3.06.2014

ARICILIK VE MAYIS AYI BİTTİ, HAZİRANA YAĞMURLA GİRDİK...

 Mayıs ayının son haftasının son konuğu Murat Saygı. Enes Emin'den 2 bölme koloni aldı. İlk defa maskesiz ve eldivensiz arılı çıta tutuyormuş.
Böyle hiç resmim yok dedi artıkın var....
Murat Gölcükte deniz kuvvetlerinde çalışıyor, Eskişehirli...
Biraz daha konuşsak akraba çıkacaktık.
Her yıl ava gittiğimiz ilçeden çıktı.
Şemsettin Uzel,  Gebze, Uzel kuyumculuk ve Uzel dövizin sahibi...
Bizden 6 koloni almıştı.
Arıları verdik bir hafta boyunca yağmur devam etmişti, sonrasında dediki Ali bey, kovanların ikisi iyi, 4 tanesi hiç çalışmıyor, biriside sürekli ölü atıyor dedi.
Verdiğim arılar 8 çıtadaydı, 15 gün sonrası kata çıkacak şekilde verildi.
Anlatılanları dinleyince dedim arılar açlıktan söndü, başka seçenek bulamıyorum.
Öğlen yemekte köye gidip geldik, bahçe kapısından bir girdim, arılar yerinde değil abi sen ne yaptın burada dedim, arılar geldikten sonra sehpa yaptırmış, arıları 3-4 metre karşıdan bakınca sola kaydırmış. Tüm tarlacılar sağdaki iki kovana geçmiş, kata bal çekiyorlardı...
Diğer kovanları açtım hemen arısı azalınca hasta filan olmasınlar diye baktım arı güzel sarıyor sıkıntıo yok, iki kovanın katını indirdim.
Şemsettin bey arıcı değil, ilk defa arı aldı, 60 çıtaya tel çekip mum takmış, acayip hevesli, ticaret adamı, şimdi diyor ki ben bunlardan kaç kilo bal alırım :))
Birde arıcıyım deyip arıcılıkla alakası olamayanlar var.
Soru sorup sorunları çözecek olanlar.
 Arıcılıkta soru ile pek bir yere varılamaz, nasıl doktor hastayı görmeden teşhis koyamıyorsa, arıcı görmediği arılara ne desin, birde karşınızdaki soruları aktaran ne kadar arıcı...
Geçmişte gördük adam bu kovanda 5 çıta arı var diyor açıyorsun bir çıta arı ancak var...
Artık telefonlardan nefret ediyorum. İşyerinde susmuyor, lavaboda susmuyor, camide susmuyor, genelide benimle alakası olmayan şeyler. Ben arıcılık danışmanı değilim...
Yemeğe çıkıyorsun 3 telefon gelsin yemek yemeğe vakit kalmıyor.
Arılığa gidiyorsun telefonlara bakarsan çalışamazsın, biz gece hava çalışmaya müsaitse 10 da evimize girmeye başladık.
Telefonda adımı bile sorana artık bilmiyorum diye cevap veriyorum, hiç bir şey bilmiyorum artık....



Arıcılık kişinin arıcı olmasıyla değer buluyor. Yılların arıcısıyım diyenler var, ne kadar arıcı tabiki bilmiyoruz. Arıcıyım diyenlerin yaptıklarına bakılmalı, yıllardır neler yapmışlar, neler ortaya koymuşlar gibi..

