ARICILIK VE ÖZEL ANA ARILAR...

 2013 Yılında tohumlamış olduğum kafkas ana karniol baba kraliçe bu yıl ikinci kez değiştirilmek istendi. Kapanan memeleri kendisi bozmuş, bundan önceki ihtilal girişimini ben önlemiştim.
Arıyı bölüp daha iyi kontrol altında tutarım dedim.
Bu sene bala çalıştırayım dedim ama ana arıyı götürecekler vaz geçtim.

Kafkas ana, karniol babalı kovandaki yavru durumu...

 Bu yıl ikinci uygulamanın sonuçlarını bu hafta sonu aldım.
Birinci uygulamayı 3-4 günlük zaman dilimi ile gümletmiştim.
Genelde tohumlamadan bir gün önce bayıltılıp ertesi gün tohymlamaya alınan ana arı başarılı bir şekilde tohumlanmış ise 4 gün sonra yumurtaya başlar.
Bazen koca çıtada 4 gün sonra tek yumurta görürsünüz bunun adı kılavuz yumurtadır.
Bir gün sonra ise yumurtayı saydırmaya devam eder.

 Yumurtalardan birisi polen üzerine bırakılmış...

 Yapay tohumlanmış ana arılarda birisi daha yumurta atacak boş petek gözü arıyor...

 İlk turda başarısız olduk, tohumlama günü önceden hazırladığımız erkek arılardan yeterli sperm alınamadı.
Sadece 3 doz sperm toplayabildik.
yapılan işlemlerde başarısız oldu sadece bir ana arı 15 gün sonra yumurtaya başladı.
Aynı turda bekleyen ana arılardan geri kalanları 14-15. gün dölledim, bu kriterler dışı bir şey, 3 tanesi yavruya başladı, hatta notlarımda birisi olmadı yazmasına rağmen düz düz yavru kapadı.
Tohumlanan her ana arının hepsinin sesli notları vardır.
Tohumlanan ana arılardan birisine sperm verilirken iğnede  tıkanma oldu bayağı sert bir boşalma gerçekleşti, bu oldukça kuvvetli bir baskı idi, sonuç o ana arı yumurtaya başladı.

Birinci turu 5 gün sonraya pilanlaya bilseymişim her şey yolunda olacakmıştı. Baştan sperm bulamadık, 3-4 gün sonrası sperm var ana arılar yoldan çıkmış. Bölmelerin bazıları yalancıya kaçtı, bazı ana arılar kafeslerinde ölmüştü...

 Hafta içi oğul var alırmısın teklifi geldi.
Hemen belediyenin yanında bir yerdi biladeri aradım boya haneden bir ruşet getir, ruşet hemen geldi.

İşin garip tarafı sokaktan ne kadar gelip geçen varsa herkes bir şekilde arıcıydı.

Yorumlar, akıl vermeler, oğulu bize haber verene niye verdin bu oğul 300 - 500 lira ederdi gibi söylemler...
Kovanıdan benden olsun al sana 200 lira dedik alan yok tabi :)

Kocaeli Büyükşehir belediyesinden misafirimde oğul alışımızı izledi.

 Hafta sonu cumartesi günü Ovacıkta bulunan malzemelerimizin kalanlarını almaya gittik.
Aklınızın ucundan geçmeyen işler başınıza gelebiliyor.
Ovacıktaki malzemeleri yükleyip  biçilmiş tarlada ilerledik, yola çıktım arabada acayip ses yapıyor, bir balans sorunu var gibi.
İnip baktım aman Allahım...
Şafta biçilmiş yulaf sarılmış, geri geldim olmadı ileri gittim olmadı. Yaklaşık 10 km 10-15 km hızla gidebildim.Kanal türü bir yer bulana kadar 10 km gitmişiz...
Şaft sanki balya makinası gibi iyice sapı sarmış , sadece paket yapıp kenara atamadık.
Neyse bir yere tırmanıp arabanın altına girdiğimde yulaf saplarını kestim, gerçi yolda rulodan geriye bu kalmıştı...
Samandan ne olur demeyin...

