Bu gün 1 mart 2012 kış geri geldi. Sabah evin penceresinden aşağıya bir baktım her taraf bembeyaz kar ve hala yağıyordu.
Aşağıya indim, kar yağıyor ama hava o kadar ılıman ki sanki gidiyorum dediğini duyuyorum, sanki kışla söyleşi yapıp vedalaştık.
Gebze Belediyemizin Park alanı. Erken gelenlerin araçları hemen kar tutmuş, acayip seri kar yağışı var ama bir taraftan erimeye devam ediyor. Arkadaşlardan birisi hava 5 derece filan dedi, zaten ılımanlık bundan olmalı.
Bahçedeki ağaçların son görüntüsü, süper duruyordu.
Yanımda bulunan çay işleri müdürümüz, yav beni bir resimle demez mi::))
Yıllardır çay ocağından kurtulamadı.
Hatta bir ara belediyemizin çay ocağını birisine sattı::)
Bir gün belediyede çalışan birisi çay içmeye gelip, İlhan'a nasılsın işler nasıl demiş.
İlhanda diyor ki, dünyanın parasını kazandım, artık ocağı satacağım. Bunu duyan öbür arkadaş akşama kadar çay ocağındaki hareketliliği takip ediyor, kim bilir ne hayaller kurdu, diyor ki çay ocağına kaç para istiyorsun. Bizimki 3 milyona vereceğim der.
Birisinin boğazdaki köprüyü satması gibi bir şey bu.
Adamcağız 2 bin lira temin edip, gidip birde istifa konuşması yapmış. Zabıta Müdürümüz diyor ki niye istifa ediyorsun. Adamda belediyenin çay ocağını aldım demiş. İlhan çağırıyorlar bu nasıl iş diye, demiş ki müdür bey, ben şaka yaptım, bu gerçek zannetmiş ne bileyim::))
Her yerde derler ki çaycılar la nerede olursa olsun iyi geçinmek lazımdır diye.
Arıcılık bilgileri, kışın yavru durumu.
Bu karda kışta bu resim neyin nesi derseniz, bundan daha soğuklarda bu arılar yavruyu kesmediler. Balı olan arı yavru filanda sökmez.
Bir kaç gün sonrasının hava durumu, 5 mart 9 derece.
6 Mart 13 derece.
7 Mart 16 derece, yani bu kar kıyamet son çırpınış tı, bahar kapıya dayandı hadi hayırlısı.
Bunları ileride arşivde bulunsun diye ekleyi verdim.
