ARICILIK VE İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR...

   Ramazan ayı içinde birisi gereksiz işler yaptı, oruçlu olduğum için hiç ses etmedim…

Sanki parasını alıp dolandırmışız, bir sürü iftiralar, birkaç kişi uyardı kendini koru diye hiç oralı olmadım oruçlu iken ağzımı bozmayacağım ama itlerinde yaptıklarına sessiz kalmayacağım.

Birçok kişi sana nasıl ulaşacağız diye sorar, Ali Türk ana arı satışı diye arattığınızda benim ana arı ilanım karşınıza gelir.

   İlanda en önemli detaylardan birisi tek ana arı satışımız yoktur yazar. Bunlar yılların tecrübesi bir iki ana arı alanlar ile çok sorunlar yaşadık ana arı limitini beşe çıkartmayı düşünüyorum.

İlanımızda gene en önemli detaylardan birisi ise ödeme yaparsanız listeye girersiniz yazmaktadır. Buda tecrübe işi geçmişte sipariş alıyoruz biri diyor bana beş yaz biri on yaz, ana arı hazır ortada kimse yok.

   İlanın en önemli detayı ise aldığımız siparişleri mayıs ayı sonuna teslim edeceğiz demişiz. Erken üretim olur ise oluşturduğum listenin başındaki kişiden başlayarak erken teslim ederim.

Gene damızlık siparişi olanlar vardı mayıs sonu demişim Mayıs 15 gibi teslim etmeye başladım, ana arı hazırsa bende niye beklesin ki?

Dedikya tek ana arı isteyenler şubatta başlarlar, marta, nisanda ana arılar ne oldu ne olacak daha üretime bile başlamamışız.

Bazen insan gaflete düşebiliyor tek ana arı satışımız yok demişiz ama birisi istemiş bizde kırmamışız olursa veririz demişiz ama adam ben defalarca aradım sen bana nasıl ana arı vermezsin bu nasıl davranış diye sizi karalayayım derken sizin reklamınızı yapıyor farkında değil.

Parasını aldığım insanlar dururken bu ite aradan bir ana arı verip başkasının hakkını gasp etseydi benden iyisi yoktu.
Ödeme yapıp sıra bekleyenlerin bir kısmına mayıs sonuna ana arı veremedim. Zamanında teslimat yapamadığım kişilerin hepsine aradıklarında yetişmedi size birer tane fazladan yollayacağım diye kendime ceza kestim.

   İyiki bu mahlukun parasını almamışız böyle birisi ile nasıl alış veriş yapılır ki…

Geçmişte başımızdan geçenlere bakıyoruz, 2010 yılı 200 avro verip aldığım ilk saf damızlık posta ile geldi. Muhteşem abim ile paketi açtık saf kafesinde kek erimiş ve keke bulanıp ölmüş. Mehmet Yüksel’e ben şimdi ne diyebilirim adam bir sürü uğraşıp bana damızlık temini yapmış.

Bir sene sonra olması lazım 400 avro verip 4 damızlık aldık, ikisi bende kaldı birisi Muhteşem abiye biriside Sadri abi aldı. Hiç biri sezonu bitiremedi sezon içinde dört damızlığıda kaybettik.

Bu acılardan sonra suni tohumlamayı kafaya taktım önce alet sonra suni tohumlama yapıp dışarıya bağımlığımızı bitirdim, itler gibi ürmedim. Ben ve arkadaşlarım bu işlere girmeden bu işlerin hayalini bile kurmak yoktu. İlk karniolu biz getirdik yıllarca mücadelesini verdik sonra damızlık üretimini ilk biz başlattık, yaptıklarımız ortada, itlerin nesi var.

   Bu itlik yapana destek olan, yardım ve yataklık edenlerde itin ortaklarıdır. Tanımadığın bilmediğin kişi hakkında laf olsun diye birilerin gazına gelip karalama yapamazsın. Benim bir sürü sevmediğim kişi var onlar hakkında bile ben sayfalarımdan karalama yaptırmam, git sayfanda ne yazarsan yaz.