 Akşam üzeri yan bahçede ağaçtaki asılı oğulu gördüm. Kendi arılığımdaki şüpeli kovanlara baktım sanki bizden değil gibi.
Renk ise sanki akdeniz arısı...

 Bu yılın ilk memelerini kestirdik, iki ayrı kovanda toplamda 20 meme doğumuna 3 gün kala kesildi.
Kesilen memelere her zaman üzülürüm, bunlara biraz daha fazla üzüldüm. Bursa'dan getirdiğimiz değerli anacın memeleriydi.
Tam toparlanıp arılıktan çıkıyorduk, memelerin dağıtım tarihlerini kontrol ederken içimden sayılarını öğrenmek geldi.
Bir baktım memeleri tırtıklıyorlar.
Hemen kalanları günü gelmeden kutulara dağıtık. Birde ötekilere bakayım dedim, bitirici kolonilerde katlardaki çıtalarda sürekli meme kontrolü yapıyoruz. İşin garip tarafı yemlikleride sıkı kontrol gerekiyor.
Yemlik altından çıkan bir ana arı 7 memeyi bozmuş ve iş üzerideyken birde onu bozduk bu kovandaki memelerde hemen dağıtıldı.
Sağ olsun Mirili Fatih, lisanslı damızlığından bize larva ve yumurta vermişti. İnşallah özel damızlığın 25 civarındaki kızı özel işlemden geçecek, nikahlarını kıyacağız.

 Bozulan memelerin birisi yeni bölmeydi, akşam üzeri tam bakamadım ama büyük ihtimal dışarıdan ana arı girmiş olmalı. Bir başka seçenek ise bir kaç gündür serin ve yağışlı hava vardı arılar bu kadar, bize meme fazla diyebilir.
Bu gibi durumlarda ben mümkün olduğunda bir kovana güvenmem ve şansımı yükselmek için kovan sayısını yüksek tutarım.
Bir kovandaki memelerin başına bir şey gelirse öbür kovan sağlam kalsın. 6 Ayrı kovanda Bursa'dan gelen memeler vardı iki tanesinde sorun yaşadım.

 İki kovandaki memeler biraz erken olsada kutulara dağıtıldı.
İki kovandaki memeler kafese aldı.
İki kovandaki memeleride kendi haline bıraktım.

 Bu özel ana arılar 3-4 gün sonra doğacak.

Memeleri kafeslemeyi genelde yapmıyorum ama bazen kafes gerekiyor, birde doğacak ana arılar çok özel ise...

Cuma,cumartesi ve pazar bölgemizde serin ve yağışlı hava vardı.

Kutuları kontrol bile edemedik arada yaptığım yoklamalarda pazartesi belirlenip toplanacak bayağı bir ana arı var.

 Arılık etrafına kavun karpuz ektim, keçiyi beklemeye başladık.
Eleman doktor keçiyi ne zaman soyacak deyip durur...

Haziran ayı ilk haftası yağmurlarla geçti.
Yağmur yağması iyi oldu etraf kurumaya başlamıştı.
Yağışlar doğaya yeniden doğumlar ve hayat veriyor...

ARICILIK NİSAN AYINA GİRİLDİ, ARILAR AÇLIKTAN ÖLECEK...

Kışlayan fazlalık özel arı satışının sonuncusu, yerine gönderildi.Kışlayan fazlalık damızlıklarda diyebilirim. Kıştan ödemesi yapılmıştı...
Bu arılar çok zor şartlar altında üretildi. Hiç bir imkanımız yokken gelinen nokta dalga geçmeler yapılan işi küçümsemeler, bunların hiç birisi bizi yıldırmamıştı.Birileri sizinle kafa yaparken öbür tarafta size manevi destek verenleri unutamam...
Damızlık dediğinde ana arının soyu belli olmalı, kullanılan erkek arılarda soyu belli olan arılardan seçilir.
Damızlık işini ülkemizde anlatmak ise zor, senin en tependeki adam arılığındaki en iyi arı damızlık derse arıcı ne yapsın, aslında belgeler alıp benim kariyerim var diyen kişiler, yaptıkları açıklamalar bana göre ne kadar cüce olduklarını kanıtlıyorlar...
Bunlar 2 çıtalık özel arılardır...
İki çıtalık arının fiyatı 500 liradır. 2015 Yılı özel arı siparişi almaya devam ediyorum.

