28.03.2016

ARICILIK VE SOĞUKLAR...

Mart ayındayız, geçen hafta bir kaç günlüğüne havalar 20 derece üstüne çıktı. Kışlayan yedek ana arı kutuları vardı, bunlar artık taşma noktasına geldi. Bende iki kutuyu böldüm, yavruları alıp yerine boş çıtalar girildi.
Kovanlardan da arı takviyesi yapılıp Darıcadan çıkartıldı.
Gönderdiğim damızlıkların çıtalarında memeler olacak, bunlara o memelerden kesip vermek ama bir haftadır ne anasız kalan ruşetleri nede bu kutuları açabildim.
Havalar iyi soğudu ve yağmurlar yağdı, bazı bölgelerde kar resimleri paylaşanlar vardı, onlara bakılınca biz daha iyi durumdayız.
İki haftadır ana arı kutusunu oluşturacak metrolara arı silkeleyemedim. Artık yavaş yavaş ana arı üretimini başlatmanın zamanı geliyor. Birde bu yıl erkek arılar erken oluştu, bazı kovanlar erkeklere şiddet uygulasa da bayağı bir erkek oluştu sanki bu yıl oğul ve bal yılı olacak görünüyor, tecrübelerimiz o yönde.
Gelelim bu hafta sonuna hava 7  ile 8 derece buda en yükseği.
Cumartesi günü ilk olarak Pelitliyi dolaştım, bu yıl kaysılar yıkılıyor...
Pelitlideki çileklerimizde çiçeklenmiş.
Bu aşı zoraki yapıldı. Yandaki çoban geçen sene bizim sofi amcanın satıp gittiği yerde bir armut yemiş. Diyorki çok güzel bunu şu armuda aşıla diye bir dal getirdi. Gelen dal çiçek açmış, dedim olmaz mayısta yaprak aşısı yapalım ile bunu aşıla dedi. Bende çiçekli bölümü kesip, attan en az filizli yerden aşıları yaptım. Daha önce böyle bir sistemi Mersin aydıncıkta görmüştüm, filizlenmiş badem kalemi aşılıyorlar üzerine poşet geçirip birde içerisi havasız kalmasın diye delik deliyorlardı.
Aşı bir haftada bayağı gelişmiş filizler böyle değildi, sanki tutacaklar.
Balkonda maydanoz yetiştirilecek, daha önce meyve kasasında yapmıştık ama evde kimse olmadığında susuz kalıyordu, bu kovalarda 15 gün bile su verilmese bir şey olmayacak.
Fideci artı çeşit sayısını artırdı, maydanoz fideside satılmaya başladı.
Kıvırcıklar o kadar sık ekilmişti yan yana duranlar havasızlıktan dipten çürüme yapıyor, kıvırcık ekimi 25 cm ara ile yapılmalı ama bizim fasonculara anlatamıyorum...
Bahara çıkan damızlıklarımdan birisi daha hafta içi yolcu edildi. 27 Numaralı Kırşahin.
2010 Yılından beri kullandığımız plastik çıtalardan elimde yüzlerce var, yüzlerce kelimesi eksik gelir, binlerce demek daha iyi olacak.
2 Bin civarı bende vardı, geçtiğimiz yıl Yusuf Şimşak bin tane almıştı bu modelin, 25 cm olanı yok, bunlar 24 cm olunca Yusuf kullanmayıp bana verdi.
Plastik çıta yanaklarınız varsa istediğiniz ölçüde çıta yapmak çok kolay. Sadece ara parçalarının boyunu kesiyorsunuz o kadar.
Ben yarımçıta ile bayağı bir fireler yaşadım. Bölme çok güçlü değilse bahara çıkmış arı, havalar soğuduğunda yavru üzerine yığılıyor etraftaki stok bittiğinde bir çıta öbür tarafta bal olmasına rağmen açlıktan ölüyor.
 Sonbaharda eski durumlara düşmemek için plastik yarım çıtaları kafa kafaya verdim, yanı başlarında ise normal standart çıta vardı.
Bu sistemde arılar kıştan güçlenerek bahara çıktılar.
Her ihtimale karşı 5-6 tane  gene eski sistemde çalıştırdım ölen olmadı ama bahara zor çıktılar.
Bazı soğuk bölgelerde dadant çıta kullanılıyor o çıtaların derinliği 30 cm ve arı gelişimini çıtanın şekli ve yapısı acayip etkiliyor. Her çıtada faaliyet bölünüp parçalanmak olarak ta algılanmalı.
Plastik çıta için propolis kullanan arıya verildiğinde çıtayı her yerinden yapıştırdığı için çıtayı çıkartırken örnek sırlı balı, bu balı çatlatıyor esnemesi çok fazla oluyor.
2011 Yılında bizim Trakyalı Şenol başkana plastik çıta yollamıştı, Muhteşem abim.
Bu yıl elimdeki binlerce yarım çıtayı yeniden standart hala getireceğim yarım çıta sadece damızlık nakillerinde lazım oluyor.
Havalar soğuk olunca iki gün atölyede geçti diyebilirim.
Yapacağım kovanların kuluçkalık bölümlerinin işlemleri tamam montoj bölümü kaldı.
Kanallar açıldı.
Bizim gibi amatörler yapılacak işin tamamını gümletmemek için bir tane yapılan işin numunesini ortaya çıkartıp sonra tüp parçalara işlem yapmalı. Örnek malzeme çıktıktan sonra ölçüler belli ve hepsi aynı ölçüye göre kesilip biçilebilir.
Parçaların kanalları açılırken.