Hiç kimse anasından  arıcı doğmadı. İslamın ilk emri ise okudur.
Okuma yok, araştırma yok, yeniliklere karşı kapını kapa sonra dertlerine çare ara.
Telefonumuzu ana arı siparişi için verdik. Danışma hattına döndük...
Bana telefon edip fikir almak isteyenler oluyor. Ben öncelikle böyle bir danışmanlık hizmeti vermiyorum, her arıcı birliğinin danışmanı var herkes bağlı bulunduğu birliğin danışmanından bilgi almalı.Memleketimizde bir sürü hoca var onlardan fikir alabilirsiniz...
En son telefonda birisi aradı, danışmanız ya...
Abi ben sizin tüm videolarınızı izledim, sizden çok faydalandım...
Bende yağ ve tıraşı geç konuya gel dedim.
Abi benim 120 kara kovanım vardı hepsi söndü.
Şimdi fenni kovana geçtim. Senin arıların burada olur mu.
Cevabım bilmiyorum oldu. Böyle birisine nasıl cevap verilir...
Basit bir kaç soru daha sordu, gene bilmiyorum cevapları verdim telefonu kapattık.
Biraz sonra bir mesaj, sizi yanlış anlamışım...
Nasıl anlarsan anla...
Arıcı olsaydı bu kişi fazla değil 2 ana arı alıp denersin, olur mu olmaz mı görürsün...
Bizim arıcılık forumumuz var.
İsimle üye olursun, derdini yazarsın orada ben olmasam bile bir sürü usta arıcı sorulara cevap verecektir...
Forumun üstüne msn gibi çalışan bir eklenti ekledik, basit sorular forumdaki konuları sulandırmasın yukarıdan cevap verilsin diye, oraya da kimse yazmıyor...
Dert babası olduk, telefon susmuyor...
Kendi kendime kızıyorum sanamı kaldı ülke arıcılığı, milleti yıllarca uyutmuşlar bırak sende ninni söyle...
Karakter meselesi bir yerimizde durabilsek...
Telefonda malzeme isteyenmi ararsın, daha arı almamış arı alsam benim bahçede olumu diyeni ararsın, bir kovan arı alacağım kaçar çıta böleyim diyeni mi ararsın.

Ben kendimden örnek vereyim, 45 yaşında alet yok, bilgi yok, suni tohumlama yapacağız diye yola çıktık, ülkemizdeki hiç bir bilim adamından yardım almadan suni dölleme aletini sonrada tohumlamayı yaptık.
Herkesin çapı bir değil ama biraz konuşurken haddini de bilmek lazım.
Geçen birisi festen mesaj atmış abi bu dölleme işi kafamı çok kurcalıyor, şunu bana bir anlatsana...
Dedim aletin var mı yok, peki ne yapacaksın bu işte amacın nedir hedef var mı, bilmem dedi...
Benim yayınlarımı iki yılda okuduğunu söyleyen bana göre çok usta arıcılar tanıyorum. Adam oturmuş tüm yayınlarımı okumuş, yani hazırcı değil. Hala öğrenmeye çalışıyor, öbür tarafta oturup ağzını açmış armut düşsün diyenler....

 Bu yıl larva transferinde acayip sıkıntılar yaşadık, sulu aşılama bile yaptım tutmuyordu. Ortam müsait olduğunda kuru aşılama yapıyoruz neredeyse fire yok denecek kadar az. Zaten sulu aşılamayı ana arı üretimine ilk başladığımızda yapıyorduk.
 Çıta ile meme dağıtıyorduk oldukça sıkıntı oluyor memeyi çıkartmak için uğraş, sonra çıtayı bir yere koy, sonra yenisini yap, bu iş bile acayip zaman kaybına neden oluyordu, önce dağıtılacak memeleri bir kovaya çıkartıyoruz, verip geçiliyor...
Cemil ustanın dükkanı önündeki gül öyle güzel kokuyor ki...

 Dağıtılacak memeler çıta üzerinde arılı uzun süre kalırsa işçi arılar memeleri delip imha ediyor.
Kova içine alınan memeler üzerinde arı olanlar bölmelere ilk verilmeli, biz öyle yapıyoruz...
 Ana arı memeleri...


 Hafta sonu yağışlı ve yatacağımıza marangozda işleri halledelim diyoruz. Bizim tarafta yemek ne kadar az, ustaların önü yemek dolu...
Ziyafet üstüne düştük yani...
 Biz doyduk ustalar hala götürüyor...
Birde Cemil aç kaldım, çok acı olmuş diyor...
 Fatih Bursa'dan tahtalar getirmiş...
Diyor ki, abi marangoza iki gün tarif ettim şu kutuyu yapamadı...
Bence marangozun suçu yok, tarifte sorun olmuştur. :))
İlk yaptıklarımızın eksikliklerini ikinci turda giderdim.
 Köpük kutular bu yıl başımıza bela oldu...
Kenya modeli metro kovanlar, köpükm kutuların destek kıtaları olacak. Ballı çıtamı lazım al, yavrulu çıtamı lazım al.