Arının yola gideceği akşam mesai bitimi arılığa gittiğimde hava oldukça soğuktu...
Ana arıyı hem görmem gerekiyordu hemde kafese alıp yolda bir kazaya maruz kalmamasını sağlamalıydım.
Video çektim, bize çamur atanlar bu havada ruşet değil bir minik ana arı kutusu açsınlar bakalım neler olur :)

Dostum otobüsü ayarlamıştı, saat :20:00 gebzeye girecek dedi...

Hava acayip soğuk ve yağmurda terminalde otobüs şimdi gelir şimdi gelir derken, saat neredeyse 22:00 olmuştu.

Sonuç mutlu son emanet yerine ulaşmış...

Salih Ceylan, Tekirdağ Erğliden, bizim doktorun bahsettiği arıcı Terci Ahmet arkadaşıymış. Kızı Gebze de öğretmen. Bizlerden her türlü yardımı esirgemeyen, Sultanköy eski muhtarı, Kani bey bana ekmem için arı otu tohumu yollamış.

Arı otu veya fazelya deniliyor.
Bölgemizde mayıs sonu polen sıkıntısı çekiyoruz, ana arı üretenler için polen çok önemli. Hem meme beslemede, hemde erkek arıların devamının sağlanmasında polene acayip ihtiyaç var.
Genelde yazın kestaneye giden arılardan polenli çıta transferi yapıyorum.
Arı otunu ekecek bir yer ayarlayıp sonuçları görmem gerekiyor. Arı otu ekildikten 40 gün sonra çiçeklenip 2 ay filan çiçekli kalıyormuş...
Muhtarım Kani beye ve Salih beylere teşekür ediyorum.

Gelelim ana arı üretim işlerine...
Bu yıl Ege ve Akdeniz de bile ana arıcılar üretime geçemediler. Hava koşulları ortada ve sizin çalışmanızla bu iş olmuyor sıcaklıklar lazım ve arının çiftleşeceği ortam henüz oluşmadı. Ana arı üretseniz bile kaliteli bir üretim yapmazsınız. Ana arı çiftleşemeyip yaşlanacaktır bölmesinde.
Bu haftadan sonrası açılıyor artık 10 -15 nisan arası işe girişilecek...
Köpük kutular için metrolar yapılacaktı. 2 Aydır birisine söyledim bana 15 çıta olacak şekilde, 30-40 tane bunlardan yap, numunede verdim.
Sanki sanat eseri yapılacak, efendim bu tahta olmaz budaksız olacak, kereste özel alınacak tamam nasıl biliyorsan yap dedim...
Gelinen nokta hala bu gün yarın derken baharı bulduk, en son bir yatar daire alıp kendimi marangozun elinden kurtardım, dün gelmiş arı giriş yeri büyük olmuş deyip gitmiş...
En son benim model 30 çıta artı yemlik için yer bırakıldı, aldığım malzemeden 19 tane metro çıktı.
Bunun en zor tarafı ise 1000 adet civarı raf pimi çakılarak çıta arası mesafe oluşturulmasıdır. Dile kolay bin tane, saymaya kalksanız bir sürü zaman lazım.

Biladerler avcı, avcılarda bazen cila hanede toplanırlar.
herkese bir çekiç, yapılacak iş basit zaten...
İki akşamda tüm raf pimleri çakılmış...

Bunlara arı koyduğumuzda 600 civarı çıta işlenip köpük kutulara bölme alınacak.
Köpük kutulara bir çıta arı silkeliyoruz, arılar 3-4 gün kapalı kalıyor yarısı kırılıyor. Kırılma nedeni arı aldığı şurubu koyacak örülü petek bulamıyor ve bana göre çatlıyor. Yavru yok ve kendisine gelecek görmüyor umutsuzluk arılar için yıkımlardan birisi...
Bu sistemde kovan böler gibi arıyı bölüyorsunuz. Daha az arıyla kutu tıkır tıkır işliyor...

Bir iki akşamda işi bitirdik, işin uzaması yatar dairenin motor aşırı ısınıyordu, motoru yanlış bağlamışız, iki fazla çalışmış, notüre faz vermişiz :(

İçten yemli yapmayı düşünüyordum yarım plastik yemlikleri 1 cm kesince yemlik işi halledildi.

Çalışınca neler yapılıyor neler, çalışmaz isen ortaya bir şey çıkmıyor.

Her yıl kendime mutlaka bir şey buluyorum...

Bir daha marangoz iş yapmayacağım diyorum marangozla uğraşmamak için birde yatar daire aldık...

Okulda öğrencilere ödev veriliyor, ödevi yapanlar veliler ve başkaları öğrenci yapımı izliyor...
Bilim ve teknoloji dersiymiş...

Ödev itina ile yapılıyor, bizim yatar dairede işe yaradı...
Zeki usta cilahanenin sahibi, gelip gidenler derki, Zeki ustanın kapısında it, kedi olmak varmış...

Kedileri salamla besler...
Bazılarıda kedi köpek besler ama Zeki usta gibi kimse kedi köpek besleyemez...

Metro kovanlarımın kapaklarının kısa parçaları yetmedi...
Ağaçları ekleyip yamadım gitti..

Metro kovanların kapakları kovanların yarısı kadar ağaç yedi...

Kapakların kasalarıda tamamlandı...
Akşama üstü çakarım, saçları özel olmalı, elimdeki saclar yetmiyor, 140 x 35 boyutunda saç kesilmeli...

Gelelim arıların durumuna. Daha kovanların raporlarını almış değilim, bu kovan atıyorum 3 çıta bu kovan 5 çıta diyebilmek için çalışma yapamadık. Nedeni ise güzel hava bulduğumuzda şurup vermeye zor yetişiyoruz...
Peşi peşine 3 gün güzel hava bulamadık, bir gün iki üç gün bozuk ve soğuk. Arılar şurup vermez isek açlıktan ölecekler.
6 Çıtaya basan bir arı verilen keki çok az almış. Bu resimler kek verildikten bir hafta sonra çekildi...

Bu arı bir haftada bir kilo kekin yarısını almış. Bu arıya ben bir günde 5 litre şurup yüklerim, onun için kek arıyı doyurmak ve stokları artırmak için verilen bir ürün değil.

Katlı bir kovana iki kilo kek verdim, bu arıda çift şurupluk var özel erkek üretimi yapılıyor baktım bir ara erkekleri dışlıyorlar, hemem keki verdim arılar başka şeylerle uğraşmasınlar diye, kekledim yani...

Erkek üretimi yapan kovan yemlik altına petek örmeye başladı ama dün akşamdan bu tarafa havalar gene hissedilir derece soğudu 4 gün kuvvetli yağış bekleniyor, hatta dünden beri devam ediyor.

Ana arı üretimine geçebilmem için sıcakları bekliyoruz. İnşallah bu son soğuklar olur.

Bunu defalarca yazmama rağmen, hala acil ana arı isteyenler var. Benim çalışma sistemim önceden hesabı görülmüş ana arıları teslim etmektir.
Yani aylar öncesinden ana arı için para yatırmış kişiler sırada, siz kalkıp bu gün bana ana arı lazım diyebilirsiniz ama ana arı alma şansınız yok.
Ana arı alacaklar önceden kayıt yaptırmış kişilerden oluşuyor. Telefonda ana arı siparişi almıyorum, aribakani.gmail.com adresine mesaj atarsanız oradan size cevap veriyorum, işine gelen sipariş verip sıraya girebilir.
Bu arada tek ana arı satışım yoktur. Bunu da ayriyeten belirteyim.

