2.10.2009

AH GENÇLİK, SEN NEYMİŞİN BEE::))

İHTİYARLIK

Yokuşa yüzün yok, inişe dizin

Uzağı, yakını pek görmez gözün,

Sanki bize tarih oluyor sözün

İhtiyarlık başa geldiği zaman,

Ağrıdan sızıdan durmaz yakınır.

Çare arar sağa sola bakınır,

Az yese, çok yese hemen dokunur,

İhtiyarlık başa geldiği zaman.

Yedek parçan olur iğne, şurup, hap.

Ne faydası var ki, ne yaparsan yap,

İflas etmiş ciğer, yorulmuş bir kalp.

İhtiyarlık başa geldiği zaman.

Dizleri titrer sonra beli bükülür,

Damarlardan sıcak kanın çekilir,

Saç, sakal ağarır, dişler dökülür,

İhtiyarlık başa geldiği zaman.

Ayakların baston ile üç olur,

Gençlikte koştuğun günler hiç olur,

Konuşsan suç olur, sussan suç olur,

İhtiyarlık başa geldiği zaman.

Arkadaşın olur evde çocuklar,

Eşin, dostun seni arada yoklar,

Torunların alır bastonu saklar,

İhtiyarlık başa geldiği zaman.

Biri ölüp ayrıldı ise eşinden,

Kalan gitmek ister onun peşinden,

Çıkaramaz hayalinden düşünden,

İhtiyarlık başa geldiği zaman.

Ne çabuk geçiyor baharlar güzler,

Zaman akımına uymuşuz bizler,

İnsan yaşlanınca ölümü gözler,

İhtiyarlık başa geldiği zaman.

Yaşlılara değil yalnız bu sözüm,

Gençlerde yaşlanır, darılma kızım

Seninde buruşun elin ve yüzün,

İhtiyarlık başa geldiği zaman.

Elibol'un sözün, yana atma,

Doğru yolu koyup, eğriye sapma.

Günahlardan sakın, harama bakma,

İhtiyarlık başa geldiği zaman.


(Hacı Yusuf Demirel, emekli öğretmen)

Hiç yorum yok: