31.12.2008

ANAARI KUTULARININ 2009 VERSİYONU::)) 2008 BU HABERLE KAPATTIM GİTTİ

27-28/12/2008 günleri bayagı yogun geçti, iki günde ne toz yuttum .Cumartesi tahtaların boylamasını yapmıştım.Pazar günüde yukardaki kutuyu oluşturacak aşağı yukarı tüm parçalar oluşturuldu.Gelelim pazar günkü yapılanlara.
Seyithan abi marangozda çalıştıgımı duyunca pazar günü güya yardıma geldi, ben zaten cumartesiden işleri bitimiştim de diyebilirim.::))

Pazar günü ızgarada hamsi planlandı.Cemil ustada tutturdu erik ağacından köz yaparsak hamsi bir daha lezzetleniyomuş, hayret ilk defa duydum ama işin içinde lezzet olunca denemede fayda var.Fakat erik agacıyla uzun süre maç yaptılar, hacı testereyle kesecem derken kıpkırmızı kesildi.Cemil usta yatarda biraz tırmaladı erik ağacını bu kadar inat bilmezdim.Sonra olaya el koydum işlem tamamdır.Getirin iki çekiç,birini kama yaptım Cemil ustayada vur bakayım,sonuç mükemmel.Ayşe teyze misali cırt diye gitti::))Sonra köz yapacaz derken marangozda az daha bogulacaktık,mangalı dışarı alıp köz iyice olunca içeri tekrar aldık.

Yemege başlandı,bizim yeni hacı bir tuaf.Balık dokunuyormuş, hayret dememekki balıkta dokunurmuş.Olan bize oldu,hacı yemeyince onun hissesine düşenleride yemek zorunda kalıyorsun.Ziyanmı olsunlar, derken balık bize dokundu, üç çiftli ekmek yemişiz üç kişi yuh yani::))
Bu hacı zaten Trakya'dada böyleydi,adama bal yediriyoruz diyorki canım ne istiyor biliyormusun, yok hacı abi ne istiyor, mercimek çorbasına limon sıkıp yemek.Olur hacı abi tarlaların içinde yapmadığımız bir mercimek çorbası kalmıştı.Yav ne oldu,birden kendimizi Trakya'da bulduk abeyav. Sonra baktım hacı harbiden balık yemeyince gidip marketten beyaz peynir getirdim.Çayla götürdü,afiyet olsun.Bizde balıkları bitirecegiz diye öldük.

Bu pazar günkü yapmış ve bitirmiş oldugumuz ikinci numune üçlü anaarı kutusu. Kafadaki ilk tahtalar birazdaha uzun biçilmeli.Ben bunlara ayrıyeten ayak çaktım,aslında yanlar uzun olursa ayak çakmayada gerek kalmayacak.Biçilmeyenlerin yanları dediğim gibi olacak.

Hem ayak hemde az yukarı taşırmak gerekli,bunları kutu bittikten sonra tespit ettim tabiki.
Bundan sonra akşamları ve hafta sonları ful çalışmalıyım bahara ne kaldıki.Bölmeler ve en baştakileri 1 cm. kovan boyunun dışına uzatıyorum.1 cm.kontraya örtü tahtası yaptıgımda hem araya giriyor hende düm düz oluyorlar. Arıcılık malzemesi.
Bu kutular 2009 model olacaklar,tasarımı 2008 ama hepsini tamalasam şimdi ayıp olacak.Onun için 2009 model olsun diye şimdiye kadar oyalandım desem kaç kişi yer bilmemki.
Sonra kurdele kesimine geçildi,burada kurdele kapagın kutuya kapatılışı.
Durup duruken dünya iş açtık başımıza.Allahtan hayırlısı bakalım.
Lambaları açılmış malzemeleri dizdim,montaj son sürat devam edecek,hele bir 2009 olsun.

Bu arada biraz malzeme eksigimiz var,Allah büyüktür, O, ne kapılar açar görecegiz.



Bu arada bu kutular olmaz diyenler vardı,Mehmet Yüksel'den Almanya'daki arıcılardan anaarı kutu resimleri istemiştim,sağ olsun onlarda geldi,onlarıda yayınlarım yakında.

Yukardan aşağı bir yazan bölüm bütün tahta olacak.Aşagıda ayak,en üst taraftada ötü tahtasını tutacak.Kutu ortaya çıktıktan sonra degişiklik yapma kararı aldım.
2009 yılı herkese hayırlı olması dileklerimle.