İlk arı konulanlarda sorun yok yollarına devam ediyorlar.
Kenarlara yapıştırma olmadı, yalnız çıtaya taktığınız mum kısa olmalı, uzun olursa zaten kenara dayanıyor arıda üstüne devam eder.
İki farklı kenya metronun bir başka çıtası...
Hafta sonu arı taşıyacağız birde Fatih araya girdi. Yarın geleceğim dedi, bizde sabahtan bekliyoruz, akşam oldu ancak geldi...
Tabi umudumu kesmiştim gelmeyecek diye.
Geçmiş yıllarda tohumladığımız ve bu yıl yumurtaya başlayan damızlıklardan bir tane daha Bursa'ya gelin gitti...
Strafor kapağı bana gösteriyor, arı bak petek ördü diye :))
Fatihi yolcu ettik kovanları hazırlıyoruz bu seferde katlara petek yetmedi, gidip darıcadan petek getirdim.

Darıca'dan arıları Gebze'ye getireceğiz arı yüklemesi var, yağmur atıştırıyor, kısa sürede 10 çağrı atan arıcı ertesi gün otobanda bizim geçişimizi bekliyordu...
Şimdi ana arılarını aldı, abi ramazanda aynı sıkıntı olacak mı, iki ay sonra böleceği kovanların anasını düşünmeye başladı... :v
İnşallah olmaz, işleri rayına sokmaya çalışıyoruz büyük oranda sistem oturdu...
Arıları darıcadan yağmurda getirdik, gece eve geldiğimizde dizlerimize kadar çamur olmuşuz...
Ertesi gün kestaneye gidilecek arıları yükledik, tam ip çekilecek yağmur gene bir bastırdı sucuk gibi olduk, yola çıkmadan eve uğrayıp üstümüzü değiştirdik.
Cuma akşamı bu resimdeki kestane ağacının altına saat 12 vardık, arıları indirip dönüşe geçildi...
Gece yarısı 3 gibi Gebze'deydik...

Cumartesi genelde marangozda geçirdik yağmur vardı, pazar gene yağmur var. Yapılması gereken işler vardı, yağmurluğu giyersin, üstünede kovanları açmaya başlayınca maske giyildi...
Acayip çalışmışım.200 Göz taranıp şuruplandı, alınacak analar tespit edildi. Ruşetlerde sıkışan arıları kovana aktardım.Bazı kovanlara kek verildi erkek yapmaya devam etsinler diye. Erkeklerin ilacı aslında yağmur, bir kurak olup ortalık kurursa erkeklerin anasını belliyorlar...
Kara çalış çiçeklendi kovanların içinin kokusu değişti..
Ortam çiçekli sanki ikici baharı yaşıyoruz, normalde Gebze'de mayıs sonu her yer kururdu.
Böğürtlen açtı.
Yağış olsada olmasada  arıcılıkta acayip sıkıntılar yaşanıyor, kestanede yağış devam ederse sıfır çekebiliriz...
Darıda'dan arıların yanına taşıdığım memeler pazar günkü kontrolde doğmaya başlamışlardı. Kovandan ve çıtadan çıkartıp 20 km taşımıştım sorun olmadı.

Yamin Swınz damızlıklarından alınan yumurtalardan kraliçeler doğmaya başladılar.
20 Tanelik seride 4 tane açık renk çıktı. Yasmin, suni tohumlama ile damızlık üretmiyor, izole alanı var bölgesindeki verimli arıları bu izole havuza atıyor. Yazmin Swins aynı zamanda Avusturya'da arı ıslahının başındaki önemli kişilerden birisidir. Islah konusunda çalışma yapanlar ise çalışmalarını hiç paylaşmıyor.
Bir başka Yasmin kızı daha...
Ana arı üretiminde yarım çıtalı ruşetlerimde çok az sorun yaşadım. Bana göre en ideal ana arı üretimi 3 gözlü ve yarım çıta alan ruşetler...
Mersinden 150 göz ruşet gözü geldi üretim devam eden 5 tane fire vermemiştir.
230 köpük kutunun 70 tanesini kaybettik bir ay içerisinde.
130 Köpük kutuya arı koyup Bursa'ya Fatihe yolladım, 130 köpük  kutunun tamamı gümledi, bir tane bile ana arı alınamadan. Fatih sıfırdan yeniden kutulara arı koyup, yeniden faaliyete geçirdi. Bir turu kaybetmek 30 gün kayıp demek...
Mersine bıraktığım 70 göz kutudan bir tur ana arı alındı, verilecek memeler kovanlarda kesildi.Geriden meme gelmediği için gene köpük kutular gümledi.
Bu örneklerden anlaşılacağı üzere köpükte ana arı üretimini hala çözemedik, yapanlar nasıl yapıyor acayip merak ediyorum.
Ana arı geriye dönmediğinde kutulara ilk başlarda kullandığımız yoz arılar anında yalancıya kaçıyor ve bir daha o kutuya yeniden arı silkelenmeden düzeltilemiyor.
Bu yıl acayip emek ve paramız boşa gitti, hedefler bir türlü tutmadı, bereket düze çıktık ama kayıplarımız büyük.
Yeğenim Mert bu hafta sonu sünnet merasimi var.
Bir darbede yeğenden, zaten işlere yetişemiyoruz, bize zoraki merasim yaptıracak...
Bunca olumsuzluk, vardır Mevlanın bir bildiği...
Biz elimizden geldiğince yırtındık ama çok çalışmakla çok kazanılmayacağını bir daha öğrendim, Mevla vermezse istediğin kadar yardır.
Her şeyin hayırlısı.
Mücadeleye devam.
Hakkımızda hayırlısı, bu demek ki...

14 yorum:

Unknown dedi ki...

merhaba Ali abi siz yağmurdan iş yapamaz hele gelirken biz bu yıl Adıyaman'da yağmur görmedik dersem yerindedir. Sıcaklık gündüzleri 32 dereceyi gösteriyor,Analarınız hayırlı olsun.Metro kovanlar güzel sabit arıcıların işine de iyi yarar gibime geliyor.Bizim burada kara çalış dikenindeki arı miktarını görünce hayret ettim öyle bi çalışmaları vardı ki anlatamam her halde bitki yetersizliğinden :)

yusuf şimşak dedi ki...

SLM...

Sayın Bakanım.

Bitiş Cümlesi '' çok çalışan , çok kazanamıyor''

Bu mudur yani !

Bu kadar mı yoruldun ?

Yazı baştan sona sitem, yorgunluk , yılgınlık ve olumsuzluk dolu...

Akıl verecek değilim ama rızkın Allah'tan olduğunu en iyi bilenlerdensin.Sana , bana ve inanan insanlara düşen elindeki imkanları kullanarak çalışmaktır.

Telefon yoğunluğu konusunda seni anlıyorum.Çözüm var aslında.Hafta içi ve hafta sonu belirli saatlari ilan eder ve öyle açarım.Ana siparişlerini daha çok mail ortamına yönlendiririm.Bloğun bir köşesine banka vesair gibi bilgileri sabit koyarım.

Akıl vermeyeyim dedim ama:::)))

Sabretmeye ama asla isyan etmeden çalışmaya ve çalıştırmaya devam.

SLM ve Muhabbetle...

muhteşem turunç dedi ki...

Doktor görmeden demişsin de öyle hastalarim oluyorki görmeden teşhis koysaydim keşke diyorsun :)) haline sukret ne olumsuzluk yasiyorsunki bak yeğeninin durumuna :(( kacari yok kesecekler :))) sağlıcakla kal.

Eyüp ÇAKIR dedi ki...

Selamün aleyküm.Abi işiniz çok zor.Bizim insanımızın çoğunda araştırma alışkanlığı olmadığı için istediği çoğu bilgiyi illaki birinden almak istiyor.Aslında bu zamanda heryerde internet var biraz araştırsa aradığı bilgilerin hepsi forumlarda bloglarda internette fazlasıyla var.2009 dan beri arıcılık yapıyorum çevremde arıcılığı tam anlamıyla yapan yok yada varsada kışın kovan içine tavuk haşlada koy diyen arıcıdan ne beklenirki.Arıcılık kitaplarımızda zaten 50 yıl önceki kitaplar.Bu yüzden en doğru bilgiler en güncel olan internetteki bilgilerdir.Şükürler olsun şimdi arılardan fazlasıyla istediğim verimi alıyorum katkısı olanlardan Allah razı olsun.Bazen olumsuzluklar yaşansada herşeyde bir hayır vardır Allah işinizi rastgetirsin.Bu arada hasretle ana arıları bekliyorum.Sağlıcakla.

ARICI ALİ TÜRK VE ARICILIK BİLGİLERİ dedi ki...

Muttalip Topal Mersin de kuraklığıda gördük. Çevrede ot çöp olmayınca arılar seralara girdi çıkamadı, arılarımız kuraklık ve dolayısı ,ile yeşillik olmayınca seralarda bitti.
Marmara bölgesine geldik 15 gün hiç durmayan bir yağış, sonrasında aralıklarla devam ediyor. Mayıs ayı sonu gebze civarında her yer kururdu sanki nisan başınayız gibi...
Kara çalı çok bal veriyor arılar onun için çok ziyaret ediyorlar..

Aleyküm selam Yusuf.
Bitiş cümlesi aynen dediğim gibi oluyor, sen neyi hedeflersen hedefle, nasipten ötesi yok...
Bu güne kadar yapılan masraf yada işe yatırdığımız para 30 bini geçti, ortada bir şey yok, kazançtan vaz geçtik yüzümüzün akıyla sezonu kapamayı düşünüyoruz.
Başarısızlık insanı yoruyor yıldırıyor...
Olanların Allahtan olduğunu biliyorumda, karşı taraftakiler ana arı istiyor ve anlamıyorlarsa ne yapayım.
Aslında verdiğin akıl güzelmiş :)
Zaten sabretmekten başka seçenek yok.


Muhteşem abi, görmeden teşhis koyacak oldukların eminimki kurtulmak istediklerindir. Aralarında ben varmıyım bilmem.
Yegenin fazlalığı kestiler be, merasimi kaldı...

Sağlıcakla kalın...

ARICI ALİ TÜRK VE ARICILIK BİLGİLERİ dedi ki...

Eyüp yorumlara yaorum yazarken sende yorum atmışın.
Arıcılık kültürümüz bazıları dirensede zaman içinde değişecek ve değişiyor.
Ana arı konusunda 1 aydır yeni sipariş almıyoruz önümüzü bir görelim dedik ve bu hafta senin ana arılarda sana ulaşır, bayağı bir düze çıktık.

Sağlıcakla kal.

Unknown dedi ki...

S.a Ali abi,
biraz daha sabret abi, işlerin yerine oturduğunda rahat edersin inşallah.

Selamlar saygılar.

ARICI ALİ TÜRK VE ARICILIK BİLGİLERİ dedi ki...

Mehmet sabretmekten başka yaptığımız bir şey yok, biz çalışıyoruz gerisi takdir buyuranın...

Sağlıcakla kal.

KADİR ÜNSAL GÜLTEPE dedi ki...

Selam Ali Bey

Allah kolaylık versin, çabalarının karşılığını versin.
Helal kazanç nasip eylesin.
Bize düşe çalışmak ve sabır.
Yusuf bey çok güzel ve yerinde öğüt vermiş bende aynı duyguları paylaştığımı belirtmek istedim.

yahşihanlı arıcı kenan dedi ki...

Selamün aleyküm Allah yardımcınız olsun Ali abi davulun sesi uzaktan hoş gelirmiş bu işler emeksiz zahmetsiz olmuyor . İnşaallah emeğinizin karşılığını alırsınız .

miriliburak dedi ki...