Ana arı üretimine çalışmaları başlamak üzere, artık son virajdayız diyebilirim.
Ben ana arı bekleyenlerden daha çok bir tur erken üretirim diye planlar yapıyordum olmadı. İyiki kimseye nisan ayı içine söz vermemişim yoksa duman olmuştum. Nisan ayı içine söz verenler şu an büyük sıkıntı çekiyorlardır. Nisan ayı içinde söz verenlerde zor durumda onlarda zor durumda olmayı istemezlerdi ama kış bitmedi ne yapsınlar....

Bir yerden diyorum bu yağışlı ve soğuk havalar nimet, havalar bir ısındımı 3-4 ay artık gecemiz gündüzümüz belli olmaz.
Bunca sıkışıklık arasında pazar günü havada çok iyi olmasına rağmen Bursa'daydım.

Halamın oğlunun oğlu evlendi. Allah gençlere ömür boyu mutluluklar versin.
Düğün dernek işleride bir taraftan iyi oluyor, başka türlü akrabaları nasıl göreceğiz bilmem.


Yolcu ettiğim özel arının videosu....



Yolun açık ve F1 kızların çok olsun....

ARICILIK DEVAM EDİYOR, AĞUSTOS AYININ YARISI BİTTİ...

Bünyamin Polat, kekçi...
Bu hafta içi kek yaptırmak için hazırlık yaptım. Bir türlü Bünyamin ile buluşmayı ayarlayamadık. Benim istedim zaman o olmaz diyor onun dediği saatte ben olmaz diyorum ve sabahın körüne anlaştık, birisi sabahın körü olmaz yazmış...
O zaman gündüzün köründe buluştuk.
Sabah saat 06:10 da dükkan açıldı...

2 Çuval şekerin pudra haline getirilmesi 40 dakika civarı.

Kanana konulmuş şekere bal dökülüyor...

Karma işlemi 10 dakikada biti...

Saat 07:10 da Sultanbeyli'den ayrıldım, bir saatte 100 kilo şeker çekildi, kek karıldı poşetlendi  ve ben yolla çıktım, 08:30 da belediyede mesai başlıyor...

Şu an tüm işler bana kaldı, sabah genel olarak 06:00 gibi evden çıkıyorum, akşam ise 21:00 dan sonra öve dönüş oluyor. En yoğun son bir ay kaldı sonrasında ana arı üretimi devreden çıkınca, gerisi kolay olur.

Bahçe işlerimizde bizimle yarışacak olanlar...
Demek ki bunca yıl bizi tanımamışlar....
Bizimle yarışanları keleğe getiririm :))

Kelekler çıtır çıtır....

Sadece kelekmi....

Arılık civarına ektiğimiz kestaneler, yapraklarını döktüler yeniden yeşeriyorlar, bu yıl içinde bazısı üç bahar yaşadı...

Bahçeden patatessssss.....

Tohumluğa ayırdığım pembe domatesler dalında çürümeye başladı bende kopartıp bir yerde beklemeye aldım.

Dizlerimi çöküp domateslerle boy verdim, genede yetişemedim uçlarına, keşke dizlerimi kırmasaymışım...

Birazda hayal ürünü yazılar yazayım, bunları uyanıklar yemez amma saflar kesin yer. Yukarıdaki çıta anne kafkas baba karniol ve buda kızlarının çıtası....
Bir başka çalışma daha var, karniol ana arıya kafkas baba...
Bunca iş arasında bunlara geçmişte ve gelecekte zaman ayırmak zorundayım, nasılsa hayal beleş at atabildiğin kadar....
Biz ilk defa 2008 yılında karniol f1 ile tanıştık, iyiki tanışmışız...
2009 yılına karniolsuz çıktık, Oktay bey dediki hemen bendeki karniolu kovanı ile al götür...
2009 da yeniden damızlık temin edildi ertesi sene gene sorunlar yaşadık bunun sonu yoktu...
Dışa bağımlısın paran olsa bile hemen alamıyorsun alsan getirmesi sorun....
2009 Yılında suni tohumlamaya kafayı taktım 2011 yılında başarıya ulaştık, yayınlarımızı takip edenler bilirler.
Link burada.
http://bengittim.blogspot.com/2011/08/aricilik-ana-ari-suni-dolleme-ve-saf.html

Bir kaç çeşit damızlık temini yapıldı ama en iyiler Emmi'nin Damızlıklarıydı...
Eminin damızlıkları ise karniol Sklenar...
Bir arı bir bölgede 5 yıl yaşarsa ekotip oluyor, bilimsel makaleler böyle, bizim arılarda Gebze ekotipi oldular...