Kovanın ön ve arka parçası, 3 taraftan U şeklinde kanal açılmış şekli. Yanlara yan tahtalar üste ise çıtalar binecek.

Dolu dolu bir hafta sonu oldu...

BU işlerin arasına birde İzmite gidip geldik. Turanlar av bayisinde ayırttığımız bir tüfek vardı. Bir aydır emniyetten evrak bekliyorduk.
Rus bayikal, 2013 yılı yapımı ithalatçı ne zaman getirdi bilmiyorum.
MP 155, 89 mm fişek yatağı var.
24 gr fişekten 66 gr fişekler kadar tüm fişekler ile çalışıyor.
Sağlamlıkta bu tüfek ile yapılan test hiç bir tüfek ile yapılmadı.
Bu tüfeğin bir alt modeli olan MP 153 ile 5 günde 50 bin fişek atılmış. Üç kişi sıra ile günde 10 bin fişet atmış, yorulan oturuyor, namlu aşırı ısındığında varildeki suya sokulup soğutuluyor, bu şekilde 50 bin fişek 5 günde bitirilmiş.
Rus tüfekleri kaba ve estetikten yoksun diyorlardı bu tüfek oldukça kibar ve hafif.
Tüfeğin en önemli parçası burası. Fazlalık gazın ölçülü atılması gerekiyor. Bizim otomatiklerde gaz ayarı yok, sadece gaz çıkış delikleri var.
Bu sistemde sıkışan gaz kademeli atılmakta. Aynı tüfekle 24 gr fişekte atıyorsunuz 66 gr da atılıyor. Ayarı bu parça yapıyor ve gaz bu kalın yayı esnetiyor.
Fişek konusunda gr ne anlama gelir bir çok kişi bilmiyor. 24 gr fişek dediğimizde, bu fişekte 1.1 gr barut vardır ve barutun 20 katı saçma olmalı.
32 Gıram fişekte 1.6 gr barut, bu barutun 20 katı saçma 32 gramdır.
66 Gram fişekte 3.3 gram barut vardır, 20 katı saçma 66 gr yapar.
Birde bu barutlara kullanılan kapsüller patlamayı dahada sertleştirebilir.
Ülkemizdeki tüfekler ile 66 gr fişek atılamaz zaten o fişek bizim tüfek yataklarına tamamı girmez.
Ben çocukluğumda ava başlamıştım, başımızdan geçenler ve tecrübeleriniz size şunları söyler. Tüfeğiniz her koşulda çalışabilmeli. Etkili vuruş yapabilmeli, bazı tüfeklerde yakıcılık yoktur, av yaralı gider.Birde sağlam olmalı. Benim yerli bir otomatiğim vardı her sezon makanizmayı çalıştıran çatak kırılırdı. Kırıldımı artık tüfek çalışmıyor, defalarca değiştirdik en son yanımızda yedek çatal taşımaya başlamıştık.
Alt videodaki Tüfek baikal Mp 153.