30.12.2008

KARTOPU OYNAYAN ARILAR

30/12/2008 Tarihinde balkondan aldıgım resimler.Bir kaç gündür hava karla karışık yagıp duruyor.Bizdede çok olmasada çatılarda kar yagışından ağarmalar oluyor.

Bu resimleri aldığımda güneş bir yandan pırıl pırıl,diğeryandan da kar yağıyordu.
Balkon arıcılık ve kütük kovana bakıyorum.

Balkona asıl çıkmamın nedeni kütük kovan ne yapıyor bir göz atmaktı.Bu kütüğü yaklaşık 15 gün öncesine kadar besliyordum.Son 15 gündür de zaten hava devamlı bozuktu,arı salkımdaydı.Arılar daha öncede bunu yazmıştım,beslemeye başladınızmı önünündeki bir buçuk ayı görmeniz lazım demiştim.Besleme demek artı yavru ve su demekti, yavru demek içerideki ısının 35 derece olması demekti,yavru demek su ihtiyacı demekti.Ben kütüğü şurupla beslediğim için henüz suya gidip kartopu oynayan arıları göremedim.Dünkü haberlerde çok güzel görüntüler vardı, arılar kartopu oynuyordu bazı yerlerde.::))
Resimde, sökülmüş yavrular var.

Ben zamanında hata yapmadımmı yaptım ve hatalarımı görüp,hatalarımı görüp bunu paylaşmıştım.En iyi öğüt insanları kendi hallerine bırakmak.Herkes tecrübe etmeden söylenenlere hikaye gözüyle bakıyor.
Bizim kütükte devamlı beslendiğinden tabiki yavruyu kesemedi.Arılar dışardaki duruma göre yavruyu ısıtamayınca tehlikeyi görüp yavruları söküp dışarıya atmışlar.Yavru faliyeti çok fazlaysa arıda zayıfsa,söktügü yavru yerlerinin üstünde salkım yapacak ve boş peteklerin üstünde pinekleyip duracak.Birde yavuyu söküp atamayanlar hastalanacak.Salkım boş peteklerin merkezinden başlanarak daire büyüyor.Normalde sırlı balın üzerinde salkım yapmayan arılar,boş yeri merkezleyerek sırlılarında üstüne çıkacaktır mevcutlarına göre tabiki.Kovanda yavru faliyeti yoksa kışın anaarının bulundugu yerdeki salkım sıcaklıgı bildiğim kadarıyla 20 derecedir.Yukardaki arı resimleri numaralandırdım en soldaki arı son anda sökülüp atılmış rengi çok soluk.iki numaralı yavru ise pupayken söküldügü anlaşılıyor,üçün akibeti belli degil sanki arılar su ihtiyacını bu pupa veya larvadan temin etmişler. Daha önce okuduğum bilgilerdede arılar sitrese girdiklerinde larvaları yer şeklindeydi.

Bu kovandada hala yavru olma ihtimali var.Kar topu oynamasınlar diye,dışarıdan gelen ışık direk içeri yansımasın önlerine karton koyup,birde yukarıdaki havalandırma deliklerinden birini daha açtımki üşüyüp çıkmasınlar .Birazda biz çok kapatıyoruz arılar kışlarken delikleri, yurt dışında çogu kovanların altı hepten açık,sadece elek teli var.Kovanların önüne bu resimdeki gibi çapraz tahta konulabilir,yada havalandırmalı ise katlanır musluklar kapatılmalıdır yoksa arıların mevcudu devamlı düşecektir.

29.12.2008

YENİ İLGİ ALANIM MİKRO RESİM ÇEKMEK

Artık bilim adamları gibi arının kılını yününü sayabileceğim::))
Arıcılık ve mikro resimler.
Bu merak başımıza ne işler açacak henüz belli degil.
Bir işçi arının arkadan görünüşü,daha henüz bir tarafını karıştırmadım, sadece meraklı meraklı bakmakla yetiniyorum.

28.12.2008

ANAARI KUTULARINA, BAŞLANDI BAKALIM

27/12/2008 Cumartesi günü. Cemil ustanın marangozdayım. Anaarıların kutularına başladım.Bir sürü malzeme almışız genede yetmedi.Öğlenden akşama kadar bir tarafına planya atıp,birde boyladım parçaları akşam olmuştu,karanlıkta çıktık marangozdan.Yarına çıta yerine lamba ve ara parçalar biçilecek.



Yerdeki parçalar ara ve kafaya gelecekler,16 x 20- yada 20 x20 oldumu yetiyor.İşin garip tarafı kutuların alt tahtasını hesap etmeyince malzeme yetmedi.::((



Yanlardan çıkan bayagı bir parça var bunları kutulara geçmeli kapak yapacağım.



Bu posta biçilen kutu sayısı 60 adet,üç bölümden oluşuyor.Sağ sol ve ortadan çalışacaklar.Bir kaç tane 10 bölmeli yapmayı düşünüyorum.Bu onluları diğer kutulardan aktarılacaklara ayıracam.Birde ilk etapta yan yana kaç tane girecek onuda görmek istiyorum tabiki.


Bunlarda baharda faliyete geçecek,dağ tipi denilen kutuların çıtalarını örüp ve yavruların ilk basılacağı kovanlar.Üç adat biçtim 20 şer çıtalı,katlı şekilde 40 ar çıtalı oluyorlar.Bir tane elimde faal var.Dört tanesi faliye geçtiğinde beslemede yapmayacam kutulara,bu kovanlardan yavrulu ve ballı dolu çıta tranferi düşünüyorum.Metro kovan.






26.12.2008

ARICILIKTA BİR BAŞKA SORUNDA PAZARLAMA

Bu arada inverten şurup ve mahvolan arılar bu linkte,iyi bakın.::))


Gebze'nin Tepemanayır köyünden Cemalettin abimiz.Kendisi Gebze belediyesi emeklisi.150 Kovan civarı arılı kovanı var.Bu gün cuma çıkışı standına uğradım.Sorunu balları pazarlayamak.Herkesin derdi bir başka, kimisi arıcılık yapar yemeye balı olmaz,kimisi balı olur satamaz,halinden menmun arıcıları ne zaman göreceğiz bilmiyorum.Tabi bende bu arada balları stoklayanlardan biriyim,satılmıyorsa stoklayın::)))




Ama tam emekli işi, hem arıcılık, hemde bal satma işi ha::))
Tabi arıcı arıcıyı nerede bulacak, aylardır görmediğim Bayburt'lu Ömer abiyide stant başında görmüş oldum.Ömer abiyi uzun zamandır görememenin sebebi arılarını Kızılca köye kestaneye götürecekmişti, gidip yeri ayarlamış, gelip o akşam evinde bir yatıyor.Bir daha üç ay sonrası kalkmış.Geçmiş olsun dedim kendisine,şimdilik tedavi devam ediyormuş ama hala tam teşhis konamamış.Allah yardım etsin.
Bal tezgahında ne tür bal isterseniz var.Çiçek bal çeşitleri,kestane,karakovan usulu üretilen,yeterki bal almaya karar versin sevgili vatandaşlarımız. Anzer balı bile bulunur.

Bu arada Beykoz ziyaretimizde bize Aziz Mumcu birer kavanoz bal hediye etmişti.Doktorum ne yaptı bilmiyorumda, bendeki çam balı nasıl oldu anlayamadım efsaneleşti. Bal efsaneleşirmi bir bakın. Benim hatun babasına biraz bal götürmüş hediye gelen çam balını nasıl anzer balına çevirdilerse,hemde anzer balı diye .Halada anlamadım ama hiçte bozuntuya vermeyip,ayrıcada bende anzer balının çok şifalı oldugunu anlattım ne yapayımki:::))))

Arıcının kendi kafasına göre yaptığı çıta ve mumunu da arılara ördürdüğü petekli karakovan balı.
Herkese Allah bol paralı müşteriler nasip etsin.