Yiğidi öldür ama hakkını yeme...

Bunları yazarken elbette tek ana arı alan karakterli dürüst ve oturaklı arıcılar vardır ama kurunun yanında yaşlarda yanıyor…

   Geçmişte bir anım daha buna benzer, birisi ile ana arı için anlaştık, bir miktar ana arı yolladım sonradan dediki abi ana arıları tuttturamadım ben arabaya ne kadar ruşet sığarsa koyayım bana arılı ana arı ver dedi bende tamam dedim. Bir gün Ali Şekerli abim aradı yav forumun birisinde senin hakkında böyle böyle yazıyorlar adamın ana arılarını vermemişin dedi bende abi o kişi ile anlaştık hatta kendi yorumu var benim haberin altına arılı ana arı alacağım diye dedim. Sonra haberimin birisinde birileri ağlama duvarında ağlıyormuş diye gönderme yapmıştım. Oda bana gönderme yapıyor güya heya ağlıyorum diyordu.

   İçimden geldi Allah seni ağlatsın demiştim, aradan fazla zaman geçmedi haber yaptı evi yanmış çocuk içeride kalmış bulamamış nasıl hıçkıra hıçkıra ağlıyorum balkonda diye yayın yapmıştı…

Yıllar sonra birisi dediki o kişi sana yalan söyledi gelen ana arıların beş tanesini bize verdi biz beşinide tutturduk…

   Kimsenin ahını almamak gerekiyor, benim karakter yapım size uymaya bilir. Son peygamberi bile sevmeyen akrabaları yakınları vardı. Hala yedi milyarlık insanlık âleminin altı milyarı sevmez.  Ben omurgasız biri, değilim. Haksızlık yapmamaya çalışırım bir haksızlık gördüğümde engel olmaya çalışırım. En ufak yalan söylemem, benim peygamberim iman ile yalan bir arada bulunmaz diyor.

İtlerin böyle bir derdi yoktur bu gün birine öbür gün birine kuyruk sallarlar gösterilen hedeflere ürer durular…

   Çıkarcılık ve çıkarlarına köle olmak ne kadar kötü…

   Bir başka konu ben resmi kurumda çalışıyorum, başımızda vatandaş var adam telefonda seni bırakmıyor. Vatandaş başına dikilmiş biz ana arı işi konuşuyoruz.

Bir sürü soru soran var ben kimsenin danışmanı değilim. Bu güne kadar benimle alış verişi olmayan kişiler bana soru soramazlar. Genelde müşterilerim kayıtlıdır onların bilgi alma ve soru sorma hakları olabilir, her yıl insanlar bilgilensin diye arıcılık forumuna ciddi paralar yatırıyorum, şu an 20 bini geçti üye sayısı isminizle üye olun diyoruz nik silmekten bıktım. Bir derdin varsa arıbakanı forumda üye olmayanlara bile kısıtlama yok tüm bilgileri açmışım.

    Sizin boş vaktiniz çoktur ama benim tüm vakitlerim dolu, boşa lak lak yapmanın alemi yok. Mesai bitimi arılığa koşuyorum acil ne yapılacak öncelik meme dağıtımı larva transferi vakit varsa ertesi güne gidecek ana arıları toplamak. Damızlık erkek üretimi, sperm toplamak suni tohumlama yapmak bunlara ben vakit bulamıyorum gece 9-10 gibi arılıktan ayrılıyorum bazı geceler gece yarısı arılıktan çıkarım. Yettimi yetmedi sabah namazından sonra sabah 5:30 da arılığa gidip mesayi başlayana kadar ana arı toplar öğlen yemek saatinde kargoya veririm.

Atalar boşuna dememiş it ürür kervan yürür diye…

Bu arada 6 tanede av köpeğimiz var hiç birisini itlere değişmem…

Bir çok dostum keşke bu yazıyı yazmasaydın diyecek sizlerden özür diliyorum, yazmazsam o zaman ben Ali Türk olamam...