Hafta sonu genelde atölyede çalışacağımız için cuma akşamından keçileri dolaba atmıştık.
İki gün hem çalıştık hemde keçi yedik, artık keçide bıkkınlık vermeye başladı.
Bizim cilacı Mustafa oldukça hijyenik çalışır :)
Atölyede ısınmalar genelde böyle çağdaş şekilde yapılır. En çağdaş şey yılların eskitemediği yöntemlerdir.
Dışarıda yakılan odunlar içeriye alırken.
Çinlilerin çiçek aşısını görmüştüm. Bahçede iki armut var iki yıllık fideler bu yılda çiçek açmadılar.
O zaman çiçekler açmadan armutlardan aldığım çiçekli gözleri buz dolabının meyveliğin den çıkarttım.
Fidanlarda ne kadar dal varsa budadım tepelerine böyle çiçekli dal aşıladım.

Bazıları olmadık şeyleri soruyor.
Biz Çinli birinin videosunda bunu görmüştük, uygulamaya geçtik, yani bir iş yapılacaksa illa birine sormak mı lazım.
Bunu defalarca yazdım, birileri bir işi başarıyorsa sizin onlardan eksiğiniz nedir diye.
Aşıda zaman ve kalem önemli.
Geçen yıl meşelere yaptığım kestaneler 5 cm sürgün verdi ve kurudu. Sonradan yaprak aşısı yaptım gene tutmadı.
Sonradan öğrendim ki, acele etmemek lazımmış, meşeler yapraklansın dediler, birde sararken şamrel ile sarılacakmış. Yani çok sıkı sarılmalı kalemler çivi ile de çakılmalı. Bunu ne zaman öğrendim, işe giriştim olmadı ve araştırdım hatalarımı buldum. Adam daha hiç bir şey yapmamış detay peşinde dolanıyor.
Bu yıl yeniden, meşelere kestane aşıları yapacağım.
Her iş bir seferde başarılmıyor ki...
Diyelim ki aşılar tutmadı kaybımız nedir, zaten bu armut fidanları armut vermeyecek. Tutarsa armut yiyeceğiz :)
Aşıların açık kısımlarına su tut koyduk, hava ile irtibat kesilsin diye.
Enginarlar gübreyi yedi coşuyorlar. Kovaların dibinde az bir toprak var üzerine koyun gübresi doldurmuştum, acayip geliştiler yakında kovada enginar verecekler.
Enginar yetiştiriciliğinde yeni tarz veya sitil, balkonda enginarda yetişebilir :)


Hafta sonu atölyeden çıkarken, boyanmış kovanlar vardı.
İş buraya kadar getirildi, mesai saatleride değişti hafta sonuna kadar montaj ve boya işi biter aktarılacak arılar vardı direk bunlara alırım, İlhami abim polen toplayalım deyip duruyordu istediğin kadar polen toplarsın artık.
Boyahanede her taraf bana ait malzeme doldu kovulmadan az az iş yapıp yapılanı taşımak lazım.
Bu hafta havalar iyi görünüyor artık, ana arı metrolarına arı silkeleyip ufaktan transferlere başlamalıyım.
Bazıları ana arı üretimi ne zaman başlar soruyor. Erkek arılar doğmaya başladığında ana arı üretimine başlanır.
İnşallah nisan sonuna bir tur çıkar mı bunu önümüzdeki havalar belirleyecek.
Mevsim uymadıktan sonra aşılama yapsan ne olur, boşuna yapılan işi gümletirsin. Bir işin kaliteli olması için uygun ortam ve zaman şart.
Ana arı satışı için arıbakanı@gmail.com adresine mail veya mesaj atıp cevap verildiğinde şartlar uyarsa parasını yatıran sıraya girecek.
Bu sıra gene telefon susmamaya başladı galiba telefonu devreye sokup ben bakmamam gerekiyor.
http://bengittim.blogspot.com.tr/2013/11/ana-ari.html

3 yorum:

yusuf şimşak dedi ki...

SLM...

Sayın Bakanım.

Yeni bastonun ....pardon tüfeğin diyecektim , hayırlı olsun....