24.12.2008

ANAARI KUTULARI İÇİN MALZEMELER GELDİ

Geçtiğimiz pazar günü aldığımız anaarı kutusu malzemeleri geldi.Saim kardeşim sağ olsun,malzemeyi getirmekle kalmayıp,birde taşıyıp malzeme böyle istif edilir diye bizi bilgilendirdi.
Bir çok kişi aldığımız malzemeye göz koydu,ne var aldığım 200 kg tahta,40 kg da kapaklar için kontra.kimisi göz hakkı,kimisi bunun zekatı yokmu dedi.Hatta ismi önemli degil, zekatını ne yapacan diyen biri, ayrıca aynı şahsiyet zekat mallarını yerine ulaştırmak için gönüllü oldu::))
Neyse bu kadar işten sonra Saim abiye gelen malzemeler işte bu şekle dönüşecek dedim.Yaptığı işe fazla bile bilgi verdim sayılır.Genede kendisinden Allah razı olsun,bakarsın gene işimiz düşer fazlada bazı şeyleri açık etmemek lazım::))
Sonrasında saim abi evine ben işyerime gittim.Bu arada geçtiğimiz cumartesiden beri havalar soğuktu ,bu gün ara ara kar yağışı oldu.

23.12.2008

KABAK TATLISI YERMİSİNİZ DESEM::)) ? ? ?

Bu sene kışın yarısı oldu hala kabakların tadına balmamıştık.Dün iş çıkışı belediyemizin yanındaki pazardan kabak aldım.Genelde mutfak becerim iyi desem yalan olmaz.Neyse kabağı dün gece, geç vakitlerde pişirecegimiz kadar soydum.Her şeyin püf noktaları var,kabak tatlısının olmazmı hemde bana göre çok.
Soyduğum kabakları ince ince dilimledim.Bunun nedeni ise kalın dilimlerin içine şurup işlemez tatlıyı yerken ağzınıza kabak tadı gelir,yani tatlınız kabak tadı vermemeli.::))
Sonra soyulmuş ve ince dilimlenmiş kabagımızın üzerine toz şekeri döküyoruz.Sabaha kadar belkemesinde hiç sakınca yok.Pek pis bogaz biri degilim ama,herşeyin kıvamında sı süper olur.
Sabah işe girdeken bir göz atıp birde resimledim.Şekeri tam erimemiş,bir kaç saat daha beklese kabak kendi suyuyla vıcık vıcık şurup içinde kalır.Ben öğlenleyin yemege geldim tatlıyı pişirmişler.
Tam kıvamında olmasada hemen bir tabaga bir porsiyon ayırıp yemegimi yerkende tatlıya kıvam verdim.
Tatlınızı ocakta pişirdikten sonra şurubu daha keskin olsun diye tencere kapagını açıp alevli ataşte kaynatıyoruz.Bunu yapmamızın nedeni şurup içindeki suyu uçurup,daha keskin tatlı lı severim.Kıvam bence oluştu.
Sonrada ocagı kapatıp işe gittim.Akşam içişlerinden de tatlı harika olmuş,taktiri duymak sevindirici olsu.Buyrun hep beraber afiyet olsun::)))
Bu resim ve aşagıdaki 15/12/2008 tarihinde çekildi.O gün arılar acayip polen getiren arılar.
Bu arıda pencere önündeki mermere konmuş dinleniyor.

Buradan aşagıdaki resimler ise 17/12/2008 tarihinde çekildi.Hava bu günde iyidi.İncelemeler yaparken yerde arı ölülerinden birisi ilgimi çekti.Elime aldım acayip polen toplayıp kovanın musluguna iniş yapamamış ve balkona konmuş sonunu getirmiş.İnceledim balkondan kalkmak için çok çabalamış ama başaramayarak ölmüş.

Son baharda arıların uçması bu nedenlerden dolayı hiç iyi degildir.Havanın iyi ve güzelligine aldanıp işe giden arılar aynı anda degişen sıcaklıklardan dolayı telef olurlar.

Kışı sert geçen yerlerde arıcılık daha kolaydır,arı salkıma girdimi mevcutlarını kaybetme riski yoktur,bizim buralarda ise risk çoktur.Birde yanlış beslemeleri buna eklerseniz dışarı çıkmayacak arı keki yediğinde zorunlu suya gider.Şimdi olanlardan haberimiz olmadığından gidip geliyor sanırız.Telef olanları bir tespit edebilseydik keşke.


Bazen hava iyi oldugunda uçuş oldumu bir çok arı balkonda hareketsiz duruyor.Alıyorum elime canlılık alemetleri var,nefesimle veya bir kavanoza koyarak ısıtıyorum başlıyorlar uçmaya.Neyse pazar gününden beri artık salkıma girdik çok şükür.Uçmuyoruz ve şimdilik telef olmak yok.Kütüktende bu kadar şimdilik.