Hayal kurmaya devam ederken bazı arkadaşlar Yasmiz denilen bayanın arılarından damızlıklar getirdiler, bende bunu öğrendim, yumurtasından temin ettim. Yasminin arıları ise karniol Troiseck.
Karniol arıları 4 hat etrafında toplanıp daha sonra bir sürü guruplara ayrılıyor....
Temin ettiğim yumurtalardan ürettiğim ana arıların babalarını elimizde olan Sklenar erkekleri ile birleştirdim.
İki ayrı hat, bir ana arıda toplandı...
Üst ve alttaki resimlerde bu iki hattın kapalı yavruları...
Yazının başında belirttim bakın bunlar tamamen hayal ürünü inanmayın...
Egomu tatmin etmek için böyle hayal ürünü yazılar ve resimler paylaşıyorum....
İsteyen yer istemeyen yemez...

Sklenar hattını biliyoruz ülkemizde 5-6 yıldır kullanılıyor verim sakinlik konusunda sıkıntı yok, Troiseck ise bu yıldan sonra test edilecek....

Darıcada bize komşu bir arılık var, bizim arılarımızdan arılıkda diyebiliriz. Komşunun bir arısı vardı, oğul çıktıkça İlhami abi komşuya senden çıkmıştır diye haber vere vere bir hal oldu.Bizim katlı kovanlar boşalıyor haberimiz yok...
Nasıl espri ama....

Kendi işimiz az geliyor yollarımızı gözetleyip yolumuzu kesenler olabiliyor, bal nasıl alınır bir kez arıcı bal hasadını izlemesi lazım gerisini kendisi artık halleder.

Balları aldık, kovanların katlarını indirdik, kovan içini düzenledim ama yeniden bir düzene gidilmeli, kovanların hepsine kek ver dedim bir ara kovanları bir değelemem lazım....

Bal kemerleri iyi...Bu durumda şurup verilirse yavru alanı daralır, kek vermek lazımki çıtalar bloke olmadan yavru faliyeti artsın...

Bu arılıktan çıktım bir başka komşu birde benim arıya bakıver demez mi, baktım, katta daha 4 çıtaya arı basmamış, 20 gün sonra beni çağır balını alalım dedim ve geçtik kendi işimize....

Aynı gün akşamı bardakları İlhami abi ile doldurduk, şu bile acayip zaman alıyor, bir değil iki değil, 300 bardağa su doldursan bıkarsın...

İki gün içinde tüm ana arı kutu ve gözlerini kekledim...
Tüm işler bana kalınca acayip bir yardırma başladı, sabah 06:00 gibi evden çıkıyorum 21:00 den sonra eve giriyorum, günler kısaldı işler yetişmiyor, fireler arttı ve ana arı sezonunun son bir ayı diyebilirim.

Cuma akşamı iş çıkışı mesai arkadaşımla Darıca'dayız...
Salih Katı...

Müdürlükte arıcılığa merak saranlar var...

Darıcada ertesi gün verilecek hazır ana arıları topladım...

Cumartesi gün sabah sabah gene bir tek, terkler tek olmuyor, birisi terk ediyorsa, mutlaka başka birinide yoldan çıkartıyor. Bir anası kutuyu hemen götürüp dolaştıkları yere silkeledim, arılar kutuya yöneliyor, bu güvercin çekmek gibi bir şey aynı mantıkla oğul veya terki bir tarafa çekiyorsunuz...

Kutuyu yerine götürdüm, iki ana arı vardı, birisini alıp bir anasız kutuya saldım gitti....

Mitat abi cumartesi sabah ana arılarını almaya geldi, hepsi hazır değildi bir kaç tanesini birlikte topladık.

2011 Yılında aldığım analardan birisi hala sağ diyor....
Böyle müşteri olursa biz ne yeriz....

Mitat abi ve Bedri Akdoğan'nın ana arıları...
Hayırlı olsun.

Bu günlerde renksiz polen akımı var...
Cumartesi yazın en sıcak günü imiş, öyle dendi.
Acayip bunaltıcıydı, öğleye doğru arılıkta adım atılamaz duruma gelince dedim şu öğlen sıcağını değerlendireyim.
Yola çıktım Ercan Bektaşı aradım nerelerdesin geliyorum diye, abi buyur gel, Pınarhisar'dayım dedi ::((
Biraz ana arı meme kafesi (bigudi) alacaktım hemde hoş beş ederdik...
Bitkisel varroa solisyonunu tanıtım için konferanslar veriliyormuş, cumartesiyimi buldun otur dükkanında....
Rotayı Ovacığa çevirdim hala malzemelerin hepsini almadık.

Direkte asılı duran pantolana kuş yuva yapmış, yavrular çıkmış ve şu an kira vermeden evi terk etmişler  :))

Dana önce bir başka pantolonun cebine yuva yapan bir kuş vardı, bunlar iyice sapıttılar....

Geçen yıl arılıkta ramazan ayında yemek yapıyorduk, bir poşette patates kalmış...
Patates acayip olmuş....

En ilginç olanı ise mandıradaki kapalı alanda, raflı bir dolap vardı. Rafında duran bir patates yeşermiş, dallar kökler salmış ve rafta minik minik patatesler üretmiş...
Ara sıra yağmur suyu almış olmalı...

Hayret etmemek imkansız, her canlının birinci görevi soyunu yaşatabilmek veya sürdürmek için çalışıyor. Bu patateste tüm olumsuzluklara rağmen geride minik yavrularını bırakıp ölmüş...

Eski arılığımda bulunan malzemeleri alırken eşek arısı trafiği vardı yerini buldum ve sonuç ortada...

En son kraliçe fırladı yakalayıp icabına baktım...

Daha iki tur daha atarız tüm malzemeleri getirmek için...

İki tanede arılıktan sepet getirdim, sepet anası üreteyim bari...

Bu günlerde arı koyacağım...

Darıca'daki köpük kutuların nakilleri tamamlandı...
Köpük kutuların kayıtlarını fayansla sağlıyoruz, meme verilişi ana arının çıkması ve yumurtaya başlaması gibi notlar, silinmesi kolay zaten bir notu yazın öteki nota kadar güneş solduruyor, fayansın dibini bulana kadar zaten sezon biter...
Asedat  kalem kullanıyoruz, ince uçlu...

Köpük kutuların yan sanayisi biraz eksikti, yapılmış hazır iki metroya daha bu hafta sonu arı silkeledim, 3 çıta arı ruşete sığmadı, birde moralleri bozuldu sanırım. Tüm yavruları, balları alınan arılara kek verdim...

Arıların üçüncü şuruplarını verdim kış stokları için.Arı balı yoksa frene basıyor yavru yapmıyor ve dolayısı ile gelişmiyor, cebinizde para misali, yoksa boynunuz bükülüyor varsa daha değişik olmakta arınında parası bal stokları.
Yağma faaliyeti o kadar çoğaldıki açıkta bir şey bırakmaya gelmiyor her taraf arı oluyor.
Şuruplama işini akşam ezanı okunduktan sonra hazırlayıp dağıtıyorum, iki üç akşamda tüm arılık şuruplanmış oluyor bir akşamda bitmiyor kamburum çıkıyor....

Minik patateslere kıyamadım, topraksız dünyaya geldikleri için toprağa doysunlar diye bu mevsimde ektim...

Gebze ekotipi bir anaç, köpük kutuda yapay tohumlamalı ana arı olur mu diyorduk, yavruyu kapadı ve sökülmeye başladı...
Güçlü bir köpük kutu idi, kanat kesik olduğu için terkte edemiyor, sıralamadaki 20 nolu kızımız....

Meraklı olmak hiç iyi değil ama merakımızı da giderdik...
Gebze karası.Anaç arı....