Dediklerimi yabana atma , Hocam ile bana bir keçi ziyafeti verde ,senin bu tüfeği baston olmaktan kurtaralım.Geç kalıp yarın öbürgün pişman olsanda artık birşey yapamayız bilesin::))

Başarının anahtarı ısrardır.

Yani bıkmadan usanmadan denemeye devam etmek ve çalışmak...

Şimdiki nesil , armut düş ağzıma düş misali...

Hazır bilgiyi okumak için bile bir zaman ve emek harcamıyorlar.İstiyorlar ki sen her seferinde onlara anlat.Tabii bir de beğenmeme durumları var:::))

Şayet onlar bu şartlar altında bu hayatı başarılı bir şekilde yaşayacaklar sa , Babalarımız ve biz eşeklik ederek hayatı yaşamışız....Cümle icapı kullanmış olsam da babalarımızı eşeklikten tenzih ederim...O bize ait::))

Havalar soğuk gidiyor.Ha kar yağmış ha yağmamış bence farketmez.Soğuk belki bizim buralarda daha fazla bile oldu.

Doğa da ne var ne yok soldu gitti.Bakalım bundan sonrası ne olur.

Bana göre Mart ayını kızlarım yatarak geçirdiler.İnşallah bu saatten sonra gaza basarlar.

SLM ve Muhabbetle...

muhteşem turunç dedi ki...

Sevgili ustam,
Aşıların hayırlı olsun eylülde tekrar resimlerini görelim.
Tüfek konusunda hata etmişsin:)) insan sayın hocasına bir danışır değilmi. Benim diyeceklerim garantili av yaptırıyor:)) sistem basit üç tane dişi birde erkek keçi alıyorsun. Seneye dişiler en az birer taneki bu az ihtimal ikiz yavrulayanda olacaktır neticede en az üç yaban keçisi avlamış olacaksın. Hatta av yasağı yakalanma ceza felan yok garantili:)) ama bu aletle işin yoksa koş dur:(( bide lazım olduğunda patlamaz ormancı yakalar felan öff:((

Bu plastik yanak çıtalarını biz o kadar zaman oldumu kullanalı bea :))) günler nasılda akıp gidiyor:((

Kovanların güzel olmuş. Ancak biliyorsun arıcılıkta denemeler değişik flora bölgelerinde yapılırsa yanılma payı az olur. Bu nedenle bi 10 tane bana bi o kadarda Yusuf kardeşime bi yolla da bizde deneyelim. Ha Şenol uda unutma:))

Sağlıcakla kal.


ARICI ALİ TÜRK VE ARICILIK BİLGİLERİ dedi ki...

SLM UUSUF BEY...

Tüfek konusuna doktorumla sen hiç girmeyin, sizin maşallah dediğiniz ertesi güne çıkmıyor. Ben zaten baston diye aldım, bu yaştan sonra tüfekle ne işim olur zati :)
Başarının sırrı ısrarla birlikte inanmaktan geçer, inanmayan zaten başlayamıyor, başlamayan nasıl ısrar etsin.
Biz bildiklerimizi paylaşalım isteyen alsın isteyen almasın ve istediği kadar sorsun nasılsa cevaplar yazdıklarımızda var.
Benim üç farklı hatta dört farklı yerde arılarım var, genelde hepsi havalar ısınacak gibi davranıyorlar erkekler her arılıkta var.
Kovanlara sulanmayın benim zaten farklı arılık ve meralarım var denemeleri bizzat kendim yapacağım :))

Sevgili Hocam...
İnşallah aşılardan bu yıl hemen meyve yemek nasip olur, ben artık aşıdan sonra beklemeyi kaldırma üzerine çalışmalar yapıyorum :)
Yani eylülü beklemeye gerek yok...
Hayat hatalardan ibarettir, hanemizde bir hata daha olsun sorun değil. Ayrıca sizin sistem önerdiğiniz sistem oldukça pahalı...
Yakında arı kuşları gelir :)
Abi plastikleri kullanamaya başlayalı 7 yıl olmuş ba, zaman nasıl akıyor...
Kovanların denemeleri kendim yapılacak, sizin denenecek kovan veya ruşetleriniz varsa onları da getirin hepsini bir deneyeyim, çamur olmasın :))

Sağlıcakla kalın.