bitirdi, fazla şımartmayın bunları benden söylemesi...
Ellerinize sağlık...


 Başkanında iyi pozları var :))
Her şey için teşekürler, başta Şenol olmak üzere herkesten Allah razı olsun, Allah hepinizin gönlüne göre versin.
 Sadri abim hafta içi kimse tatlı almasın dedi tabiki kendisini kırmadık, tatlı nefisti, koca tabak nasıl bitti anlamadım.
 Dönüş hazırlıkları başladı ben fesleğen, biraz çilek fidesi bir kaçta üzüm çeliği aldım.

 Sadri abim yakında yumurtaya başlayabilir, arıların keki sağlıklı ve doğal diye habire kek yiyordu...
Ürettikleri keki tanıtımını yaptı, bir koli kek hediye etti, ana arı kutularının bir kısmını bu kekle kışlatacağım inşallah.
 Akşam güneşi güzellere vurmaya devam ediyor bu arada gün bitmek üzere.

 Arıcıların sohbeti bitermi tabiki bitmez.

 Bir türlü vedalaşıp ayrılamıyoruz. Vedalaşıyoruz gene sohbet başlıyor.


 Son yer Vize kalesi.

 Bu kale Vize kalesi.
 Kazma kürek olsaydı birazda biz kazardık...
 Kaleden çok az şeyler kalmış.
 Manzara süper ve acayip rüzgar alıyor.




 Ali abim resim alıyor...

 herkes mutluydu...
 Artık geri dönüşe geçiyoruz.



 Zaim abim Şekerli abiye senin soy adın arıcıya uygun değil Ali Ballı olmalı diyordu...
 Güzel bir günü dostlarımızla geride bıraktık.



 Basın mensupları hala çalışıyor, ekip araçlara gidiyorken.
 Vizede bir tatlı gün sonra erdi, darısı başka gezilere.
Trakya'nın meşhur hasanbey kovunu, yollarda dikkat ettim sadece bir noktada bu kavun satılıyordu. Eskiden bir sürü yetiştiren vardı, her yıl üretim düşüyor.
 Zaim abime kuşburnu hediye edildi, dün akşam ovacıktaki bahçesine indirdik.
Vize fesleğeni, kaç tane fesleğen aldım hiç biri evde yaşamıyor artık bundan sonra fesleğenleri tohumdan yetiştireceğim. fesleğen vize ekotipi :)

Güzel bir gezi, güzel başladı çok güzel bitti, emeği geçenlere sonsuz teşekürler hepinizden Allah razı olsun.

2 yorum:

Mustafa Doğan dedi ki...

Maşallah Allah nazardan saklasın.
Dostlarımıza, dostluklarımıza zeval vermesin.

Akşehire de bekleriz.

Herkese bol bol selamlar.

muhteşem turunç dedi ki...

Vah vah vah ....:((
Tüh Tüh Tüh ....:((
Kısmette olmayınca dayakta yenmiyorumuş derler ya keçidemi yenmiyorumuş bea:(((
Bari görüntüleri yayınlamasaydın...:(((
Neyse olmuşla ölmüşe çare yok, kısmet, bakarsın diğer keçiyi de ben yerim..:))
Sağlıcakla kal.