Daha önce ufaktan bahsetmiştim, ünüversite hocalarından birisi bana ulaşmaya çalıştı, nedense hocalara bir türlü kanım ısınmıyor.
İlk aradığı dostuma diyorki uluslar arası bir proje var Ali'nin telefonunu bana ver, vermemiş...
Bir başka dostuma ulaşıp diyor ki Ali'nin ana arı üretim videolarını kullanmak istiyorum, o dostumda beni arayıp telefonunu vermedim dedi.
Bir başka dostuma ulaşıp, filan hoca senin resimleri kullanmak istiyor dedi, bende kendisine dedimki abi bu adam benim face sayfamda 2 sene durdu hiç bir şeye güzel demedi çirkin demedi bende kendisini listemden çıkartım gitti, geçenlerde tekrar istek yolladı, engelledim, sonra başka bir hesaptan yolladı gene engelledim sonra herkese başka şeyler dedi, banada seni fao arıyor diye mesaj attı, sanki Cia arıyor :)
Madem uluslar arası bir proje varsa resimlerimi ismimi kullanarak kullansın dedim.
Başka istekleride varmış, yıllık arıcılıkta bulduğum pratikleri ve yasadığım olumlu olumsuz tecrübeleri bizimle paylaşsın, buluşları varsa tescilleyelim falan...
Dedimki ne yaptıysam direk kopyalanıyor, dört değişik ana arı kutusu ürettim, dördüde değişik firmalarca şu an kopyalanmış durumda birde buna patent alıyorlar...
Bir kaç gün sonra bu anlaşmayı imzalasın diye göndermiş, sanki ben İngilizim, anlaşma İngilizce...
İlk önce İlhami abiye şunu bir tercüme et dedim neredeyse sayfanın yarısını okudu tık yok, altta bir yerde bir şeyler söyledi dedim abi yukarıdan buraya kadar bunu yazıyor, yok yukarısını anlamadım sözlüğe bakmak lazım çok teknik kelime var dedi :(
Belediyede bir kaç kişiye gösteriyorum bu nedir, kimisi tercümesi bir kaç saat birisi bir gün sürer dedi.
Bir arkadaşın kardeşi bana gönderin tercüme edeyim demiş ve tercümeden sonra buna imza atmasın diyede tavsiyede bulunmuş.
Maddenin birisi çok ilginç, bana ait resim ve videolar kullanılacak ve ben bunlarda hak iddia edemiyeceğim, bunu tam olarak anlayamadım.
Durup duruken kendi kendimizi bağlayacağız görünüyor.
Geçmişte bazı hocalarla sorunlar yaşadık birisinden özür diledik, birisiyle televizyona çıktık, proğram boyunca bizi hazmedemedi, aba altından sopa gösterdi durdu. Bizdeki hocalar hala insanlarına tepeden bakmaya devam ediyorlar...
Adamların icraatları yok, ellerinde diplamalar bir sürü unvan ama hoca işte, bankamatik profları doçentleri. Karşısındakilere senin kariyerin nedir diye biliyorlar...
Tecümeler gelmeden arkadaşlarımla yaptığımız istişarelerde vardığımız sonuç şuydu.
Bu adam bunları istiyorsa, seni ziyaret eder ve durumu anlatır. Neden bir sürü adamın telefonunu buluyor da seninkini bulamadı? Karşındaki dürüst olmadığı işin içinde işler var denildi. Böyle bir şeye imza attığında sen ne kazanacaksın, kendini durup dururken niye sıkıntıya sokuyorsun.En son buna imza atmayacağım bildirdim.
Sonradan tercümeler geldi, gelen tercümelerde ise buna imza atma tavsiyeleri vardı.
İngilteredeki halamın kızı , Türkiye de ingilizce anlaşma işine şaşırmış, noterden tastikli Türkçesini iste diyordu.
Bu arada FAO nedir tamda anlayamadım gitti. Yaptığımız araştırmalarda dış işleri bakanlığına bağlı 1940 lı yıllarda girdiğimiz, uluslar arası teşkilat, açlığı gidermeye çalışıyorlarmış.
Küçük tarım işletmeleri filan bahsediyor kaynaklar. Tarımdaki pratiklerin hayata geçirilmesi galiba. Arıcılıkta olduğu gibi anladım, yıllarca arıya nasıl polen veriliyordu kek kat, şekere kat diyorlardı, petek gözlerine doldurmak kimsenin aklına gelmemiş, doldurup internette yayınladım şimdi bir çok kişi kullanıyor. Bu gibi basit ama etkili şeyler arıyorlar, son yaptığım işlerden biriside yazın ortasında yarma kalem aşısı yaptım, Ağustosta yapılanlar tuttu, Eylülde yaptıklarımda tuttu, şimdi birde ekimi deneyeceğim.
Günlüğümde ilginç paylaşımlardan birisi oldu, bu yayın...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder