Dünya üzerinde ne kadar ileri gitmiş ülkeler varsa geri kalmış ülkeleri her konuda sömürüp kullanırlar. Bizim konumuz arıcılık olduğu için durum burada da aynıdır. Gelişmiş ülkeler ülkelerinde tüm arıların safını bulundurup, ıslah etmiştir. Islahın daha ilersi kullanma melezleri ve daha ilerisi hibrit arı üretimidir.
Birçok ülke bunları yaptı ve yapmaya da devam ediyor.
Islah niçin yapılır neden gereklidir. Islah kelime anlamı her şeyin kötü yönlerinin giderilmesi daha iyi hale getirilmesidir. Bunu insandan alında hayvan ve bitkilere kadar her şeye yayabiliriz. Kişilerin kötü alışkanlıklarını bırakıp iyi şeylere yönelmesi sonuçta bir ıslahtır. Verimsiz fidanların aşılanarak daha iyi ve kaliteli meyveler vermesi aşı ıslahı ile olur. 10 sene önceki bir araçla, şimdiki modeli arasındaki farklar ıslah ürünüdür. Hayvanların ıslahından ise tüm üretimlerde verim artışları sağlanır. Hayatımızın tüm bölümlerinde ıslah vardır.
Arıcılıkta ıslah, başta tüm ırkların korunması anlamına gelir. Saf ırklarınız yoksa ileri gitme şansınız çok zordur. Bundan dolayıdır tüm safları elimizde tutup korumuş olacağız.
Arıcılıkta ıslahla başta verim artışı sağlanır.
Hastalıklara dayanıklı arılar oluşturulur.
Oğul meyli düşürülür.
Çok sakin arılar oluşturulur.
Yabancı bilim adamları bizimkilere diyor ki, aman haa, arılarınıza sahip çıkın. Tamam, kardeşim sahip çıkalım da siz niye çıkmıyorsunuz, kimse sormuyor. Bizi gen kaynağı olarak kullan, bana yüksek üretiminden ihracat yap, bizde ırklarımızı koruyalım dimi?
Ülkemizdeki durum ise oldukça komiktir.
Başka ülkelerde ıslah programları hızla ilerlerken niye bizde hep proje aşamasında kalıyor. Bilim adamlarımız kendileri ıslah yapamadıkları gibi, ıslah edilmiş arılara da karşı çıkmaktalar. Hem yapamıyorsun hem de karşı çık. Bu nasıl iştir. Kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş. Bizim en ünlü bilimcimiz, en iyi arı kendi arınız demekte. Yüksek miktarda üretimler için ise iki kovanı bir kovan sayın diye akıl vermekte. Böyle yapıldığında bile yabancı ülkelerin tek kovanlarla yaptıkları üretimin yarısını yapamıyoruz.
Sonuçta bu ülkede arıcılık bilimsel olarak çok geri kalmıştır. Birçok ırkımız var diyenler bunların saflarını bana bir göstersinler. Bu saflardan ürettikleri kullanma melezlerini bir gösterin bakalım. Ciğerlere mundar demek nasılsa ciğere ulaşamayan kediler için çok kolay, bir şeyler söylerken alternatifiniz nedir. Öncelikle ülke olarak yönlendirme ve kullanılmaktan uzak durmalıyız. Bize kıl verenler niye verdikleri akılları kendi ülkelerinde uygulamayıp bize tavsiye ediyorlar ki.
Bir ara bu yazının bir benzerini blogumda yazmıştım. Irkları kim koruyacak diye.
http://bengittim.blogspot.com/2009/09/ari-irklarini-kim-koruyacak.html
Bilimcilerimiz gerçek bilimci ise görevlerini yapsın ve alternatifler üretsinler.
Şimdilik ben konuyu başlattım, bu çorba daha çok su götürecektir.Konunun devamı forumda.
Birçok ülke bunları yaptı ve yapmaya da devam ediyor.
Islah niçin yapılır neden gereklidir. Islah kelime anlamı her şeyin kötü yönlerinin giderilmesi daha iyi hale getirilmesidir. Bunu insandan alında hayvan ve bitkilere kadar her şeye yayabiliriz. Kişilerin kötü alışkanlıklarını bırakıp iyi şeylere yönelmesi sonuçta bir ıslahtır. Verimsiz fidanların aşılanarak daha iyi ve kaliteli meyveler vermesi aşı ıslahı ile olur. 10 sene önceki bir araçla, şimdiki modeli arasındaki farklar ıslah ürünüdür. Hayvanların ıslahından ise tüm üretimlerde verim artışları sağlanır. Hayatımızın tüm bölümlerinde ıslah vardır.
Arıcılıkta ıslah, başta tüm ırkların korunması anlamına gelir. Saf ırklarınız yoksa ileri gitme şansınız çok zordur. Bundan dolayıdır tüm safları elimizde tutup korumuş olacağız.
Arıcılıkta ıslahla başta verim artışı sağlanır.
Hastalıklara dayanıklı arılar oluşturulur.
Oğul meyli düşürülür.
Çok sakin arılar oluşturulur.
Yabancı bilim adamları bizimkilere diyor ki, aman haa, arılarınıza sahip çıkın. Tamam, kardeşim sahip çıkalım da siz niye çıkmıyorsunuz, kimse sormuyor. Bizi gen kaynağı olarak kullan, bana yüksek üretiminden ihracat yap, bizde ırklarımızı koruyalım dimi?
Ülkemizdeki durum ise oldukça komiktir.
Başka ülkelerde ıslah programları hızla ilerlerken niye bizde hep proje aşamasında kalıyor. Bilim adamlarımız kendileri ıslah yapamadıkları gibi, ıslah edilmiş arılara da karşı çıkmaktalar. Hem yapamıyorsun hem de karşı çık. Bu nasıl iştir. Kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş. Bizim en ünlü bilimcimiz, en iyi arı kendi arınız demekte. Yüksek miktarda üretimler için ise iki kovanı bir kovan sayın diye akıl vermekte. Böyle yapıldığında bile yabancı ülkelerin tek kovanlarla yaptıkları üretimin yarısını yapamıyoruz.
Sonuçta bu ülkede arıcılık bilimsel olarak çok geri kalmıştır. Birçok ırkımız var diyenler bunların saflarını bana bir göstersinler. Bu saflardan ürettikleri kullanma melezlerini bir gösterin bakalım. Ciğerlere mundar demek nasılsa ciğere ulaşamayan kediler için çok kolay, bir şeyler söylerken alternatifiniz nedir. Öncelikle ülke olarak yönlendirme ve kullanılmaktan uzak durmalıyız. Bize kıl verenler niye verdikleri akılları kendi ülkelerinde uygulamayıp bize tavsiye ediyorlar ki.
Bir ara bu yazının bir benzerini blogumda yazmıştım. Irkları kim koruyacak diye.
http://bengittim.blogspot.com/2009/09/ari-irklarini-kim-koruyacak.html
Bilimcilerimiz gerçek bilimci ise görevlerini yapsın ve alternatifler üretsinler.
Şimdilik ben konuyu başlattım, bu çorba daha çok su götürecektir.Konunun devamı forumda.
2 yorum:
Ali abi dünyada geçerli olan ekonomik doktrinin malesef gereği bu..Burada önemli olan seninde dediğin gibi oltaya gelen balık olmamak çok önemli. Ama bunu ülke olarak becerebilmenin en önemli yolu önce biz kendimize karşı dürüst olmalıyız. Hataları kabul edememe, doğruları saklama, hatta dürüstce yaptıklarını paylaşanları acımasız eleştirilere tutmamayı öğrendiğimiz gün, mahir kılığında ortalarda dolaşmanın utanılacak bir tavır olduğunu anladığımız gün zaten iş çözülmüş olacak.
Muhteşem abi her konuda zaten sonuna kadar zokayı yutmuşuz. Bir tane yerli arabamız yok, yiyecekten içecege her tarafa bir bakmak lazım. Dürüstlük konusunda insanları, hele sanalda kandırmak çok kolay oluyor. Bunun içindirki kişilerin ne yaptıklarına baktığımızda maskeler düşüyor.
Ben sanal aleme girdigimde bir çok kişi tarafından taktir görüyordum, daha sonra ne olduda bana karşı gelinmeye başladı. Ben yalan söylemedim, birisini kandırmadım, elimden geldiğimce dost doğru yoluma devam ediyorum.
Mahir konusu ise öyle basit bir hobici işi degil. Beni çekemeyenler karşıma mertçe çıkamadıkları için şerefsizce davranmasının ürünüdür. Fakat mahirde kendi ellerinde patladı. Siz birisini sevmeye bilirsiniz gayet normaldir. Başkalarınıda sizin gibi düşünüyor sanmak ahmaklığın en büyügü. Bu ahmaklar mahir vasıtası ile bana saldırıp yıpratacaklardı tersi oldu. Sen bu kadar mahirsen neler yaptın, yada şimdiye kadar benim yanımda niye durdunki. Muhteşem abi bir şey başaramayanlar dedigin gibi bir şeyler yapmak isteyenlerin önünü nasıl keseriz hesabı yapıyor. Allah büyüktür daha ben işin başındayım, daha çok çalışmalıyım. Kal sağlıcakla.
Yorum Gönder