Abi selamlar;

İnsanları anlamıyorum her gün arayanlar var ısrarla arıyorlar farklı farklı numaralardan aynı soruları aynı kişiler soruyor. Ana yoksa nasıl kovan satıyorsunuz diyen bile var. Yani birde hesap soruluyor. Bir kaçına istemeyerek de olsa kızdım. Artık sesinden tanır oldum insanları.
Yağmurdan kaç gündür arılar çıkamıyor çıkanlar yağmaya sebep olmakta. Kutular 3 gün açılmasın komple söner o kadar şurup kek ne zaman bitiyor nereye gidiyor anlamıyorum. Özellikle anası alınan kutuların işi bitiyor yavru faaliyeti bile olsa içeride 3,5 acemi kalakalıyor. Günlük yumurtalar temizleniyor gözlerden. Veya bakılmadığından kuruyorlar. Bazı kutular inatla yalancıya devam etmekteler.
Yalancılayan kutuya tekrar arı silkele ağzını kapat 2,3 gün beklesin bu ara da hazır meme ver kutu açılmadan ana çıksın. 10 kutudan 5 tanesi ancak memeye bakıp anayı çıkartıyor...

ARICI ALİ TÜRK VE ARICILIK BİLGİLERİ dedi ki...

Aleyküm selam Kadir.Bize düşeni yapıyoruz, çalışmaya devam, hedefimiz her zaman helal kazanç olmuştur. Yusuf beyin öğüdü bu yıl geçti seneye inşallah hedef küçültüp bu yıl seçtiğimiz kişiler dışına çıkılmayacak, bu olumsuzluklar bizlere çok dostumuz ve sevenlerimiz olduğunu gösterdi. Bu sıkışıklıkta 2 ana arı için bir günde 20 sefer arayanlarıda gördük...
Biz sadece bu yıllık değiliz zaman içinde bunu dostlarımızda sevenlerimizde sevmeyenlerimizde görecek inşallah...


Kenan Aleyküm selam.
Bu işler sadece emek ve para harcamaklada olmuyor.

Fatih her şeyin hayırlısı ne diyeyim.
Ana yoksa neden kovan satıyorsunuz diyenlere kovan lazımsa satarım, 7-8 çıta arıyı 500 kağıt verene satıyorum.Kovanda alıcıdan olacak.
Ayrıca bu yıl biz en az 70 koloni aldık, niye kimse arı alıyorsunuz demiyor. Sonuçta eşekten düştük,eşekten düşene hesap soran çok olur...
Köpük kutuları bir türlü çözemedim, diyorumki bir başka firmadan 8-10 tane köpük kutu alıp arı koysa aynısımı olacak, bu kafama takılmaya başladı, aldığımız kutuların alt metali sorunlu geldi hala yenisini istemedik.
Yalancıya kaçma konusu tamamen piç arılarla alakalı, bizim arılar niye yalancıya kaçmıyor.
Arı kuçuldükçe sorunları ve giderleri artıyor. Ne kek nede şurup yetişiyor...
Dün Darıcada kutulara baktım 15 li sıra. En arka sırada ana arı kontrolü yaptım bir tane ana arı kutuda yok.
Orta sırayı kontrol ettim, 15 tanede 3 ana arı yok.
En önde 11 kutu var, 5 tane ana arı kutuda yok bu nasıl iş anlamadım.

Sağlıcakla kalın.

Besim ERÇAKIR dedi ki...

Ali bey Şikayet etmeye hakkın yok
google de aıcılık araması yapınca ilk ismi çıkanlardan olacaksın ülkede en güzel sakin ve verimli ana ürettiğini söyleyip aran mayacaksın yok böyle bir şey

ARICI ALİ TÜRK VE ARICILIK BİLGİLERİ dedi ki...

Besim bey arayanların çoğu gereksiz arıyor.Saçma sapan sorular soruluyor, Sadri beyin kafasında bir maske gördüm acaba nereden aldı, şimdi benim ana arı üretmem ile bu sorunun ne alakası var.
Aslında gelen soruları bir arşivleseydim bayağı acayip arşiv olurdu. Birisi benim kovanımda erkek çok ne yapayım diyor...
Sen telefonuınu bir ver, günlük tanımadığın 50-60 kişiye bir laf anlat sonra görüşürüz :)